Ali Sami Yen benim golümle yıkıldı!
Fenerbahçe formasını yaklaşık 10 yıldır üzerinden çıkarmayan Selçuk Şahin önemli açıklamalarda bulundu.
Fenerbahçe'nin son dönemde en çok adından söz ettiren ismi Selçuk Şahin, 'Fenerbahçe Gazetesi'nin 107. sayısına özel bir röportaj verdi.
Oynadığı futbolla kimi kesimlerce eleştiri alsa da bri grup taraftarın da sevgilisi olan tecrübeli oyuncu yaptığı açıklamalarda Süper Ligi en iyi bilen isimlerden olduğunu vurgularken Ali Sami Yen Stadı'nda attığı golü de hatırlattı.
İşte dergide yer alan röportaj...
"2003’ten bu yana yaklaşık 10 senedir bu kulüptesin. Birçok şampiyonluk yaşadın ve başarıların altına takımın bir oyuncusu olarak imza attın. Geldiğin günden bu yana Selçuk Şahin olarak üstüne neler koydun?
"Buraya geldiğimizde 21-22 yaşında genç bir oyuncuydum. 10 yılda pek çok şey öğrendik burada. Maç oynamak bizlere çok şey katıyor. Bende birçok maçta forma giydim. Süper Lig’de uzun yılardır oynayan biri olarak bu ligin nasıl bir lig olduğunu açıkçası çok iyi biliyorum. Zaman zaman ciddi sakatlıklar geçirsem de futbolumun her zaman üzerine koymaya çalıştım. Genel olarak geldiğim günden bugüne çok şey koyduğuma inanıyorum ben."
Rakip takımın taraftarınca protesto edilmek normal de kendi taraftarlarınca protesto edilmek oyuncuya ne hissettiriyor?
"Bunu yaşamak lazım. Ben bunu anlatırım ama yaşamayan insan çok fazla anlamaz. Dediğiniz gibi rakip taraftarın tepkisine alışığız ama kendi camianız, kendi taraftarınızdan bu tepkiyi görmek kolay bir şey değil. Her zaman sahada istediğinizi yapamıyorsunuz veya kötü gününüzde olabiliyorsunuz. Asıl o zaman taraftarınızın yanınızda olması gerekir. İyi oynadığımız maçlarda bir sıkıntı yaşamıyorsunuz ama işlerin kötü gittiği dönemde özgüveninizi yakalamanız için taraftarın yanınızda olması lazım. Zaman zaman ben yaşadım bunu. İstemediğim tepkiler oldu. Çok üzüldüm ve hiçbir futbolcunun yaşamak istemeyeceği bir durum. Ama hayat devam ediyor, tekrar çalıştık ve devam ettik yolumuza. Tepki gösterenler daha sonra alkışladılar. 10 yılda bazen oldu bunlar ama keşke hiç tepki almasaydım."
Çoğu zaman eleştirilsen de kritik maçlarda sorumluluk almayı bildin. O kritik anlarda ön plana çıktın. Şampiyon olduğumuz sezon Sivasspor’a attığın gol.. Aynı şekilde Galatasaray ve Beşiktaş’a attığın goller… Galatasaray maçlarına daha fazla motive olduğun söyleniyor, bu doğru mu?[page_end]
"Kritik maçlarda kritik gollerim oldu. Şampiyonluğun geldiği maçlarda golüm oldu. Benim için en güzel günlerden bir tanesiydi. Galatasaray maçlarına bir Fenerbahçeli oyuncunun motive olması için ekstra bir şeye gerek yok. Çünkü maçın adı zaten Fenerbahçe-Galatasaray. Bana göre Türkiye’de ki en dişli rakibimiz. Bu 105 yıldır böyle. Tabii bu atmosfer beni biraz daha motive ediyor. Ben öyle ateşli ortamlarda oynamayı seven bir oyuncuyum. Belki de hocalarım bu karşılaşmalarda bu yüzden şans veriyor bana. O atmosferi çok seviyorum ve bu yüzden performansım biraz daha yükseliyor olabilir. "
10 sezondur Fenerbahçe’desin. Bu süre zarfında zaman zaman yedek kaldın. Bu durumda pek çok oyuncunun aklına şansını başka takımlarda aramak gelir. Fakat sen direnmeyi ve savaşmayı seçtin. Sonuç olarak da kazandın. Bu süreçte seni Fenerbahçe’de tutan motivasyon nedir?
"25 tane çok büyük futbolcunun olduğu bir şube futbol. Herkes oynamak istiyor ama 11 kişi sahaya çıkıyor. Sonuçta hocamızın da çok fazla yapabileceği bir şey yok 25 kişiyi de oynatamaz. Herkes iyi olduğunda bazıları da beklemek zorunda. Yedek kaldığım dönemde çalışmayı ve mücadeleyi hiç bırakmadım. Çok uzun bir maraton olduğundan dolayı mutlaka şans gelecektir. Benim için yedek kalmak problem değil çünkü burası Fenerbahçe. Yedek bekleyerek bu kulübe hizmet vermeye hazır olmak bile bana onur ve gurur veriyor. Ayrılan arkadaşlarımız da oldu ama açıkçası ben ayrılanlardan mutlu olanını hiç görmedim. Ama ben her zaman kalıp mücadele etmeyi savaşmayı seçtim. Hocalarımın hepsi sağ olsunlar zaman zaman görev verdiler ve özellikle sözleşmemin bittiği dönemlerde kalmam için rapor verdiler. Kulübüm istedikten sonra maddi olarak herhangi bir sorun çıkaran biri de olmadım. Oyuncu yeteneğinin dışında diğer şeylerde önemlidir. İş disiplini, çalışma arzusu, takım içindeki uyumumuz gibi mesela. Çok iyi oyuncu olabilirsin ama takım dengesini bozacak disiplinsizlikler yaptığın zaman o takımda işin yoktur. Bazen de yeteneğin sınırlıdır ancak takıma katkın çok fazladır. Ben profesyonel yönü güçlü bir oyuncu olduğumu düşünüyorum. Herhalde hocalarım bunu görüyor ki 10 yıldır buradayım."
Ön libero günümüz futbolunda en kritik mevkilerden bir tanesi. Sen hangi ön liberoları beğeniyorsun?
"Ben fizik gereği Türkiye’de olmayan tipte yani uzun boylu, defansif yönü kuvvetli, güçlü ön liberoları beğeniyorum. P.Viera, Tugay Kerimoğlu sayabileceğim ilk isimler olur."
Takımdan birçok kişi gitti ve yeni oyuncular geldi. Kaybedilen maçlardan sonra kazandığımız 2 maç var. Takım içerisinde ki hava nasıl? Bu takımın oyuncusu olarak kendini nasıl hissediyorsun?
"Sezona daha iyi başlayabilirdik. Daha fazla puanlar toplayabilirdik. Zaman zaman istediğimiz oyunu oynayamadığımız sıkıntılı maçlar oldu. Ancak son birkaç haftadır çıkışa geçtik ve takımdaki istek biraz daha fazlalaştı. Daha iyi olacak ve bunu yapabilecek kapasitemiz var. Yeni gelen arkadaşlarımızın da uyum sorunu bitmiş gibi görünüyor ve herkes takıma alıştı. Bundan sonra çıkışımızı sürdüreceğimize tüm takım olarak yürekten inanıyoruz. "
Avrupa hedeflerimiz için neler söylemek istersin?
"Grup olarak söylemiyorum da genel olarak Avrupa’da güçlü takımlar var ama finalleri zorlayacak kapasiteye sahip olduğumuzu düşünüyorum. Bunu Kadıköy’de ki Marsilya maçında 60-70 dakika gösterdik. Gruptan çıktığımızda daha zorlu rakipler gelecek bunun bilincindeyiz ancak finalleri zorlayacağımıza inancım tam."
"Ali Sami Yen Stadı benim attığım golle yıkıldı!.."[page_end]
10 yıllık bu süre zarfında unutamadığın maçlar oldu mu?
"Şampiyon olduğumuz sezon gol attığım son Sivasspor maçı var unutamadığım. (Eski)Ali Sami Yen Stadı’nda son maçta Galatasaray’ı benim golümle 1-0 yenmiştik o maçı söyleyebilirim. Ali Sami Yen son olarak benim attığım golle yıkıldı. Bu da benim açımdan güzel bir anı oldu.
Fenerbahçe, stadıyla, ürün satışlarıyla ve tüm branşlardaki başarısıyla gıpta ile bakılan bir kulüp. Bu durum siz futbolculara ne hissettiriyor?
"Belki içerisinde olduğumuzdan dolayı anlamıyoruz ama sakat olduğumuzda stada giderken ki atmosfer olsun, stadın dışındaki atmosfer olsun, insanların maça gelişi, maç sonrasındaki çıkışı… Tüm bunları gördüğümüz zaman çok büyük bir camia olduğunu ve sizin dışınızda çok güzel şeylerin geliştiğini görüyoruz. Oynamayıp dışarıdan baktığınız zaman çok daha iyi anlıyorsunuz. Biz 25 kişi maça hazırlanıyoruz, gidip oynayıp geliyoruz. Ancak taraftarın evinden kalkıp gelişi olsun, stadın etrafındaki coşku olsun, Fenerıum mağazalarından yapılan alışverişler olsun yani ayrı bir dünya dönüyor orada. Zaten taraftarımızın büyüklüğünü söylememe gerek yok çünkü dünyada eşi benzeri yok. O yüzden futbolcu olarak bu kulübe hizmet verdiğimiz için çok şanslıyız. İnşallah sonuna kadar da burada kalırım."
"Taraftarımız bizim dopingimiz!.."
Peki dünyada eşi benzeri olmayan Fenerbahçe taraftarına neler söylemek istersin?
"Taraftar bizim için çok büyük bir güç. Taraftarımız bizim dopingimiz adeta. Kötü olduğumuz zamanlarda da onların tepkisi çok önemli bizim için. Bize o anlarda destek olurlarsa kazanma şansımız artar. Ben alıştım buna 10 yıldır ancak başka birisine yapıldığı zaman o arkadaşımız sineye çekebilir, korkabilir, top almaktan çekinebilir. Böyle olunca da biz 10 kişi oynuyoruz. Böyle bir durumda zaten takımın kazanma şansı yok denecek kadar az. Maç bittiğinde tepkini gösterirsiniz veya eleştirini yaparsınız. Maç içerisinde sonuna kadar destek olmaları lazım"