Alper Sunaçoğlu göğsümüzü kabartıyor
Alper Sunaçoğlu, başarılarıyla göğsümüzü kabartmaya devam ediyor.
İNTERNETSPOR-ÖZEL/ Rekortmen yüzücümüz Alper Sunaçoğlu, başarılarıyla göğsümüzü kabartmaya devam ediyor.
Açık deniz (open water) ve Deniz maratonu dendiğinde özellikle son yılların akla gelen ilk isimi Adanalı Alper Sunaçoğlu. Daha evvel kırdığı rekorlar ve sosyal sorumluluk projeleri ile adından sıkça söz ettiren ünlü yüzücü Alper Sunaçoğlu hedeflerini bizimle paylaştı.
Yeni Hedef: İngiltere'den Fransa'ya yüzerek Manş Denizini rekor derece ile 9 saatin altında yüzerek geçmek.
KIRDIĞI REKORLARLA DÜNYAYA ADINDAN SÖZ ETTİRDİ
Kıbrıs ile Türkiye arasındaki 78 km mesafeyi 26 saat 15 dakika sürede üstelik güvenlik kafesi kullanmadan 4 Eylül 2010 tarihinde müthiş bir hızla yüzerek rekor kıran ünlü yüzücümüz; İstanbul Boğazı'nı Sarıyer'den denize girip Üsküdar'a kadar boydan boya 30 km mesafeyi 2 saat 25 dk sürede yüzmüş ardından da Çanakkale Boğazı'nı 8 şiddetinde lodosa ve şiddetli fırtınaya aldırmadan boydan boya 7 saat 12 dakikada yüzen ilk sporcu olarak hem ulusal hem de yabancı basında adından sıkça söz ettirmeyi başardı.
SIRADA GÜÇLÜ AKINTILARI VE SOĞUK SUYU İLE MEŞHUR MANŞ DENİZİ VAR
Rekorlara doymayan yüzücümüz Alper Sunaçoğlu bu defa gözünü Manş denizine dikti. Adanalı Milli yüzücü Erdal Acet tarafından 1974 senesinde 9 saat 2 dakikada yüzülerek dünya rekoru kırılmasının ardından Manş Denizi'ni en son 2010 yılında Avustralyalı milli sporcu Trent Grimsey 6 saat 55 dakikada yüzerek rekoru Türklerden alarak Avustralyalılar adına tescil ettirmişti. Alper Sunaçoğlu bu defa o rekoru tekrar Türk milleti adına tescil ettirmek için kulaç atacak. Milli yüzücümüzün hedefi İngiltere'den Fransa'ya 6 saat 45 dk sürede yüzmeye çalışacak ve başarabilir ise gelmiş geçmiş en hızlı yüzen maraton yüzücüsü ünvanını alarak dünya rekorunu Türk insanı adına tekrardan tescil ettirecek.
'İNSAN İSTERSE YAPAMAYACAĞI ŞEY YOK'
''Bu ülkede yüzeceğim deniz kalmadı. Artık uluslar arası sulara açılma zamanım geldi'' diyen Sunaçoğlu, bugünlere nasıl geldiğini şöyle anlattı:
''Dolu dolu bir çocukluk yaşadım. 5 yaşında yüzmeye başladım. Karate, taekwando, judo, hentbol, basketbol gibi birçok spor branşlarını denemişliğim vardır ancak maymun iştahlı oluşumdan olsa gerek hepsini bıraktım sadece pentatlon ve yüzme sporu vazgeçilmez branşlar olarak kaldı hayatımda. Bu iki spor dalını halen yapıyorum ve nefesim, gücüm ve de ömrüm yettiğince de yapmak istiyorum. İnsanoğlu isterse şu an gözümüzde büyüyen mesafeleri yürüyebilir, koşabilir hatta yüzebilir... İşte benim maraton yüzme düşüncem bu şekilde başladı. Cesaretimi sanıyorum ki genlerime, başarılarımı ise anlattığım şekilde kendimi 'insanın ister ise bu mesafeleri yürüyüp koşup yüzebileceğine' inandırmış olmaya borçluyum. Birazda şanslıyım, çünkü maraton yüzücülerinin anavatanı Adana'dır. Ülkemizin en ünlü maraton yüzücüleri Adanalı ve onlardan feyiz alma şansım vardı ve bu şansı iyi kullandım. Onları dinledim izledim anladım ve daha iyisini yapmak için kararlılıkla hazırlandım.''
AÇLIK VE KÖPEKBALIKLARIYLA BAŞA ÇIKMAK
Alper Sunaçoğlu, yüzmeye olan aşkını anlatırken denizde karşılaştığı tehlikelerden de bahsetti. Suyun altında uzun süre kalmanın insan vücudundaki olumsuz etkileriyle sık sık karşılaşan yüzücümüz, açlık ve aynı zamanda köpek balıklarıyla nasıl başa çıktığını da anlattı:
''Elbette uzun mesafe yüzerken sıkıldığım daraldığım; bazen baş ağrısı, bazen diş ağrısı, bazen yarı baygın trans halleri, ara arada üşüme gibi evreler yaşadığım oluyor. Maraton yüzen sporcular bilirler bunları, yüzmeye başladıktan ilk 3 saat sonrasında çok değişik evreler yasıyorsunuz vücudunuzda. Çürük dişiniz varsa ilk o başlar ağrı yapmaya ardından o yerini baş ağrısına sonrasında ise yarı baygınlık/sarhoşluk hali dediğimiz evre vardır ki iyi konsantrasyon sağlayamaz iseniz bu evrede suya yenilirsiniz. Maratonu bırakabilirsiniz. Ama ben suya girmeden günler hatta haftalar öncesinden denize gireceğim noktayı ziyaret eder orada oturup kendi kendime buradan denize giricem karşı kıyıdan çıkacağım diye bilinçaltımı hazırlarım maratona. Eğer ki hava muhalefeti yada görünmez bir kaza olmadıkça da geri dönmeyi, rekor denemesini bırakmayı aklımdan geçirmem. Yanımda bana kıymetli bir ekip ve tekne eşlik ediyor. Antrenörlerim beslenme aralarını hesaplayarak sıvı halde besini pet şişe içinde suya atarlar beslenmemi sağlarlar. Köpek balıkları ile ilgili elbette korkuyorum sonuçta uçsuz bucaksız açık denizdeyim ve onlara ait dünyada ben misafirim. Ve köpek balıkları denizde benden güçlüler. Ama bugüne kadar birkaç uzak mesafeden taciz dışında bu canlıların kötü muamelesine maruz kalmadım.''
YENİ PROJELER
DEVAMI DİĞER SAYFADA... [page_end]
Peki Alper Sunaçoğlu'nun sıradaki projeleri neler? Yeni rekor denemeleri var mı?
''Önümdeki ilk proje 7 saat sürenin altında yüzerek İngiltere-Fransa arasındaki Manş Denizi'nde dünya rekorunu kırmak. Şu anda dünya rekoru Avustralyalı Trent Grimsey adına tescilli. Ardından İtalya'da Napoli-Capri Maratonu ve İzmir ile Atina Arasını yüzerek geçmek bekleyen projelerimdir. Bu projede ayrıca Eylül Kürklü (Milli yüzücümüz) de benimle beraber İngiltere'ye gelecek ve bu projede iki büyük ve tarihi rekoru Türk milleti adına tescil ettirmeyi hedefledik. Belirttiğim gibi eğer 7 saatin altında yüzebilirsem Manş Kanalını en hızlı yüzen sporcu olarak spor tarihine geçeceğim. Eylül Kürklü ise Manş denizini yüzerek geçebilir ise en genç yaşta Manş Denizini geçen Türk kızı olacak. Bu noktada Eylülün bunu başarması benim başarım kadar önemli benim için. Çünkü hem iyi başarılı ve güçlü bir sporcu hem de çok değer verdiğimiz yüzme camiasında abla dediğimiz değerli bir insanın kızı Eylül''
YETERİNCE TANINMAMASINI SORUN EDİYOR MU?
Basında sıkça haberleriniz yapılıyor ancak yeterince tanınmıyor olmanızın sebebi size göre ne olabilir?
''Bugüne kadar yaptığım projeleri ve rekor denemelerini kendim için yaptım yani bugüne kadar ünlü olmak, tanınmak gibi bir amacım veya hayalim olmadı. Bugün ya da çok ileride eğer birileri beni anımsayacak ise yaptığım sporla kırdığım rekorlarla hatırlanmak isterim. Yapılan haberler ise sizler gibi duyarlı basın mensuplarının, araştırıp bana ulaşması sonrası yapılmış haberlerdir. Bu anlamda özetlemek gerekirse basın camiasının bana yeterince sahip çıktığını ve destek olduğu düşüncesindeyim.''
HÜKÜMET NEDEN DESTEK VERMİYOR?
Tüm siyasi liderlerle, devlet adamları ile yakınlığınız var ve samimi fotoğraflarınız olmasına karşın hükümet desteği yok. Neden? Verdiğiniz sosyal mesajlarla alakalı olabilir mi?
''Sorunuzun içinde aslında cevap. Evet maalesef siyasi iktidarı elinde bulunduranların desteğini göremedim. Destek verilseydi Mısır'dan Filistin/Gazze'ye yüzerek ambargoyu protesto edecektim. Destek verilirse katılabileceğim dünyanın çeşitli ülkelerinde milletimizi temsil edebileceğim açık deniz/openwater müsabakaları var. Bu müsabakalara katılmayan tek ülke beklide Türkiye. Bakanlığa ben ve yüzme federasyonu defalarca bu talebi ilettik ama geri bildirim maalesef olmadı.''
İMRALI ADASINA YÜZECEK Mİ?
Boğaz Köprüsü'nden atlayarak İmralı adasına yüzecek ve terörü lanetleyip 'Tek Devlet Tek Bayrak Tek Millet' mesajı verecektiniz. Hatta Ayşe Arman sizi kalemine almış ve bir polemik yaşanmıştı. O proje halen var mı?
''Ben size sorayım sizce ülkemizin bugün geldiği noktada atlamama gerek kaldı mı?Gelinen süreçte terör yokmuş ki olmayan terörü kınamama gerek kaldı mı sizce. İmralı'ya yüzme projem iptal. Yüzmeyeceğim. Ama önümüzdeki günlerde belki çok farklı bir mesaj için Boğaz Köprüsü'nden atlama girişimim olabilir. Zaten duyarsınız.''
Peki Down Sendromlu ve engelli çocuklara yakınlığınız ve desteğiniz biliniyor. Onlar ve çocuklar için projeniz planınız yada hayaliniz nedir?
''En büyük hayalim eğer destek verilir ise içinde olimpik havuz ve aktivite salonları olan büyük bir tesis inşa etmek. Bu hayalimi gerçekleştirebİlrsem engelli çocuklarımıza hiçbir maddi beklenti içinde olmadan destek vermek.''
ALPER SUNAÇOĞLU KİMDİR? TIKLA GÖR
Açık deniz (open water) ve Deniz maratonu dendiğinde özellikle son yılların akla gelen ilk isimi Adanalı Alper Sunaçoğlu. Daha evvel kırdığı rekorlar ve sosyal sorumluluk projeleri ile adından sıkça söz ettiren ünlü yüzücü Alper Sunaçoğlu hedeflerini bizimle paylaştı.
Yeni Hedef: İngiltere'den Fransa'ya yüzerek Manş Denizini rekor derece ile 9 saatin altında yüzerek geçmek.
KIRDIĞI REKORLARLA DÜNYAYA ADINDAN SÖZ ETTİRDİ
Kıbrıs ile Türkiye arasındaki 78 km mesafeyi 26 saat 15 dakika sürede üstelik güvenlik kafesi kullanmadan 4 Eylül 2010 tarihinde müthiş bir hızla yüzerek rekor kıran ünlü yüzücümüz; İstanbul Boğazı'nı Sarıyer'den denize girip Üsküdar'a kadar boydan boya 30 km mesafeyi 2 saat 25 dk sürede yüzmüş ardından da Çanakkale Boğazı'nı 8 şiddetinde lodosa ve şiddetli fırtınaya aldırmadan boydan boya 7 saat 12 dakikada yüzen ilk sporcu olarak hem ulusal hem de yabancı basında adından sıkça söz ettirmeyi başardı.
SIRADA GÜÇLÜ AKINTILARI VE SOĞUK SUYU İLE MEŞHUR MANŞ DENİZİ VAR
Rekorlara doymayan yüzücümüz Alper Sunaçoğlu bu defa gözünü Manş denizine dikti. Adanalı Milli yüzücü Erdal Acet tarafından 1974 senesinde 9 saat 2 dakikada yüzülerek dünya rekoru kırılmasının ardından Manş Denizi'ni en son 2010 yılında Avustralyalı milli sporcu Trent Grimsey 6 saat 55 dakikada yüzerek rekoru Türklerden alarak Avustralyalılar adına tescil ettirmişti. Alper Sunaçoğlu bu defa o rekoru tekrar Türk milleti adına tescil ettirmek için kulaç atacak. Milli yüzücümüzün hedefi İngiltere'den Fransa'ya 6 saat 45 dk sürede yüzmeye çalışacak ve başarabilir ise gelmiş geçmiş en hızlı yüzen maraton yüzücüsü ünvanını alarak dünya rekorunu Türk insanı adına tekrardan tescil ettirecek.
'İNSAN İSTERSE YAPAMAYACAĞI ŞEY YOK'
''Bu ülkede yüzeceğim deniz kalmadı. Artık uluslar arası sulara açılma zamanım geldi'' diyen Sunaçoğlu, bugünlere nasıl geldiğini şöyle anlattı:
''Dolu dolu bir çocukluk yaşadım. 5 yaşında yüzmeye başladım. Karate, taekwando, judo, hentbol, basketbol gibi birçok spor branşlarını denemişliğim vardır ancak maymun iştahlı oluşumdan olsa gerek hepsini bıraktım sadece pentatlon ve yüzme sporu vazgeçilmez branşlar olarak kaldı hayatımda. Bu iki spor dalını halen yapıyorum ve nefesim, gücüm ve de ömrüm yettiğince de yapmak istiyorum. İnsanoğlu isterse şu an gözümüzde büyüyen mesafeleri yürüyebilir, koşabilir hatta yüzebilir... İşte benim maraton yüzme düşüncem bu şekilde başladı. Cesaretimi sanıyorum ki genlerime, başarılarımı ise anlattığım şekilde kendimi 'insanın ister ise bu mesafeleri yürüyüp koşup yüzebileceğine' inandırmış olmaya borçluyum. Birazda şanslıyım, çünkü maraton yüzücülerinin anavatanı Adana'dır. Ülkemizin en ünlü maraton yüzücüleri Adanalı ve onlardan feyiz alma şansım vardı ve bu şansı iyi kullandım. Onları dinledim izledim anladım ve daha iyisini yapmak için kararlılıkla hazırlandım.''
AÇLIK VE KÖPEKBALIKLARIYLA BAŞA ÇIKMAK
Alper Sunaçoğlu, yüzmeye olan aşkını anlatırken denizde karşılaştığı tehlikelerden de bahsetti. Suyun altında uzun süre kalmanın insan vücudundaki olumsuz etkileriyle sık sık karşılaşan yüzücümüz, açlık ve aynı zamanda köpek balıklarıyla nasıl başa çıktığını da anlattı:
''Elbette uzun mesafe yüzerken sıkıldığım daraldığım; bazen baş ağrısı, bazen diş ağrısı, bazen yarı baygın trans halleri, ara arada üşüme gibi evreler yaşadığım oluyor. Maraton yüzen sporcular bilirler bunları, yüzmeye başladıktan ilk 3 saat sonrasında çok değişik evreler yasıyorsunuz vücudunuzda. Çürük dişiniz varsa ilk o başlar ağrı yapmaya ardından o yerini baş ağrısına sonrasında ise yarı baygınlık/sarhoşluk hali dediğimiz evre vardır ki iyi konsantrasyon sağlayamaz iseniz bu evrede suya yenilirsiniz. Maratonu bırakabilirsiniz. Ama ben suya girmeden günler hatta haftalar öncesinden denize gireceğim noktayı ziyaret eder orada oturup kendi kendime buradan denize giricem karşı kıyıdan çıkacağım diye bilinçaltımı hazırlarım maratona. Eğer ki hava muhalefeti yada görünmez bir kaza olmadıkça da geri dönmeyi, rekor denemesini bırakmayı aklımdan geçirmem. Yanımda bana kıymetli bir ekip ve tekne eşlik ediyor. Antrenörlerim beslenme aralarını hesaplayarak sıvı halde besini pet şişe içinde suya atarlar beslenmemi sağlarlar. Köpek balıkları ile ilgili elbette korkuyorum sonuçta uçsuz bucaksız açık denizdeyim ve onlara ait dünyada ben misafirim. Ve köpek balıkları denizde benden güçlüler. Ama bugüne kadar birkaç uzak mesafeden taciz dışında bu canlıların kötü muamelesine maruz kalmadım.''
YENİ PROJELER
DEVAMI DİĞER SAYFADA... [page_end]
Peki Alper Sunaçoğlu'nun sıradaki projeleri neler? Yeni rekor denemeleri var mı?
''Önümdeki ilk proje 7 saat sürenin altında yüzerek İngiltere-Fransa arasındaki Manş Denizi'nde dünya rekorunu kırmak. Şu anda dünya rekoru Avustralyalı Trent Grimsey adına tescilli. Ardından İtalya'da Napoli-Capri Maratonu ve İzmir ile Atina Arasını yüzerek geçmek bekleyen projelerimdir. Bu projede ayrıca Eylül Kürklü (Milli yüzücümüz) de benimle beraber İngiltere'ye gelecek ve bu projede iki büyük ve tarihi rekoru Türk milleti adına tescil ettirmeyi hedefledik. Belirttiğim gibi eğer 7 saatin altında yüzebilirsem Manş Kanalını en hızlı yüzen sporcu olarak spor tarihine geçeceğim. Eylül Kürklü ise Manş denizini yüzerek geçebilir ise en genç yaşta Manş Denizini geçen Türk kızı olacak. Bu noktada Eylülün bunu başarması benim başarım kadar önemli benim için. Çünkü hem iyi başarılı ve güçlü bir sporcu hem de çok değer verdiğimiz yüzme camiasında abla dediğimiz değerli bir insanın kızı Eylül''
YETERİNCE TANINMAMASINI SORUN EDİYOR MU?
Basında sıkça haberleriniz yapılıyor ancak yeterince tanınmıyor olmanızın sebebi size göre ne olabilir?
''Bugüne kadar yaptığım projeleri ve rekor denemelerini kendim için yaptım yani bugüne kadar ünlü olmak, tanınmak gibi bir amacım veya hayalim olmadı. Bugün ya da çok ileride eğer birileri beni anımsayacak ise yaptığım sporla kırdığım rekorlarla hatırlanmak isterim. Yapılan haberler ise sizler gibi duyarlı basın mensuplarının, araştırıp bana ulaşması sonrası yapılmış haberlerdir. Bu anlamda özetlemek gerekirse basın camiasının bana yeterince sahip çıktığını ve destek olduğu düşüncesindeyim.''
HÜKÜMET NEDEN DESTEK VERMİYOR?
Tüm siyasi liderlerle, devlet adamları ile yakınlığınız var ve samimi fotoğraflarınız olmasına karşın hükümet desteği yok. Neden? Verdiğiniz sosyal mesajlarla alakalı olabilir mi?
''Sorunuzun içinde aslında cevap. Evet maalesef siyasi iktidarı elinde bulunduranların desteğini göremedim. Destek verilseydi Mısır'dan Filistin/Gazze'ye yüzerek ambargoyu protesto edecektim. Destek verilirse katılabileceğim dünyanın çeşitli ülkelerinde milletimizi temsil edebileceğim açık deniz/openwater müsabakaları var. Bu müsabakalara katılmayan tek ülke beklide Türkiye. Bakanlığa ben ve yüzme federasyonu defalarca bu talebi ilettik ama geri bildirim maalesef olmadı.''
İMRALI ADASINA YÜZECEK Mİ?
Boğaz Köprüsü'nden atlayarak İmralı adasına yüzecek ve terörü lanetleyip 'Tek Devlet Tek Bayrak Tek Millet' mesajı verecektiniz. Hatta Ayşe Arman sizi kalemine almış ve bir polemik yaşanmıştı. O proje halen var mı?
''Ben size sorayım sizce ülkemizin bugün geldiği noktada atlamama gerek kaldı mı?Gelinen süreçte terör yokmuş ki olmayan terörü kınamama gerek kaldı mı sizce. İmralı'ya yüzme projem iptal. Yüzmeyeceğim. Ama önümüzdeki günlerde belki çok farklı bir mesaj için Boğaz Köprüsü'nden atlama girişimim olabilir. Zaten duyarsınız.''
Peki Down Sendromlu ve engelli çocuklara yakınlığınız ve desteğiniz biliniyor. Onlar ve çocuklar için projeniz planınız yada hayaliniz nedir?
''En büyük hayalim eğer destek verilir ise içinde olimpik havuz ve aktivite salonları olan büyük bir tesis inşa etmek. Bu hayalimi gerçekleştirebİlrsem engelli çocuklarımıza hiçbir maddi beklenti içinde olmadan destek vermek.''
ALPER SUNAÇOĞLU KİMDİR? TIKLA GÖR