Abdullah Avcı gelecek planlarını anlattı

A Milli Futbol Takımı'nın yeni teknik direktörü Abdullah Avcı, milli takımın istikrarlı bir şekilde turnuvalara katılmadığını, ekip olarak öncelikle turnuvalara istikrarlı şekilde katılan bir takım yaratmak istediklerini söyledi.Avcı, NTV'de katıldığı programda, milli takımın hedefleri ve yapacakları konusundaki soruları yanıtladı.

Turnuva takımı olmadıklarını ifade eden milli takımın yeni çalıştırıcısı, ''İstikrarlı katılan ülke değiliz. Öncelikle istikrarlı katılan bir ülke olma adına adımlar atmalıyız. Eğitim ile ilgili sıkıntıları masaya yatıracağız. Tabana yaymak lazım. Temeli doğru atıp karşılığını uzun vadeli almak daha doğru olacaktır'' dedi.

Ekip olarak futbolun tüm paydaşlarıyla doğru iletişim kuracaklarını anlatan Abdullah Avcı, ''Herkesle iletişim doğru olacak. Kulüplerle, teknik direktörlerle, mevcut futbolcularla ve yurt dışındaki futbolcularla doğru iletişim kuracağız. Genç milli takımdan A milli takıma kadar futbolun paydaşlarıyla ortak bir çalışma yapacağız. Beyin fırtınası estireceğiz. Fikir alışverişi yapacağız. Herkesin doğru enerjisini alarak gideceğiz'' diye konuştu.

-''Özgüvenli olarak çalışacağım''-

Üzerinde bir baskı olup olmadığı yönündeki soru üzerine Abdullah Avcı, ''Çok rahat bir kulüpte çalıştığımı söylüyorlardı. Milli takım önemli. Rahatım ve özgüvenliyim. Kamuoyunun ve medyanın desteği oldu. Bundan sonra da destek olacaklardır. Biz bir aileyiz, seyirci de destek olacaktır'' dedi.

Son maçlarda oyunculara taraftar tepkisinin hatırlatılması üzerine Avcı, şunları söyledi:

''Her türlü Anadolu şehrinde oynayabiliriz. Taraftar tepkisi daha önce olmuyordu. Son dönemde oluyor. Belki Türk futbolunun son dönemde yaşadığı gerginlikten kaynaklanıyor. Olmaması lazım. Seyirci baskısı milli takımda olmayacaktır.''

A Milli Takım teknik direktörü, oyunu doğru oynamakla ilgili çalışmalar yapacaklarını ifade etti.

Başarı için doğru temel atmanın önemli olduğunu vurgulayan tecrübeli çalıştırıcı, ''Son iki turnuvaya katılmamış bir takım var. Gelecek oyuncular var. Kulüp teknik direktörü gibi belki oyuncularla fazla beraber olamayacağım. Ama bir maç sonrası sabahında tesislere gidip oyuncuyla iletişimi devam ettireceğim. Potansiyeli olan, yetenekli oyuncularımız var. 'Türk futbolu dibe vurdu' diyorlar. Buna katılmıyorum. A Milli Takım'da oynayacak 7-8 yetenekli oyuncular var. Takımda yaş sınırı yok.''

-Türk futbolu dünyanın ve Avrupa'nın neresinde-

Türk futbolunun dünyanın ve Avrupa'nın neresinde olduğu yönündeki soruyu yanıtlayan Avcı, ''Sıralamaya baktığımızda İngiltere, İspanya, Hollanda, Fransa, İtalya'nın arkasından geliyoruz. Nasıl bunların önüne geçebiliriz bunun çalışması içindeyiz'' dedi.

Milli takımın başında ilk tecrübesini 29 Şubat'ta hazırlık maçıyla yaşayacağını kaydeden Abdullah Avcı, şöyle konuştu:

''29 Şubat'ta bir hazırlık maçı var. Ligin bitmesinin ardından bir kamp dönemi olabilir. Ligin sonunda bunu yapmak çok doğru olacak. 29 Şubat'ta Rusya ile hazırlık maçı olabilir.''

Oyuncu tercihleri konusundaki soruyu yanıtlayan Avcı, ''Günümüz futbolunda stoper düzgün topu oyuna sokmuyorsa, topu kullanamıyorsa sıkıntı var. Mevkisel oyuncu profilini deneyeceğiz. Oyuncuları bunu yapmaya zorlayacağız. Öncelikle yapabilen oyuncuları tercih edeceğiz'' diye konuştu.

Türk statüsünde oynayan yabancı kökenli oyuncular konusundaki düşüncesinin sorulması üzerine milli takımın teknik direktörü Avcı, ''Her şeye açığız. Önemli olan doğru oyuncu olması ve yaşı. Uzun vadeli katkı yapması önemli. Buna kapalı olamayız'' dedi.

-Play-off sistemi-[page_end]

Futbol Federasyonun bu sezon uygulamaya soktuğu play-off sistemi ve ilk sekizde yer alamayacak takımlarla ilgili bir önerisinin olup olmayacağı yönündeki soruyu ise Avcı, şu şekilde yanıtladı:

''Bu konuda düşüncelerimiz var. Mayısın sonunda lig bitiyor. 4 haftalık süreç var. İlk sekizin dışında 10 takım var. 3 takım düşecek. Sponsoru olan bir turnuva, para ödülü olan bir kupa olabilir. Futbol Federasyonun bununla ilgili çalışmaları var. Kaç takım katılacaksa para ödülü koyup bir turnuva veya kupa organizasyonu çalışması var. Sürecin boş geçmesini istemiyoruz. Play-off sisteminin artıları ve eksilerini görmek için çok erken. Sonuçlarını gördükten sonra değerlendirme yapmak daha doğru.''

-Yabancı oyuncu sayısı-

Avcı, yabancı oyuncu sayısı ile ilgili görüşlerini de aktardı.

A Milli Takım teknik direktörü olarak yabancı oyuncu sayısının azalmasının avantaj olacağını ifade ederek, ''Bu düşüncemizi federasyonla paylaşacağız. 5 artı 3 sisteminde 18 takımda yedek oyuncuyu da sayarsak 36 yerli oyuncunun oyuna girmesi demek olur. Oyuncu ihtimali artıyor. Altı yabancı ve beş yerli oyuncu sıkıntı yaratıyor. Yabancı oyuncu sayısını bir aşağı indirdiğimizde 36 oyuncu ortaya çıkıyor. Yabancı oyuncu konusunda kriterden yanayım. Millilik, yaş gibi kriterler Türk futbolu adına konulabilir'' diye konuştu.

-Oyuncu tercihleri-

Abdullah Avcı, milli takım oyuncu tercihleri konusunda ise şunları söyledi:

''Milli takım bünyesinde yaş gruplarında aday ve potansiyel oyuncular var. Burak tek forvet oynuyor. Mustafa Pektemek gibi bir oyuncu var. Bu mevkiye aday ve A2 milli takımında oynuyor. Beşiktaş'ta da oynamasından yanayız. Sırtı kaleye dönük oynayabilecek, iki forvetten biri olabilecek bir oyuncu. Savunmanın merkezinde ise adayların yanı sıra arkadan gelen oyuncular var. Ömer Toprak önemli bir oyuncu gibi gözüküyor. Serdar Kesimal, Serdar Azizler arkadan geliyor. Bundan önce oynayanlarla beraber en fazla kimden verim alıyorsak onları milli takıma katmaya çalışacağız.''

-2014 Dünya Kupası elemelerindeki rakipler-

2014 Dünya Kupası elemelerindeki rakipleri değerlendiren Avcı, ''Macaristan çıkışta olan ülke. Estonya da çok iyi işler yaptı. Hollanda'nın ekolü ortada. Avrupa'nın önemli ülkelerinden biri. Romanya arayışta. Macaristan bu ülkenin önünde gibi gözüküyor. Kolay grup değil. İki turnuva aradan sonra takım ruhunu, birlikteliğini ve coşkusunu sağlayarak turnuvada olacağımızı düşünüyorum'' diye konuştu.

Abdullah Avcı, milli takım teknik direktörlüğünü yavaş yavaş alışacağını belirterek, ''Dün tesislerde futbolcularla vedalaştım. Sonra İstinye'ye geçtim. Mersin İdmanyurdu-Trabzonspor maçını izlerken, 'İnşallah berabere biter, biz de yarın kazanır' diye düşünürken kendimi gördüm. Bulunduğumuz ortama alışıyoruz'' derken, federasyonun Riva tesisleri konusunda düşünceleri olduğunu genç milli takımların eğitim yeri yapabileceklerini sözlerine ekledi.