Başbakan Erdoğan'ın F.Bahçe hayali
Başbakan Erdoğan, katıldığı televizyon programında Fenerbahçe'de oynama hayalinin kursağında kaldığını itiraf etti...
İNTERNETSPOR/ Başbakan Erdoğan, Hakan Şükür'e verdiği sözü tuttu ve yoğun gündemine rağmen ilk kez bir spor programına katıldı. TRT 1'de yayınlanan "1'e 1 Futbol" adlı programa katılan Erdoğan, gündeme ilişkin soruları ise kabul etmedi!
Erdoğan, yoğun Libya mesaisi sonrası katıldığı programda, gündeme
ilişkin soruları cevaplamadı. Gündemden biraz kopmak istediğini
söyleyen Erdoğan, spor konuşmak istediğini ve böylelikle Hakan
Şükür'e verdiği sözü de yerine getirmiş olacağını söyledi.
Türk futbolunca yabancı oyuncu sayısının artmasının daha çok
ticari bir amaç güttüğünü söyleyen Erdoğan, tribünlerin istediğiyle
alınan bu isimlerin Türk gençlerin önünü tıkadığını ifade
etti.
İşte Başbakan Erdoğan'ın sözleri:
-Futbol sevdası ilk olarak nasıl başladı?
Erdoğan: Futbol sevdası, İmam Hatip dönemlerinde olan
bir süreçti. Mahalle aralarında oynayarak başlanan, amatör
kümede devam edip sonlanan bir süreç oldu. Futbolla beraber iş
hayatımı da yürüttüm. İETT benim için iş gibiydi. Çünkü işçi
kadrosundaydım. Bizim takımımızda da profesyonal olan arkadaşlar
oldu. Şuanda Milli Takım'da yıldızları çalıştırıyor, Nevruz Şerif.
O dönemlerde onunla oynadık. Çok sevdiğim bir
arkadaştı.
-İdolünüz var mıydı Sayın Başbakan. O dönemlerde?
Erdoğan: O dönemleri şöyle bir değerlendirdiğimizde tabi;
Metin oktay, çocukluk dönemlerimizde çok önemliydi. Hakan'ın da
tabi hava toplarında hakimiyeti iyi ama siz birde Metin Oktay'a
bakın.
Hakan Şükür: Forvet başlayıp defansa kadar başlayan
bir süreç. her mevkide hemen hemen
oynadınız. Bu bir futbol yeteneği ve futbol
zekası gerektirir.
Erdoğan: Devamlı onu yaşadık. En son liberoyduk. Ve orada
işi noktaladık.
Hakan Şükür: Fenerbahçe'ye transfer teklifine kadar
uzanan...
Erdoğan: Bizim bir İstanbul şampiyonluğu oluşumuz vardı.
Bizi Vefa'da gelip izlemişlerdi. Tabi biz çim sahalarda falan
oynamadık. Biz Ali Sami Yen'de top oynadık ama orası çim değil
topraktı. Özellikle kış mevsiminde çok daha zorlu
şartlar.
Hakan Şükür: Bugün saha beğendiremiyoruz
kimseye.
Erdoğan: Aynen öyle. Çim saha yapıyoruz
beğendiremiyoruz.
-Sayın Başbakanım. Peki kendinizi futbolcu olarak yada
Fenerbahçe'de oynarken hayal edermiydiniz?
Erdoğan: Tabiki hayal ettim. Rahmetli babam istemiyordu.
tabi siyaset benim hayatımda çok daha önemli bir yer almaya
başladı. Futbol ikinci sıraya düşmüş oldu ve siyaset ağırlık
kazandı. 12 Eyül olayları ile birlikte siyasete devam ettim. Futbol
hayatımı noktaladım.
Hakan Şükür: Tabi sporda tesisleşmeye yardım ettiniz.
Eksik olmayın, en azından tamamen
kopmamışsınız. Sporcu bir Başbakan'a sahip
olmak, Türk sporu içinde ayrı bir şans. Bunu net
bir şekilde görüyoruz.
-Bu emeğinizin karşılığını birçok spor dalında alıyoruz ve eminizki
sizde gururunu yaşıyorsunuz. [page_end]
Erdoğan: Bunların tabi lobileri var. Belli teminatları
vermezseniz olmaz. Lobi ve kulisler ile bu organizasyonları aldık.
Altyapı itibari ile Türkiye çok iyi bir konuma geliyor. Statlarımız
çok iyi, UEFA şartlarında, kapalı spor salonları çok iyi.
Fenerbahçe Ülker'in çok büyük bir kapalı spor salonu yapılıyor.
Çokda modern bir tesis. Yine Kayseri böyle bir tesise sahip.
Bunları geliştirme arzumuz devam ediyor.
Önümüzdeki yıl çok daha farklı organizasyona gireceğiz. 81 ilde,
sentetik sahalar, modern soyunma odaları yapmak istiyoruz.
Gençlerimizi kötü alışkanlıklardan uzak tutarak spora teşvik etmek
amacındayız. Çok amaçlı kapalı salonlarını geliştirmeyi
düşünüyoruz.
Sergen Yalçın: Ülkemizde en önemli spor futbol.
Tesisleşmede çok önemli adımlar atılırken, futbolda geriledeğimizi
söylersek yanılmış olmayız. Özellikle son
dönemlerde takımlar olarak düşüş içerisindeyiz. Bunun en büyük
nedeni ise; oyuncu yetiştirme konusunda problemler yaşıyoruz.
TFF'nin aldığı yabancı kararı ile çok sayıda yabancı transferi
yapılıp tesisleşmede bu kadar önemli adımlar atılırken Türk
gençlerimiz nasıl yükselecekte oynayacaklar. Sizin bu konuda bir
süşünceniz var mı?
Erdoğan: Zor bir soru. Çünkü siyasi boyutu var. Tabi ben
bütün bunları aşarak çok rahat cevap vermek isterim. Dünyada bir
yere gelecekseniz bana göre yabancı futbolcu sayısının bu kadar
yükseltilmesi ticari bir bakıştır. Spora yönelik bir bakış
değildir. Tribünler bu marka isimlere geliyor havası var bu yüzden
ticaridir. Biz yarın Milli takımı oluşturma konusunda sıkıntı
içerisine girebiliriz. Biz bu kadar futbol sevdalısı bir ülke
olarak Brezilya gibi, dışardan futbolcu almak yerine
yetiştirilmemiz lazım.
Hakan Şükür: Tabi yokluk dönemlerinde bizler
çıktığımız için bu kadar pasta büyük değildi. Sponsor ve yayın
gelirleri bizleri yokluğa götürdü. Çok erken yaşta doyuma ulaşmak,
futbolcuların motivasyonunu bozdu. Yabancı transferler, tazminat
gelirleri geriye kaynak bırakmadı.
Erdoğan: Başarıyı yakalayamamaya
başladık.
Süper Lig'e bakıyoruz. 1. sırada Fenerbahçe başında Aykut Kocaman
var, 2. sırada Trabzonspor'un başında Şenol Güneş var, 3. sırada
Bursaspor'un başında Ertuğrul Sağlam var Gaziantepspor'un başında
Tolunay var. Yerli isimler var başında. Belli deneyimlerden sonra
ders alındı. Futbolda yabancı futbolcu olmasını doğru bulmuyorum.
Oynayan her yabancı futbolcu bizim gencimizin önünü
kesecektir.
Hakan Şükür: Fenerbahçe'den Alex. Bugün bir çok
kişiye örnek olabilecek bir futbolcu. Yabancıyıda getirdiğimiz
zaman istikrarlı olabilecek bir yabancı olmalı. Yabancı seçerken,
buradan gidebileceğini düşünerek yaklaşılması lazım. Bir yabancı
futbolcuda aile hayatı ile örnek oluşturan bir isim
Alex.
-Siz nasıl buluyorsunuz?
Erdoğan: Ben çok takdir ediyorum. Yaşı itibari
ile, bir çok futbolcu önünde gol krallığında 1 numara. Aile hayatı
ile bir numara bir isim. İstanbul'a gelen bir çok futbolcu
İstanbul'da kayboluyor. Kaybediyor kendini. Anadolu'da iyi oynayıp
İstanbul'da kaybolan oyuncular var.
-Zaten gelen yabancı futbolculardan kulüplerde birşey
kazanmıyor. Geçen sene -80 milyon dolar bir zararı var Türk
futbolunun. Bizim ülkemizden dışarıya transfer olan futbolcu sayısı
bir eli geçmiyor. [page_end]
Erdoğan: Yerli futbolcuya yatırım yapacaksın. Karşılığını
alırsın. Galatasaray'a bakalım. Yabancı oyuncular geldi. Ne oldu?
Veya diğer takımlara bakalım yine aynı şekilde. Gaziantepspor,
Kayserispor, Bursaspor biraz daha istikrarlı yabancılar
buldu. Karabükspor'da Emenike, büyük paralarla
gelmedi ama büyük bir yetenek olarak çıktı.
Hakan Şükür: Karabükspor, birde çok güzel örnekler
veriyor. Kaybettikleri teknik direktörlerinin ailelerine sahip
çıkarak.
Erdoğan: Onlar lige yeni çıktılar.
Sergen Yalçın: Büyük camiaların örnek olması taraftarıyım.
Büyük takımların aşağıya bakış açısı çok farklı. Başkanların
yabancı transferler yapması, gençlerin önünü
kapadı.
Erdoğan: Onlar yılda 2-3 tane alsa ve yıl boyu birkaç maça
çıkma şansı verse onlara o çocuklar kendini
bulacak. PAF Ligi gibi şanslarıda
var. Yaşı dolunca bir yere kaçması
lazım.
Sergen Yalçın: Özellikle teknik direktörler burayı
sadece dinlenme, para kazanma sonrada geri gittikleri yer gibi
görmeye başladı.
Erdoğan: Altyapıya biz devlet olarak destek
vereceğiz ama kulüplerinde destek vermeleri gerekli.
Hakan Şükür: Arjantinli futbolcular daha çok
tercih ediliyor. Çok hırslılar, bizim ülkemizdeki eksikliklerin
başında kendi değerlerimize yabancılaşmamızdan kaynaklanıyor. Bizde
dahil gönüllü çalışacak çok isim var.
-Statlarla ilgili yeni düşünülen projeler var
mı?
Erdoğan: Faruk Nafız Özak ila oturduk konuştuk
başta büyükşehirlerde olmak üzere statların modernleşmesi
sağlanacak. Bunların dışında Bank Asya illerine el atacağız.
Ankara, İstanbul İzmir.
Mesela İzmir'in Süper Lig'de bir tane takımı yok. Takımı olmayınca
stat olsa bile dolmuyor. 81 vilayette çok amaçlı imkanlar olsun
istiyoruz. Ama üzerinde çok durduğum şey semt sahaları. İlçe
Belediyeleri ile ortak çalışıp çocukların, gençlerin
faydalanabileceği yerler yapacağız. Kapalı salonlarda atletizmin
yapılacağı yerlerde yapacağız.
-Son olarak, Süper Lig'de size göre şampiyonluk yarışı
nasıl sonuçlanır?
Erdoğan: Keşke iki şampiyon çıksa. Bu sene ligde
kopma başladı. Fenerabhçe ve Trabzonspor berabere götürüyor.
Bursaspor geriledi. Gaziantepspor sürpriz yaptı. Kasımpaşa son
sırada yer alıyor malesef, umarım kendini kurtarır.