Beşiktaşlı yönetici Carew transferinde köşe oldu
Atilla Türker; Beşiktaşlı uyanık yöneticinin, John Carew transferinde nasıl köşe olduğunu açıklıyor.
Geçen hafta... Görev gereği Antalya'daydım. Foto muhabiri dostum Hüseyin Yavuz ile otelin lobisinde oturuyordum. Yanımıza çok sevdiğimiz bir meslektaşımız geldi. Beşiktaş'a yakınlığı ile bilinen bu meslektaşımız, konuya doğrudan girdi:
- "Atilla ağabey, size John Carew'in transferini anlatmak istiyorum. Biliyorsunuz 10-11 yıl önce Carew, Beşiktaş'a geldi. Carew ile yıllık 2 milyon dolar üzerinden anlaşma yapıldı. İş tamamen bittikten sonra... Beşiktaş'tan bir yönetici, uluslararası düzeyde çalışan bir menajere telefon açtı, 'Gel sana menajerlik ücreti verelim' dedi."
Ben ve Hüseyin, şaşkınlıkla dinlerken, meslektaşımız
devam etti:
- "Menajer ilk uçakla geldi. Kendisine 400 bin dolarlık menajerlik ücreti verildi. Durduk yere verildi. Ama karşılığında da kendisinden 1 milyon dolarlık menajerlik faturası alındı. Aradaki 600 bin dolar, o yöneticinin cebine girdi..."
Biraz daha detay verdi meslektaşımız:
- "Bu yönetici, bu transferi gerçekleştirdiği için, camiadan büyük övgü aldı. Takdir topladı. Medya da göklere çıkarttı."
Aynen böyle... İsimleri de tek tek söyledi bu meslektaşımız.
Sonra araştırdığımda... Söylediklerinin birebir tuttuğunu gördüm.
Meslektaşımızı kutlamak isterim, hafızası gerçekten çok
iyiymiş...
'ÖNÜNE GELEN MENAJERLİK
YAPIYOR'
Dün... Sabahın erken saatleri... Çok sevdiğim ve güvendiğim bir menajer aradı.
Aynen şunları söyledi:
"Menajer oyunlarını haftalardır yazıyorsun. İyi de yapıyorsun. Bu yazdıklarına bu memlekette itiraz edebilecek tek bir kişi bile yok... Piyasa her geçen gün daha kötüye gidiyor. Bazı kulüpler birileri tarafından resmen soyuluyor. Bu yüzden dürüst insanların canı yanıyor. Kötüler, iyileri kovuyor... İş yapamaz hale geldik. Cepten yiyoruz..."
Konuyu biraz daha açtı:
"Lisanslı menajer olarak Türkiye'de 197 kişiyiz. Her birimiz her yıl 1200 Euro poliçe ücreti ödüyoruz. Mesleki sorumluluk poliçesi bu... FIFA talimatı gereği ödemek zorundayız. Ayrıca her yıl kart yenileme ve vize ücreti olarak da Futbol Federasyonu'na 2'şer bin lira yatırıyoruz. Sonra ne oluyor? Aç geziyoruz... Önüne gelen menajerlik yapmaya başladı. Hani, dürüst yapsalar, kimsenin lafı olamaz. Ama maalesef, inanılmaz bir soygun var..."
Son bir vurgu yaptı menajer dostum:
"Lisanssız menajerler arasında öyle taklacılar var ki... İnsan bu işi yaptığına utanıyor. Ülke futbolunun selameti açısından bu sahtekar menajerlerin ayıklanması gerekiyor."
Çok ilginç detaylara da girdi bu menajer dostum... Ve hatta, piyasadaki taklacı menajerlerin takla atma yöntemlerini öyle bir anlattı ki... Şaşkınlıkla dinledim. Bu müthiş yöntemleri en kısa zamanda dile getireceğimi de kendisine söyledim.
***
Şu hususu vurgulamamda fayda var:
Menajerlerle ilgili yazıları kaleme aldığım şu süreçte, şahsıma inanılmaz sayıda bilgi yağmaya başladı. Okumakla ya da konuşmakla bitmiyor.Hepsi çok ilginç... Mesela, menajer arkadaşlardan birisi bir mail yolladı, hangi teknik adam, hangi menajerle çalışıyor, hangi kulüp, hangi menajer üzerinden iş yapıyor, detaylı bir şekilde yazmış... Sağ olsun!...
Okudum, araştırdım, edindiğim bilgiler doğrultusunda söylüyorum, neredeyse tamamı doğru. Ve bana bu maili yollayan menajer arkadaş, şu notu eklemeyi de ihmal etmemiş:
- Çark öyle bir işliyor ki... Tıkır tıkır... Herkes hayatından memnun... Bu teknik adamlar ve yöneticiler, aralarına başka menajeri kesinlikle almazlar... Pastayı başkalarına yedirmezler... Birlikte yerler..."
***
Yaşadıklarım, duyduklarım, gördüklerim, bildiklerim ve öğrendiklerim doğrultusunda şu hususu yazmakta hiç bir sakınca görmüyorum:
- Piyasadaki bazı taklacı menajerler, bazı cambaz yöneticilerle el ele vererek... Kulüplerin içini boşaltıyorlar... Ve bu müthiş soygun, hiç hız kaybetmeden, tüm ahlaksızlığı ile devam ediyor. Kontrol mekanizması işlemediği taktirde, bu soygun, yarınlarda çok daha büyük boyutlara ulaşır..."
***
Yerimiz yine bitti dostlar... Sporumuzdaki güzel insanlara
selam, bu tür yazılara haftaya devam.
SPOR YAZARLARI NELER
YAZDI?