Çarşı gezi davası için adliyede hareketli saatler son dakika

Beşiktaş'ın taraftar grubu Çarşı'nın 35 üyesi hakkında açılan davas bugün. Çarşı davasında yaşanan son dakika gelişmeleri

Gezi Parkı olaylarına ilişkin Beşiktaş'ın taraftar grubu Çarşı üyesi 35 tutuksuz sanık hakkında hakim karşısına çıktı
 
Gezi Parkı olaylarına ilişkin Beşiktaş'ın taraftar grubu Çarşı üyesi 35 tutuksuz sanık hakkında "Cebir ve şiddet kullanarak, Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti'ni ortadan kaldırmaya veya görevlerini yapmasını kısmen veya tamamen engellemeye teşebbüs etmek" suçundan açılan davanın ilk duruşması başladı.

İstanbul Adalet Sarayı'nda bulunan İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nde sabah saat 09.50'de başlayan duruşmada 35 tutuksuz sanık hazır bulundu. Duruşmaya CHP'li milletvekilleri İlhan Cihaner, Sezgin Tanrıkulu, Mahmut Tanal, Umut Oran, Kütahya Bağımsız Milletvekili İdris Bal, CHP eski İstanbul İl Başkanı Oğuz Kaan Salıcı, Ressam Bedri Baykam ve çok sayıda Beşiktaş taraftarı duruşmaya izleyici olarak hazır bulundu. Sanıkların savunmak için İstanbul Barosu Başkanı Ümit Kocasakal'ın da aralarında bulunduğu 100 avukat duruşmaya katıldı. 

İşte Cem Yakışkan'ın savunması  
 
Çarşı grubunun başında olduğu iddia edilen Cem Yakışkan'ın savunması alınmaya başladı. Yakışkan Darbe suçu için ne dyeceği sorulunca 'öyle bir gücümüz olsa Beşiktaş'ı şampiyon yapardık' dedi.   

O tarihlerde twiter adresim yoktu. Benim konuşmalarımda yönlendirme ifadem de yoktur. "Mesele birkaç ağaç meselesi değil" sözleri bana ait değildir. Hakkında beyan da bulunan Yusuf Demirciyi simasını tanırım diğer tanığı ise hiç tanımam. "Koyun gibi öleceğimize Aslan gibi ölürüz" lafını ise başka bir olay için söylemişti.

Gezi döneminde pizza ve köfte paralarını ödemesi konusunda ise "benim pizza restoranım var. Bacanağım telefonda Divan otelinin oraya yemek göndereceğini söyledi. İyi olur dedim. Yeni açmıştım dükkanı. Bin TL'lik iyi bir siparişti ve ödemeyi havaleye yapacağını söylemişti" dedi.   
 
İtalya'dan destek amaçla geldiğini söyleyen kişi hakkında yapılan Görüşmenin içeriği hakkında ise "ben o görüşmeyi yapamadım. Bulamadı beni" dedi.

''Tüm sanıklara ek savunma hakkı verileceği hatırlatıldı. Çarşı taraftar grubu olarak hukuka aykırılıkara el uzattık. Faaliyetlerimiz arabında suç işlemek adına faaliyet yapmak yoktur. Çarşı'yı suçlu göstermek haksızlıktır. Çarşı bir size korunması gereken bir değerdir. Asılsız suçlamaları reddediyorum. Suç işlemedim. Somut delillere Dayalı suçlama varsa ispatını istemek benim hakkımdır. Çarşı Grubuna girmenin ritüeli yoktur. Beraatimi istiyorum.''

Yakışkan darbe suçu için ne diyeceği sorulunca 'öyle bir gücümüz olsa Beşiktaş'ı şampiyon yapardık' dedi.   
 
Numan Bülent Ergenç; ''Kandil simidi dağıtmaya katıldım''

Numan Bülent Ergenç, arkasına aldığı kitleyi Başbakanlık ofisine yürütmek suçu hakkında, "1 Haziranda yapılan yürüyüşte Tekirdağ'daydım" dedi. Örgüt kurma suçu hakkında bilgisi olmadığını anlatan sanık "ruhsatsız silah bana ait. Yazlıkta hırsızlık olayları olduğu için bulunduruyordum. Başbakanlığa dozerle yürüyüş yapıldığı gün Marmara Ereğlisi de düğündeydim. Düğün CD'sini suna bilirim. Avukatım İstanbul Seyatatten aldığım belgeyi de ibraz etmişti" dedi.

Ergenç, "Gezi Park'ı yürüyüşlerine katıldım kabul ederim. Dosyada bulunan bazı fotoğraflarda bu zaten mevcut. Kandil günüydü Dolmabahçe imamını kutlama yürüyüşüdür. Kandil simidi dağıttığımız yürüyüş benim katıldığım" şeklinde konuştu. 
 
Arda Mutlu Doğan'ın savunması

Arda Mutlu Doğan, "Olayların bittiğini Taksim'in halka açıldığını televizyondan duydum. Suçlamayı kabul etmiyorum. Hayatımda hiç Gezi parkına girmedim. İnsanların Türk bayraklarıyla sokakta Taksim'e gittiğini görünce ben de gittim. Yarım saat kaldım. Polislerle temasım olmadı. Yaşa dışı hiçbir şeye katılmadım. Kamu malına zararı vermedim. Diğer sanıkları Örgütsel bağlantım yoktur. Mahkemeniz yanıltılmaya çalışılmıştır.''  
 
Sezgin Günler'in savunması

Sezgin Günler, "Sabıkam yok. Daha önce de hiç gözaltına alınmadım. Gezi Olayların da katılmadım. Olaylardan 6 ay sonra emniyete çağırıldım. Dava açılmasına da şaşırdım. Sanırım Çarşı Grubuna dahil olmam nedeniyle sanık oldum. Beraatimi talep ediyorum" dedi.  
 
Kaan Kabaş, "Benim evimde Muş'ta ve kardeşimin bireyi bulunmuştu. Suçlamalar gerçekçi olmadığından atılı suçu kabul etmem. Espiri niteliğindeki Konuşmalar suç olarak karşıma Çıkarıldı. Neden buradayım anlamadım. Çarşıda esnafım. Beşiktaş taraftarıyım. Grubun üyesi olduğum söylenemez" dedi.

Koray Yalnız, "Taksim'e gitmiştim. Aracım olaylar içinde kaldı. Sarı kart gördük. Dede yadigarı 3 silah vardı. Benimle ilgisi yoktur. Ben Beşiktaş taraftarıyım ancak Beşiktaş da oturmuyorum. Çarşı'nın ferdi olarak görmüyorum. Çarşı grubu Dünya'ya malolmuştur. Terör örgütü olarak görülmesi hatadır. Başbakanlık konutu önünde eylem yaptığım iddiası doğru değildir. Eylem yapıldığını duymuştum. İnşaat dozerini ele geçirdiğimiz ve polisin kolonun kırıldığını konuştuğumla ilgili olarak da o tarihte ehliyetim bile yoktur" dedi.

Sarp Dağ, "Başbakanlık ofisine yapıldığı iddia edilen yürüyüş sırasında Bağdat Caddesindeydim. Birkaç kez Beşiktaş maçına gittim. Çarşı Grubuyla ilgim yok. Sanıkları tanımam. Yasal Hakkımı kullanarak gezi parkına gittim. Orada Bülent Ergen'le tanıştım.
 
MAHKEMEDE NELER YAŞANDI?

"DAHA GENİŞ BİR SALONDA DURUŞMA YAPILSIN"
Duruşmada başladıktan sonra söz alan tutuksuz sanıkların Avukatı Ömer Kavilli, "Bu salonda bu duruşmanın görülmesi mümkün değil. Alt yapı yetersizidir. Daha geniş bir salonda duruşma yapılsın" dedi. Bu sözler üzerine Mahkeme başkanı, "İşi olmayan dışarı çıksın. Avukat, milletvekili, basın mensupları salonda kalsın" diye konuştu. Hakim, "Sanık sayısı, izleyici sayısı dikkate alınarak oturabiliriz. Ne zaman mahkeme deplasmana gitiyse bir sıkıntı yaşandı. Mümkün mertebe kendi salonumuzda duruşma yapmaya çalıştık" ifadesini kullandı. Avukatlar ise ısrarla duruşma salonun küçük ve yetersiz olduğunu dile getirdi.

"BURADA DEPLASMAN YOK"
CHP Genel Başkan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu, "Burada bir taraftar grubu yargılanıyor. Burada deplasman yok. Sanık avukatları ayakta ve yetersiz salon koşullarında savunma yapamayacaklarını belirtiyorlar" diyerek mahkeme başkanına tepki gösterdi. Bunun üzerine mahkeme heyeti, "Kimlik tespiti ve iddianame okunduktan sonra duruşmayı büyük salona alacağız" dedi. Avukatlar da, "Bu şekilde kimlik tespiti de mümkün değil" yanıtını verdi.

Duruşma tutuksuz sanıkların kimlik tespitiyle devam ediyor. Öte yandan bazı sanıklar ile avukatların Beşiktaş forması giyip atkıları taktıkları görüldü.   

3 Büyüklerin taraftarı Çarşı için Çağlayan'da
  
ŞÜPHELİLERİN AĞIRLAŞTIRILMIŞ MÜEBBET HAPSİ İSTENİYOR

İstanbul Cumhuriyet Savcısı Adem Meral tarafından hazırlanan 38 sayfalık iddianamede, 35 şüpheli dışında, 9 polis de "şikayetçi" sıfatıyla yer alıyor. 35 şüpheli hakkında, "Cebir ve şiddet kullanarak, Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti'ni ortadan kaldırmaya veya görevlerini yapmasını kısmen veya tamamen engellemeye teşebbüs etmek" suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası isteniyor. Ayrıca, yine şüpheliler hakkında ayrı ayrı, "Örgüt kurmak ve yönetmek, örgüte üye olmak, görevi yaptırmamak için direnme, kamu malına zarar verme, toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu'na muhalefet" gibi çeşitli suçlardan 2 yıldan 50 yıla kadar değişen hapis cezaları talep ediliyor.

Gezi Parkı olaylarına ilişkin Beşiktaş'ın taraftar grubu Çarşı üyesi 35 tutuksuz sanık hakkında "Cebir ve şiddet kullanarak, Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti'ni ortadan kaldırmaya veya görevlerini yapmasını kısmen veya tamamen engellemeye teşebbüs etmek" suçundan açılan davanın ilk duruşmasında söz alan avukatlar ısrarla duruşma salonun küçük ve yetersiz olduğunu dile getirdi.

DURUŞMA BÜYÜK SALONDA GÖRÜLECEK
İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi de, avukatların bu talepleri üzerine adliye içindeki büyük salonun hazır edilmesi için Adalet Sarayı İç Yönetimine bilgi verdi. Adliye İç Yönetimi de mahkemeye, büyük salonun hazırlanacağını bildirdi. Bunun üzerine mahkeme heyeti davanın büyük salonda görülmesini kararlaştırdı. Çarşı Davası iddianamesi ve yargılamasının bundan sonra büyük salonda yapılmasına karar veren mahkeme heyeti duruşmaya 15 dakika ara verdi. 

ADLİYE ÖNÜNDEN ÇARPICI KARELER-TIKLA

BERKİN ELVAN'IN ANNE VE BABASI DA ADLİYEDE

Öte yandan Gezi olayları sırasında başına isabet eden gaz fişeği kapsülü sonrası komaya giren ve 269 gün sonra da hayatını kaybeden Berkin Elvan'ın babası Sami Elvan ve annesi Gülsüm Elvan da sanıklara destek vermek için İstanbul Adalet Sarayı'na geldi. Ancak Sami Elvan ve Gülsüm Elvan duruşma salonunun dolu olması nedeniyle duruşma salonuna giremedi. Öte yandan CHP Tunceli Milletvekili Hüseyin Aygün de duruşmaya izleyici olarak katıldı.

Gezi Parkı olaylarına ilişkin Beşiktaş'ın taraftar grubu Çarşı üyesi 35 tutuksuz sanık hakkında "Cebir ve şiddet kullanarak, Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti'ni ortadan kaldırmaya veya görevlerini yapmasını kısmen veya tamamen engellemeye teşebbüs etmek" suçundan açılan davanın ilk duruşması, salon yetersizliğinden ötürü yaklaşık yarım saatlik aranın ardından büyük salonda görülmeye devam edildi. 

ÇARŞI'DAN AÇIKLAMA: AKLIMIZ VİCDANIMIZDA KALDI-TIKLA OKU
 
MAHKEME BAŞKANI: SUÇ DUYURUSUNDA BULUNACAĞIM

Büyük salonda duruşma başlamadan önce duruşma salonuna ve duruşma salonunun bulunduğu koridora girişlerde kalabalık nedeniyle izleyiciler ve özel güvenlik arasında arbede yaşandı. Duruşmanın başlamasıyla beraber mahkeme başkanı Metin Tamirci, "Bir önceki duruşma salonunda çekim yapanlar oldu. Suç duyurusunda bulunacağım, peşin peşin söyleyeyim. Salondaki kamera kayıtlarını açtırmıştım" dedi. İlk duruşma salonunda sanıklar, mahkeme heyetinin müzakerede olduğu sırada 'selfie' yapmışlardı.

"BEN NE İSTERSEM ONU YAZDIRIRIM"

Sanıklardan Yusuf Demirci'nin avukatı Ömer Kavili, duruşmanın sesli ve görüntülü bir şekilde kayıt altına alınmasını talep etti. Bunun üzerine sanıklardan Cem Yakışkan'ın avukatı Mehmet Derviş Yıldız ise, "Bizim böyle bir talebimiz yok" dedi. Mahkeme heyeti sesli ve görüntülü sistem ile duruşmanın kayıt altına alınması talebini oy birliği ile reddetti. Mahkeme Başkanı Metin Tamirci de, "Biz o şekilde hazırlanmadık. Ben ne istersem onu yazdırırım" şeklinde konuştu.

"TAPELER DOSYADAN ÇIKARILSIN"

Bir kısım sanıklar avukatı Ali Rıza Dizdar, dosyadaki tapelerin ayrı bir soruşturmadan çıkarılarak bu dosyaya eklendiğini belirterek, "Bu dosyadaki suç tarihi 16 Haziran 2013. Bu tarihi kapsamayan tapeler söz konusu iddianameye dayandırılmıştır. İddianamedeki tapeler delil niteliği taşımadığından dosyadan çıkarılmasını talep ederim" dedi.

ÖĞLE ARASININ ARDINDAN SANIK SAVUNMALARI ALINACAK
Sanıklardan Cem Yakışkan'ın avukatlarından Ersan Şen ise, dosyaya delil niteliğinde konulan iletişim tespit tutanaklarının başka bir soruşturmadan bu davaya delil olarak gösterildiğini belirtti. Şen , "Soruşturma savcısı Adem Meral 'Ben bu dosyada örgüt göremiyorum' dedi. 2 ay sonra örgüt buldu. Tapeleri kendi lağvetmiş" dedi.

Sanık avukatlarının taleplerini reddeden mahkeme, duruşmaya 14.30'a kadar ara verdi. Bu sırada sanıklardan Yusuf Demirci'nin avukatı Ömer Kavili taleplerinin tutanağa geçmediğini belirtti. Mahkeme başkanı ise, "Valla avukat bey geçemeyeceğim tutanağa, milletin şekeri düştü. Siz de gidin karnınızı doyurun" diye konuştu. Duruşma, öğle arasının ardından sanıkların savunmalarının alınmasına geçilerek devam edecek.

"DARBE YAPACAK GÜCÜMÜZ OLSAYDI BEŞİKTAŞ'I ŞAMPİYON YAPARDIK"

Gezi Parkı olaylarına ilişkin Beşiktaş'ın taraftar grubu Çarşı üyesi 35 tutuksuz sanık hakkında "Cebir ve şiddet kullanarak, Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti'ni ortadan kaldırmaya veya görevlerini yapmasını kısmen veya tamamen engellemeye teşebbüs etmek" suçundan açılan davanın ilk duruşmasında sanıkların ifade vermeye başladı. Mahkeme başkanı, Çarşı grubu liderlerinden tutuksuz sanık Cem Yakışkan'ın ilk olarak kürsüye çağırdı ve hakkındaki suçlamaları okudu.

"OLAY TARİHİNDE TWİTTER ADRESİM YOKTU"

"Örgüt Yönetme Yönetici Olma, kitleleri eyleme katılma hususunda teşvik ettiği, meselenin ağaç meselesi olmadığını söylediği ve twitter üzerinden kitleleri harekete geçirdiği" iddia edilen sanık Yakışkan, olay tarihinde twitter adresinin olmadığını, kimseyi de yönlendirmediğini belirtti.

"ÇARŞI HER TÜRLÜ HUKUKA AYKIRILIĞA, DARBEYE DE KARŞIDIR"

Gezi Parkı eylemlerine katıldığını anlatan Cem Yakışkan, "Ben de gösterilere katıldım. Birkaç ağaç meselesi sözü bana ait değildir. Dava dosyasında bulunan tapelerde 'Çarşı Grubu'nun başında olduğuma ilişkin' konuşmaları kabul etmiyorum. Çarşı Grubu ülke ve dünyaya adını duyurmuş birlikteliktir. Çarşı Grubu tekerlekli sandalyeye ihtiyacı olan insanlara yardıma hazırdır. Çarşı her türlü hukuka aykırılığa, darbeye de karşıdır. Ona gönül verenler suçlu gösterilemez. Çarsı korunması gereken bir değerdir. Suçlamaları reddediyorum. Suç işlemedim. Çarşı sevgiye, saygıya dayanan bir gruptur, insanların sevgisini kazanmıştır" dedi.

Yakışkan'ın savunmasının tamamlamasının ardından, duruşma salonunda alkış sesleri yükseldi.

"DARBE YAPACAK GÜCÜMÜZ OLSAYDI...."
Mahkeme başkanının, "Darbeyle suçlanıyorsunuz..." demesi üzerine Yakışkan, "Darbe yapacak gücümüz olsaydı Beşiktaş'ı şampiyon yapardık" şeklinde cevap verdi.
Yakışkan'ın bu sözü ise salonda gülüşmelere neden oldu. "Darbe yapmaya yardımcı olmak suçlaması" da hatırlatılan Cem Yakışkan, "Darbeyle siyasetle işimiz yoktur. 80 darbesini gördüm ben. Yardımcı da olmadık" dedi.

MAHKEME BAŞKANINDAN İLGİNÇ BENZETME

Mahkeme başkanı, Cem Yakışkan'a hükmün açıklanmasının geri bırakılması hususunu kabul edip etmediğini sorarken ilginç benzetmeyle bunu açıkladı. Mahkeme başkanı, "Sarı kart görüyorsunuz. 2. sarıyı görürseniz oyundan çıkarılıyorsunuz" dedi. Duruşma sanık ifadelerinin alınmasıyla devam ediyor.


    
İZDİHAM YAŞANDI

Mahkeme başkanı Metin Tamirci ise sanıklar avukatlar basın mensupları milletvekilleri haricindekilerin salondan çıkmasını istedi. Ancak avukat sayısının çok olması nedeniyle izdihama engel olunamadı.


 
ÇARŞI DAVASI ÖNCESİ EYLEM

Dava öncesi Çarşı'ya destek için taraftarlar, Çağlayan'da bulunan İstanbul Adalet Sarayı önünde toplanmaya başladı.

Beşiktaş taraftarı bir grup, Çarşı pankartı açarak sloganlar eşliğinde adliye önüne geldi.    

ÇARŞI İÇİN AĞIRLAŞTIRILMIŞ MÜEBBET İSTENİYOR

Çarşı davası iddianamesinde, 35 şüpheli 'cebir ve şiddet kullanarak, Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti'ni ortadan kaldırmaya veya görevlerini yapmasını kısmen veya tamamen engellemeye teşebbüs etmekle', yani darbe girişimiyle suçlanıyor.

ÇARŞI GRUBU LİDERLERİ İDDİANAMEDE

Şüpheliler arasında Çarşı grubunun kurucularından 'Sarı Cem' lakaplı Cem Yakışkan ile Çarşı'nın pankartlarını hazırlayan Deve Erol lakaplı Erol Özdil ile Halil İbrahim Erol, Numan Bülent Ergenç, Hakan Tezel ve Ayhan Güner de yer alıyor.

İddianamede, Gezi Parkı eylemlerinin demokratik tavır koymaya yönelik iyi niyetli gösteriler olarak başladığı, marjinal grupların katılmasıyla eylemlerin bir süre sonra amacından saptığı belirtildi. Marjinal grupların 'Taksim'de toplanan insanları hükümete karşı kışkırtarak, demokratik olmayan yöntemlerle hükümeti düşürmeyi amaçladığı' ifade edildi.


 
TRİBÜN LİDERLERİ EYLEMLERİ ÖRGÜTLEDİ İDDİASI

İddianamede, eylemlere Çarşı grubu içinde katılanları Cem Yakışkan ve Numan Bülent Ergenç'in örgütlediği öne sürüldü. Çarşı grubu liderlerinden Yakışkan ve Ergenç'in 'taraftar grubunu Taksim Gezi Parkı'na yönlendirdiği ve kitlenin eyleme katılmasını sağlamaya çalıştıkları' da iddia edildi.

İddianamade şüpheliler, Gezi Parkı eylemleri sırasında Beşiktaş'ta bulunan Başbakanlık Çalışma Ofisi'ni işgal etmeye çalışmakla suçlandı. İddianamede,"Özellikle ülkede otorite zaafı oluştuğu görünümü yaratmak için Beşiktaş semtinde bulunan Başbakanlık Çalışma Ofisi'ni işgal etmeye çalıştıkları, eşzamanlı olarak Ankara'da gerçekleştirilen gösterileri organize edenlerle irtibat kurarak Ankara'daki Başbakanlık Çalışma Ofisi'ni ele geçirmeleri için teşvik ettikleri belirlenmiştir" ifadeleri yer aldı.

TELEFON KAYITLARI DELİL GÖSTERİLDİ

Şüphelilerin hükümeti devirmeye yönelik amaçlarının olduğu yönündeki iddialara dayanak olarak dinlenen telefon görüşmeleri gösterildi.

İddianamede şüpheliler arasında yapılan görüşmelerde;

'Park mark benim umrumda değil',
'Bana ne; yemişim AVM'sini de, Gezi Parkı'nı da, ağacını da; ihtilâl başladı',
'Bu hükümeti düşüreceğiz', 'Başbakanlık konutuna saldırı olacak bugün',
'Bu bir iç savaşa dönüşebilir',

'Polise güçlü saldıralım, gösterilerde ölen kişi olursa toplumsal refleks daha çok artar' şeklinde konuştukları iddia edildi.   


 
Taraftar gruplarından Çarşı'ya destek!

Birçok taraftar derneği ve grubu "hükümeti yıkmaya teşebbüs" iddiasıyla yargılanacak olan Çarşı'ya destek açıklamasında bulundu.

Taraftar Hakları Derneği

''Bu davaya karşıyız! Sizin darbecilikle itham ettiğiniz çArşı, sizin müebbet zindanlara layık gördüğünüz çArşı, biz değiliz ama çArşı biziz!''

Taraftar Hakları Dayanışma Derneği

''Tarih, bir taraftar grubunun sırf toplumsal özgürlük talebini dile getirdiği için darbecilikle suçlandığına da şahit oldu. Çarşı'ya destek olmak için Çağlayan Adliyesi'nde olacağız!''

Taraftar Hakları Dayanışması Derneği Girişimi

''Elbette saraylara hapsettiğiniz adaleti sokaklara, hayata ve bizlere geri kazandırana kadar mücadeleye devam edeceğiz. Bu davayı tanımıyor, Çarşı'nın yanındayız diyoruz.''

Beleştepe

''Tarihe başı dik olarak geçecek olanlar, tarihin çöplüğüne gidecek olanlardan korkmazlar. (...) Mahkum edilmek istenen çArşı değil, toplumun bütün kesimlerinin haksızlığa karşı durma cesaretidir. Tarih her şeyi apaçık yazacaktır. Hep birlikte göreceğiz. Yenilmeyeceğiz!''

Halkın Takımı

''İddialar hakkında bir şey demeye gerek duymuyoruz çünkü biliyoruz ki halkın nezdinde, kamuoyunda, bu dava çoktan bitti. "Beraat" kararı çoktan verildi vicdanlarda. (...) Yarına onurlu bir gelecek bırakmak için mücadele edenleri selamlıyor, hayata Beşiktaş katmaya devam edeceğiz diyoruz.''

Sol Açık

''Biz Sol Açık olarak Çarşı'ya destek için orada olacağız. "Çarşı yargılanamaz bu davayı tanımıyoruz" diyen herkesi Çağlayan Adliyesi'ne bekliyoruz!''

Tekyumruk

''Dün, bugün , yarın... Onuruyla direnen tüm renklerin yanındayız! (...) Bu bizim de davamız, biz de Çağlayan'da olacağız!''

Sosyalist Adana Demirsporlular

''Haziran Direnişi'nde omuz omuza sokaklarda olduğumuz çArşı darbeye teşebbüs iddiasıyla yargılanacak. Haykırıyoruz: çArşı yalnız değildir!''   

DURUŞMA ÖNCESİ NELER YAŞANDI?
 
ÇARŞI ADLİYEDE
Gezi Parkı Direnişi'ne ilişkin Beşiktaş'ın taraftar grubu çArşı üyesi 35 kişi hakkında açılan davanın ilk duruşması bugün görülüyor. Dava öncesi Çarşı'ya destek için taraftarlar, Çağlayan'da bulunan İstanbul Adalet Sarayı önünde toplanmaya başladı. Beşiktaş taraftarı bir grup, Çarşı pankartı açarak sloganlar eşliğinde adliye önüne geldi. 

"BERKİN ELVAN ONURUMUZDUR"
Beşiktaş taraftarı, "Her yer Beşiktaş İnönü , Beşiktaş çarşı faşizme karşı, Berkin Elvan onurumuzdur sloganları" attı. Adliye stadyuma döndü, meşaleler yandı. Çarşı'ya farklı takımların taraftaralrı, LGBTİ ve Anikapitalist Müslümanlar da destek verdi. Duruşmayı CHP'li milletvekilleri de takip ediyor. Çarşı Grubu üyeleri Adalet Sarayı içerisinde "Siyah-beyaz, en büyük çArşı" şeklinde sloganları attı.  Adliye önünde meşaleler yandı.  

BERKİN'İN AİLESİ SALONDA
Gezi Parkı Direnişi sırasında polisin attığı gaz fişeğiyle vurulduktan sonra yaşamını yitiren Berkin Elvan'ın ailesi de salonda davayı takip ediyor. CHP'li hüseyin aygün, Gülsüm Elvan'ın duruşma salonuna sokabilmek için polislerle tartıştığı görüldü.
Günün Önemli Haberleri