Cübbeli Ahmet bu kez şikeye karıştı!

Cübbeli Ahmet Hoca lakabıyla tanınan Ahmet Mahmut Ünlü, Trabzon'da hafızlar için düzenlenen 'icazet töreni'ndeki vaazında, futbolda şike konusuna değindi. Futbolu 'boş iş' olarak değerlendiren Ahmet Mahmut Ünlü, "Almışlar paraları, yatmışlar aşağıya. Millet de, maçta biri gol yedi mi kalp krizi geçiriyor. Ne kalp krizi geçiriyorsun? Adam kasıtlı yedi golü zaten" dedi.

Trabzon'un merkeze bağlı Pelitli Beldesi'nde bulunan Pelitli Yatılı Kuran Kursu'nu bitirenler için bugün öğle saatlerinde icazet töreni yapıldı. Kuran Kursu mescidinde yapılan törene Cübbeli Ahmet Hoca, çok sayıda din görevlisi ile bine yakın vatandaş katıldı. İlahiler ve yapılan duaların ardından Cübbeli Ahmet Hoca, kürsüye çıkarak mescidi dolduranlara seslendi. Giresun'un Görele İlçesi'nden olduğunu anlatan ve Karadenizliliğini dile getiren hoca, esprili vaazıyla kendisini dinlemeye gelenleri güldürdü.

Televizyonda dizi ve maç izlemek yerine dinin öğrenilmesinin daha yararlı bir iş olacağı görüşünü savunan Ahmet Mahmut Ünlü, gündemdeki şike olaylarına değinerek sözlerini şöyle sürdürdü:

"O gol atmış, yok bu gol yemiş. Şimdi bakıldığında herkes anladı boş işler olduğunu. Biz demedik mi bu fuzuli işleri bırakın diye. İlla vahiy mi gelmesi lazımdı? Futbol için yok şikeydi de, mikey di de, yok o ona para vermiş, yok o buna para vermiş. Gol ye, yok, al bu parayı gol at. Almışlar paraları yatmışlar aşağıya. Millet de maçta biri gol yedi mi kalp krizi geçiriyor. Ne kalp krizi geçiriyorsun? Adam kasıtlı yedi golü zaten. Bu milletin gençlerin vakitlerini nefeslerini tükettikleri İngiliz oyunlarına, zehir akıtan dizilerini izleyip alim kesilen insanlar var. Bu işlerle uğraşmamak lazım."
Vaazında gençlerin dinden uzak yetiştiğini ileri süren Ahmet Mahmut Ünlü, yaşandığını söylediği bir nikah kıyma olayını da şöyle anlattı:

"Günün birinde kızın evinde nikah kıyılıyor. İmam, 'nikah kıyacağız da, bir kelime-i şahadet getirin' demiş çifte. Damat kala kalmış ve imama, 'Nerden getireceğim? Ben hazırlıksız geldim. Bana bu konuda bir şey demediler. Ben bu evin yabancısıyım' demiş. İmam, 'Allah Allah, kızım bari sen kelime-i şahadet getir' demiş. Gelin de annesinin yanına giderek, 'Anne hoca kelime-i şahadet istiyor. Nerden bulup getireceğiz?' diyor. Bu nikâhı nasıl kıyacaksın? Bu nikahı 40 tane hoca kıysa, evliya kıysa olur mu? Bunların çocuğundan ne hayır geli? İman yoksa nikah neye yarar?"

Milleti güldürerek bir şeyler anlatmaya çalıştıklarını dile getirerek vaazını sürdüren Ahmet Mahmut Ünlü, televizyon ekranlarında konuşmanın zorluklarına değinğrğk, "Televizyon programlarında sorulan sorulara cevap veremezsen rezil olursun. Hazır cevap olmak lazım. Madem böyle imkanlar çıktı dinlemek dinletmek lazım" dedi.
Hafızların icazet töreni, okunan ilahilerle sona erdi.