22
Aralık 1999 tarihi Fenerbahçe’nin Galatasaray’a kendi sahasında en
son yenildiği tarih… O tarihten itibaren oynanan 17 karşılaşmada
Fenerbahçe 13 galibiyet, 4 beraberlikle sahadan
ayrılmış.
17
Nisan 2005 tarihinden sonra da Beşiktaş’a karşı 12 karşılaşmada 8
galibiyet, 4 beraberlik almış.
Trabzonspor içinde aynı durum söz konusu olduğu
için onu da paylaşayım. 1997-1998 sezonunda kazanan Trabzonspor, o
tarihten itibaren 17 lig maçında da galibiyet yüzü
göremedi.
Fenerbahçe derbi atmosferini iyi biliyor.
Taraftar gücünü arkasına alıp rakibe sahayı dar ediyor. Ne hocalar
geldi geçti, ne oyuncular değişti ama Fenerbahçe derbi konusunda
hiç değişmedi.
Son
kurban Beşiktaş oldu. Fenerbahçe Ülker Stadyumunda 41 bin taraftar
önünde oynana karşılaşmada Fenerbahçe rakibine ilk yarıda nefes
aldırmadı. Rakip sahada bastı. Beşiktaş’ın rahat top yapmasına
müsaade etmedi, kontra atağa çıkartmadı. İkinci yarıda 15 dakikalık
bölümde Beşiktaş yüklendi ama yılların tecrübesi Volkan rakibin gol
arayışlarını çaresiz bıraktı.
Volkan Şen kaç maçtır
yapamadığını bu maçta yaptı ve harika bir gol attı. Yine çalıştı,
çabaladı ve yine çok pozisyon kaçırsa da taraftar ayakta alkışladı.
Caner ve Gökhan varını yoğunu
ortaya koydu. Orta sahada Mehmet Topal bütün
açıkları kapattı. Bu maçta Fenerbahçe kazanacağını rakibe
hissettirdi. İleride Rvp etkisiz kaldı. Rakip
savunmalar karşısında ismi bile yetiyor. Stoperler onunla
uğraşmaktan kanat oyuncularının pozisyon girişimlerini
savuşturamıyorlar.
Her
iki takım açısından da temposu yüksek, gereksiz vakit kayıplarının
olmadığı, tatsızlığın yaşanmadığı bir karşılaşma izledik. Başından
sonuna kadar heyecanın hiç kesilmediği derbi izleyenlere keyif
verdi. Durağan geçen, rakiplerin birbirini tartarak oynadığı
derbiler genelde sıkıcı olur. Bu maç ise başlama vuruşu ile
pozisyonların başladığı, bitiş düdüğüne kadar pozisyonların eksik
olmadığı bir maç oldu. Kazanan Fenerbahçe’yi tebrik ediyorum.
Kaybeden Beşiktaş’ı da tebrik ediyorum. Oyunu çirkinleştirmediler.
Golü düşündüler. Hızlı oynamaya çalıştılar. Kazanında kaybedeninde
alkışlandığı bir maç oldu. İki takım şampiyonluk yürüyüşüne devam
ediyor. Lig sonuna kadar bu yarış süreceğe benziyor. İki maç üst
üste hata yapan yarıştan kopar. Bundan sonra her iki takımın
maçları da zevkli olur.
Şunu
belirtmekte fayda var. Beşiktaş son haftalarda eski formundan uzak
görünüyor. Form grafiği inişte olan bir Beşiktaş var. Fenerbahçe’de
ise oyuncuların ve takımın form grafiğinde yukarı doğru bir çıkış
var. Lig, Avrupa ve Kupa’da üç kulvarda oynayan Fenerbahçe fizik
olarak da gayet iyi durumda. Özellikle son haftalarda rakibe
uygulanan baskı inanılmaz işe yarıyor. Rakip oyun kuramadığı için
kazanılan her top pozisyon olma olasılığına sahip oluyor.
Kanatlardan çok etkili gelen Fenerbahçe’de en büyük sıkıntı atılan
gol sayısının azlığı olarak dikkat çekiyor. Bu sorunu da çözerlerse
tutulması imkansız bir takım izleriz. Devre arasında forvet
takviyesi beklentisi yüksekti ama transferler sezon sonuna
bırakıldı. Şu süreçte alternatif bir forvet çare olabilirdi. Ligde
şampiyonluk, Avrupa’da da final ya da kupa gelmesi durumunda
Fenerbahçe’nin önümüzdeki sezon kadrosunun kalitesi daha da artar.
Başarısızlık durumda ise neler olacağını kestirmek zor. Bekleyip
göreceğiz.