Erman Toroğlu: Eyyamcı Aydınus!
Fenerbahçe Beşiktaş maçı sonrası yaşanan olaylar ve hakem Fırat Aydınus'un verdiği vermediği kararlar, Erman Toroğlu tarafından kaleme alındı. İşte o yazı...
Maçta pozisyon ve galibiyetten çok Fırat Aydınus'un Emre Belözoğlu ve Emenike pozisyonlarında kartına başvurmaması konuşuldu.
Türk sporunun renkli isimlerinden ve yorumcularından olan Fotomaç yazarı Erman Toroğlu, derbi hakemi Fırat Aydınus'a tabiri caizse verdi veriştirdi.
İşte Erman Toroğlu'nun Fotomaç'ta yazdığı derbi yazısı;
İki takımın da oynadığı futbol, futbol değil.
Top oynuyorlar!
Ama Türkiye'nin gerçeği bu. Keçi boynuzu gibi. Sahanın içinde saçma sapan tartışmalar, saçma sapan hareketler, saçma sapan pozisyonlar.
Gol pozisyonuna girmek önemli, becerebilirsen! Ama iki takımın da gol pozisyonlarına dikkatle bakın.
Bunların çoğu hazırlanmış organize pozisyonlar değil.
İlk 45 dakikaya bir göz atalım; Beşiktaş daha iyi pas yapıyor, topu gezdiriyor.
Peki neticeye giden, sonucu değiştirecek bir hareket var mı? Yok.
Fenerbahçe bir şey oynamıyor.
Ama iki tane gol pozisyonu var. İkinci yarı zorunlu değişiklikler geldi. Buradaki değişikliklerin ikisi sakatlıklardan dolayı gerçekleşti Fenerbahçe'de.
Peki Fenerbahçe Avrupa maçı oynamıyor, nasıl oluyor bu sakatlıklar gerçekleşiyor? Onlara sormak lazım.
Beşiktaş'ın yediği golde kalecinin duruş hatası var ama o topa direkt vuran Sow'un Motta tarafından rahatsız edilmeyişi de var.
Beşiktaş'ta sahada yer aldığı kadarıyla en iyi oynayanlar Tolgay Arslan ve Atiba'ydı. Gökhan Töre takımdan ayrı tek başına oynuyor.
Teknik direktörü ona "Kafana göre takıl" demiş herhalde.
Bilic, bu Demba Ba'ya nasıl tahammül ediyor inanılır gibi değil.
Demba Ba geldiğinde böyle değildi.
Günahını almayalım ama İstanbul onu da mı bozdu?
Fenerliler memnun
mu?
Gelelim galip takım Fenerbahçe'ye...
Eğer bu Fenerbahçe'den seyircisi "memnun" ise o zaman tamam! Ama
ben memnun olduklarını zannetmiyorum.
Emenike ile artık Fenerbahçe'yi yan yana görmek mümkün değil. Ama
bu olay yeni çıkan bir olay da değil. Bardak doldu doldu dün gece
son noktaya ulaştı ve taştı.
Bu Fenerbahçe, bu futbolla halen şampiyonluğa ortaksa "pes" demek
lazım.
Fenerbahçe'nin sorunları var tamam! Ama görünen çok net bir şey
var; Emre, Fenerbahçe'de kulüp başkanı! Emre, Fenerbahçe'de teknik
direktör!
Emre, Fenenerbahçe'de takım kaptanı! Emre, Saracoğlu Stadı'ndan
sorumlu direktör!
Bunun için de hiçbir hakem özellikle Saracoğlu'nda korkudan Emre'ye
"Emre" diyemez! Emre'ye 'çıt' çıkaramazlar. Onun ayrıcalığı
vardır.
Ama rakip futbolcu olarak siz Emre'ye en ufak hareket yaparsanız ve
hakeme de tepki gösterirseniz sarıyı yersiniz.
Emre Belözoğlu özellikle Saracoğlu Stadı'nda her şeyi yapar.
Mesela gider rakip takımın teknik direktörüne benim bu sütunlardan
yazamayacağım, ağız dolusu küfürler eder. Hem de yüzüne karşı ve
kameralar önünde!
Ama bu küfürleri ne oradaki 4. hakem, ne de orta hakem duymazlar.
Aslında o küfürlerle Emre'nin net bir yekilde atılması gerekir.
Ama bu eyyamcı hakem, Kadıköy'ün kabadayısı Emre Belözoğlu'na sarı
kart dahi göstertemez, gösteremezler veya göstertemezler!
Sarı verilmeliydi
Peki şimdi çok konuşulacak Emenike'nin forma çıkarma olayına
gelelim; Sevgili okuyucular Emenike formayı çıkarır çıkarmaz
Türkiye'deki hakem eskileri hemen birbirlerine telefon açarlar;
"Hakemi kurtaralım mı? Yoksa hakemi asalım mı?"
Bin tane yorum başlar.
Hani futbolcular gol attıktan sonra "aşırı sevinç"ten forma
çıkarıyorlar ya! Hakemler de burada "aşırı sevinç" tepkisinden
dolayı "sarı kart" veriyorlar ya! Aşırı sevinç tepkisinden
dolayı!
Peki aşırı tepkiden dolayı forma çıkaran oyuncuya ne
vereceksiniz?
Buna kılıf bulacaklar; "Kural böyle yazılıyor" diyecekler. Peki
şimdi size ikinci soruyu yöneltiyorum:
Emenike kimseden izin almadan oyun sahasını terk ediyor. Bu bir
sarı karttır. Bu arada da formasını çıkarmış şekilde sahayı terk
ediyor.
Yani olay açık seçik "ben sahayı terk ettim arkadaş" diyor. Hakem
pozisyonu uzaktan görüyor, takip ediyor. Ama bu hakem de eyyama
başlamış, Allah'ına kadar!
Profesyonel olacak
ya!
Yakında da profesyonel hakem olacakmış. Hiç oralara bakmıyor.
Oyunun durduğu yerde futbolcularla sohbet ediyor. Peki Emenike
çıktı, izinsiz oyun alanını terk etti.
Aradan 5 dakika geçti. Sonra Emenike'yi rica-minnet oyun alanına
geri döndürdüler.
Peki şimdi ne olacak?
Yani tam bir rezalet.
Peki bu rezalete çanak tutan kim? Fırat Aydınus.
Bak Fırat kardeşim!
Dün akşamki maçı evinde salim kafa ile izle. Nerelerde kart
kullandın, nerelerde kullanmadın?
Bu maçta yaptığın eyyam ne kadar? Yarım kilo mu? 1.5 kilo mu?
5.5 kilo mu?
Demek ki sizin gibi hakemleri profesyonel yaparlarsa Türk futbolu
tam yandı! Daha da profesyonel bir Emre Belözoğlu ile daha bir
profesyonel Aydınus olur! İşte size Türk futbolu! Hepinize hayırlı
işler.
Fenerium'da hiç mi eşofman
yok?
Maçtan önce küçükleri serenomiye çıkarıyorsunuz, hepsi titriyor.
Volkan ve Mehmet Topal eşofman üstünü giydiriyorlar onlara...
Fenerium mağazaları kulüpler arasında Türkiye'nin belki de en
iyisi. 22 tane küçücük çocuğa Fenerbahçe eşofmanları giydirilip
sahaya çıkarılamaz mı? Hem Fenerium'un reklamını yaparsınız,
küçüklere de eşofman var diye hem de çocukları zatüre olmaktan
kurtarırsınız.
Bilic'e ne
diyecekler?
İki ay önce "Bilic'i aman kaçırmayalım, 3-5 milyon verelim"
diyenler vardı. Son oynan iki maçtan sonra şimdi "Bilic istediği
yere gidebilir" demeler başlayacak. Peki sorarım; hangisi
doğru?