Erman Toroğlu: Pereira hikaye anlatıyor Fenerbahçe duruyor
Futbol dünyasının renkli isimlerinden ve yorumcularından olan Erman Toroğlu, Fenebahçe Molde maçını değerlendirdi.
Futbol dünyasının renkli isimlerinden ve yorumcularından
olan Erman Toroğlu, Fenebahçe Molde maçını
değerlendirdi.
Vitor Pereira ve sistemini eleştiren Erman Toroğlu, faturayı da
Portekizli teknik adama kesti.
İşte Erman Toroğlu'nun Fotomaç'ta
yayınlanan o yazısı;
Fenerbahçe Teknik Direktörü Pereira "hikaye" anlatmaya devam
ediyor. Konuşuyor ama kendisinin de inandığını zannetmiyorum.
Bazı Fenerbahçeliler diyorlar ki "Takım daha oturmadı" Ben aynı
fikirde değilim. Fenerbahçe takımı zaten oturuyor! Hareket ettiği
yok! Kendilerini aldatıyorlar, taraftarlarını aldatıyorlar.
Beyler bakınız yıldız futbolcu bizde hep değişik algılanıyor. Bazı
Türk takımları "Büyük yıldız aldık" diyorlar.
Mesela dün gecede Nani, Van Persie...
Nani'nin gol vuruşu hakikaten kaliteli. "Her iki ikisinin oyuna
katkısı ne?" diyeceksiniz? Tam bir fiyasko.
Peki şimdi biz beyin cimnastiği yapalım. "Rakip takımda yıldız
oyuncu var mıydı dün gece?" Ben görmedim.
Ama 11 tane köküne kadar mücadele eden yıldız vardı. Hepsi
arkadaşının bir açığını kapatmak için olanca güçleriyle
çalıştılar.
Bakınız bir de başka bir şey söyleyeyim.
İmkanı olan varsa dünkü maçı tekrar izlesin. 90 dakika boyunca
bakın gene altını çizerek söylüyorum; "90 dakika boyunca!"
Zaman zaman rakibin kalecisi hariç ekranda 9 tane futbolcuya veya 8
tane futbolcuya rastlamadım.
10 futbolcu vardı. Bu ne demek biliyor musunuz?
Takımın en gerideki ile en ucu arasında 25-30 metre mesafe var.
Türkiye'de hiçbir takım bunu yapamaz.
Bunun için takım oyunu, taktik güç, yardımlaşma lazım. 4-4-2'ymiş,
3-5-2'ymiş kimse bunu anlatmasın.
Futbol basit. Topu kapınca hücum edeceksin, kaptırınca
kapanacaksın.
Tabi "popon" buna müsaitse! Eğer değilse teknik adamlar da
futbolcular da hikaye anlatır, yöneticiler de! Bir gün "Hakem hata
yaptı", bir gün "Güneş gözüme battı" bir gün "Sahadaki bir çöp
kıçıma battı" derler. Ama yapılan aptal, aptal transferler, veriler
aptal aptal paralar Türk futbol aleminin "kıçına" batıyor.
Dün geceki rezaletin baş sorumlusu sanki kaleci Fabiano'ymuş gibi
top gelince seyirci onu ıslıkladı.
Dün geceki belki de en masum insan oydu. Ama ne uyanıklar var.
Perdenin arkasına saklanıp seyirciyi aptal yerine koyan. O seyirci
bir gün onları da görecek ama maalesef " iş işten geçmiş"
olacak.
Bakınız hiç teknik taktikten bahsettim mi? Senin orta sahan zaten
yok!
Adam seni pas yaparak dövüyor. Bindirme yaparak hücum ediyor,
dövüyor.
Sen de ortada koşturarak ayakta durmaya çalışıyorsun. Hepsi artist!
Bir tek M.Topal var! O da iyi oynamıyor ama önüne gelen topa ve
rakibe basıyor.
Rakibin teknik direktörüne desen ki, "F.Bahçe'den kim çıksa sen
daha iyi oynarsın? Orta alanda ve sahanın her yerinde cirit
atarsın?" O da der ki, "Şu Mehmet Topal'ı alırlarsa iyi olur!"
Fenerbahçe'nin çok aradığı (!) zeki teknik direktör Pereira da
zaten öyle yapıyor. "Rakibim biraz daha oynasın da benim rezilliğim
biraz daha ortaya çıksın" diye Mehmet Topal'ı oyundan aldı.
Şapka düştü kel göründü!
Hakemin Fenerbahçe aleyhine verdiği penaltı net doğru. Aslında
verdiği bütün kararları doğru. Bir tek rakip takıma gösterdiği
kırmızı kart pozisyonunu tartışırım. Rakibini görerek mi ayağını
kaldırıyor, görmeden mi? Ama işte böyle; Türk hakemleri ortadan
düdük çalsalar, bu büyük takımların rezilliği ortaya tam dökülecek
ama nerede öyle hakemler?
İşte böyle yabancı hakemler de gelince şapka düşüp kel göründü.
Önceki gün Galatasaray zavallı hale düştü dün de Fenerbahçe.
Ama bu iki takım birbirleriyle oynayınca "dünya derbisi" diyoruz...
Hadi ordan geçiniz!