Ertuğrul Sağlam Erdoğan'a suikastin tanığı oldu
Bursaspor eski teknik direktörü Ertuğrul Sağlam, Cumhurbaşkanı Erdoğan'a suikast düzenlenen otelde ölümden döndü..
Türkiye, 15 Temmuz Cuma gecesi kanlı bir darbe teşebbüsü
yaşarken, en kritik yerlerden biri Cumhurbaşkanı Recep Tayyip
Erdoğan'ın Marmaris'te tatil yapmakta olduğu Yazıcı Grand Mares
Oteli'ydi.
Darbecilerin en önemli hedeflerinden biri Erdoğan'dı. Bu amaçla
gece yarısından itibaren otele saldırdılar ve Cumhurbaşkanlığı
korumalarıyla şiddetli çarpışmalara girdiler.
Erdoğan, önceki gün yaptığı açıklamada, “15 dakika daha
kalsam, ya kaçırılacak ya ölecektim” diyerek oteline
yapılan baskınının vahametini ortaya koydu.
O gece Marmaris'te yaşananlarla ilgili başka bir çok anektod
anlatıldı. Ancak çoğu ikinci kaynaklara dayanıyordu.
Bursaspor eski teknik direktörü Ertuğrul Sağlam'ın baskını,
ailesiyle birlikte birkaç metre yandaki odada yaşadığını öğrendi.
Hala olayın şokunu yaşayan Sağlam, sorularımıza ayrıntılı yanıtlar
vererek, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın nasıl bir tehlikeden kılpayı
kurtulduğunu anlattı.
SAĞIMIZDA CUMHURBAŞKANI, ARKAMIZDA KORUMALAR VARDI
15 Temmuz akşamı, darbe girişiminde bulunulurken siz
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile aynı oteldeydiniz.
Kendisinin davetlisi olarak mı oradaydınız?
Hayır, tesadüfen. Rahmetli başkanımız İbrahim Yazıcı'nın oteliydi.
Biz onunla Bursaspor'da yaklaşık 4 yıl çalıştık. Her sezon başı
planlamamızı ve hazırlıklarımızı otelde hem tatil yaparak hem
çalışarak geçiriyorduk. Dolayısıyla 4 sene her yaz oraya gittim.
Başkanımız vefat ettikten sonra bir alışkanlık oldu. Her sene yaz
tatilimizin 1 haftasını Marmaris'te geçiriyoruz.
Dolayısıyla bizim tatil planlamamız 11-18 Temmuz arasındaydı. Oraya
gittiğimizde Sayın Cumhurbaşkanımızın da aynı otelde olduğunu
öğrendik.
Sizin ve Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın kaldığı yer otelin
neresindeydi?
Kaldığımız yer şöyle bir konumdaydı. Sağımızda Sayın
Cumhurbaşkanımız kalıyordu. Bizim odamıza yaklaşık 20-30 metre
yakınlıktaydı. Bitişik odamda koruma müdürü bulunuyordu. 20 metre
arkamızda da koruma polislerinin odaları vardı. Şöyle düşünebiliriz
Kenarları 20'şer metrelik bir üçgen ve tam ortasında da biz
kalıyorduk.
GÜVENLİK ÇEMBERİ İÇİNDE OTELDEN AYRILDI
Cumhurbaşkanı ile bir sohbetiniz oldu mu? Maalesef olmadı.
Koruma Müdürü'ne, “Sayın Cumhurbaşkanımıza selam vermek isterim”
diye arzumu ilettim. Tam olay akşamı Sayın Cumhurbaşkanımızın
dinlenmek istediğini ve daha sonra kendisi ile görüştüreceğini
söyledi.
Olay günü bir anormallik hissettiniz mi?
Akşam yürüyüş yaparken yolda insanların selam verirken aynı zamanda
“Hocam, Boğaz Köprüsü asker tarafından kapatılmış” dediklerini
duymaya başladım. Sonra otele geldim. Otelde gündemi takip etmeye
başladım. Sonrasında olaylar yavaş yavaş gelişmeye başladı. Bir
müddet sonra odanın önünde bir hareketlilik başladı. Otelden
ayrılanlar oldu bir güvenlik çemberi içerisinde. Sonrasında Sayın
Cumhurbaşkanımızın otelden ayrıldığını kimse söylemedi.
HELİKOPTERLE OTELE ASKER İNDİRDİLER
Sayın Cumhurbaşkanı ne kadarlık bir süre içinde ayrıldı?
Önce ailesi ayrıldı diye tahmin ediyorum. Olaylar başlamadan önce
de kendisi ayrıldı. Ancak şunu söylemeliyim ki Cumhurbaşkanımızın
otelden ayrılma zamanlaması farklı gelişmelerin önüne geçti.
Cumhurbaşkanı ayrıldıktan ne kadar sonra otele baskın gerçekleşti?
Saldırı anını anlatır mısınız?
Tam zamanını hatırlamıyorum ama 1 saat olmamıştı. Önce otelin ön
kısmında çatışmalar oldu. Helikopterle askerleri indirdiler. Ancak
orası bize uzaktı. Sonrasında bizim olduğumuz bölgeye geldi
helikopter. Ve oteli taramaya başladı. Bu saldırı tahmin ediyorum
gece 01.00 civarı oldu. Biz üç defa baskını hissettik. Esas büyük
olan gece 03.00'te gerçekleşti. Ve sabaha karşı 05.00 gibi son
baskın gerçekleşti.
Cumhurbaşkanlığı korumaları ikinci baskında ciddi bir çatışma
yaşadı. Silah sesleri, çığlıklar, bağrışlar vardı. Bizim odanın
hemen 5 metre önünde gerçekleşiyordu. Odalar aranıyordu. Sonrasında
yan odamıza geldiler. Büyük bir korku ve tedirginlik
içerisindeydik. Ailem oradaydı. Kızımın iki arkadaşı (3 tane 14
yaşında kız) oğlum, eşim ve ben tabiri caizse duvarın dibine
sindik. Ne zaman içeriye girecekler, neyle karşılaşacağız? Sadece
korkuyla bekledik. Şehidimiz var hocam! Buradan gidin, yine
gelirler'
Otelden çıkmanız için size yardımcı olundu mu?
Hayır. Toplamında yaklaşık 4 saatlik bir çatışma sürdü. Çok
sıkıntılı bir süreç yaşadık. Kızım, şimdi size anlatır psikolojik
etkilerini hala yaşıyor.
O anlarda çok çarpıcı şeyler yaşamışsınızdır... İkinci çatışmadan
sonra odanın dışından tek tük silah sesleri gelmeye başladı. Bir
kadının çığlığını duymaya başladık. “Yardım edin, yardım eden yok
mu?” diye bağırıyordu. Oğlumla beraber çıktık. Önceki günlerde
gördüğümüz kadın korumalardan biriydi. 'Kalp masajı yapabilen var
mı' dedi. 'Valla ben yaparım' dedim. Antrenörlük kursunda ilk
yardım eğitimi almıştık. Yukarı çıktık. Masaj yapacağım koruma
polisini çarşafa sarmış ambulansa götürüyorlardı. Polislerden biri,
'Bir şehidimiz var hocam. Siz de buralarda fazla kalmayın, gelirler
tekrar' dedi.
Biz odaya döndük, tam olay bitti derken, saat 05.00 gibi yeniden
geldiler. Son iki gelişte helikopter denizden odaların önüne kadar
gelip taramaya başladı. İkinci gelişlerinden sonra ölümün kokusunu
iyice hissetmeye başladık. Hatta ben banyoya giderek abdestimi
aldım ve ölümün gelmesini bekledim. Sabah namazını kıldım ve gün
ağardığında olaylar sona erdi.
SIRA BiZE NE ZAMAN GELECEK DiYE BEKLEDiK
Sağlam, İstanbul'daki evinde yaşadıklarını anlatırken, yanında kızı da vardı. 14 yaşındaki Berrak için, “Kızım psikolojik travma yaşadı. Profesyonel destek almayı düşünüyoruz” diyen Ertuğrul Hoca, “Hissettiklerini o anlatsın” diyerek, sözü ona bıraktı. Yaşadıklarının etkisiyle hala güçlükle konuşabildiği dikkat çeken Berrak Sağlam şunları söyledi:
DARBEYi ORADA ÖĞRENDiM
“Arkadaşlarımla uyuyorduk. Sesler gelmeye başladı. Annem ile babam bizi kaldırıp köşeye oturttular. Darbe ne demek bilmiyordum. Cumhurbaşkanımızın bizimle aynı otelde kaldığını da bilmiyordum. Her şeyi o anda öğrendim. Yan odalardan sesler geliyordu ve bizim odaya da gelirler diye korkuyorduk. Her saniye kapıya vuracaklar endişesiyle bekliyorduk. Sesimiz çıkmadığından korkumuzu bile belli edemiyorduk.”
GÜLEN CEMAATi iLE iLiŞKiM EĞiTiME DESTEK iÇiNDi
Bu girişimin arkasından Gülen Cemaati çıktı. Bu cemaatle
yakınlığınız çok konuşuluyor...
Hayatım boyunca yalan söylemedim, şimdi de söylemeyeceğim. Biz
sporcuyuz, spor adamıyız. Cemaate bakış açımız ibadet ve eğitime
destek olmaktı. Vatan sevgisiyle dünyanın her yerindeki okullarda
Türk bayrağının dalgalanması bizleri mutlu ediyordu. Yabancı
öğrencilerin Türkçe öğrenmesi ve vatana olan sevgimiz dışında başka
bir niyetimiz asla olmadı. Şimdiki tablo hiç kabul edilemeyecek bir
şey. Bu teşebbüste bulunan her kimse bu vatana ihanet etmiştir. Bu
girişimi lanetliyorum.