Fatih Tekke'nin Milli Takım isyanı
Türk futbolunun ve Ankaragücü'nün yıldız futbolcusu Fatih Tekke Milli Takım kadrosu ile ilgili isyan etti...
Milli Takım, Ankaragücü ve kendi performansıyla ilgili olarak AA
muhabirine açıklamalarda bulunan Fatih Tekke, özellikle milli takım
konusunda sistemin "temiz" olmadığını ve bu
nedenle uluslararası arenada başarıya ulaşmanın çok zor olduğunu
savundu.
Türk futbolcuların yetenek olarak yabancı oyunculardan hiçbir
eksiğinin olmadığını dile getiren Fatih Tekke, "Hatta bana göre
Türk oyuncuların fazlası var. Fakat sistem temiz değil. Bunun
içinde spor kamuoyu, medya, yöneticiler, futbolcular, taraftarlar
var. Bunun kısa sürede değişeceğini düşünmüyorum.
Değişmediği sürece de Avrupa'da belki 10 yılda bir işte 3. olursunuz, çeyrek final oynarsınız ya da Şampiyonlar Ligi'nde çeyrek finale çıkarsınız ama final oynama ve finaller kazanma şansımızın çok fazla olduğunu düşünmüyorum. Her geçen gün oyuncuların mentalitelerinin düzeldiğini görüyorum. Fakat bu sadece oyuncularla olacak bir şey değil. Yöneticilerin de daha profesyonel olması lazım.
Keza Türk hocaların ve taraftarların da mentalitesi değişmeli" diye konuştu.
"HİDDİNK BAŞARILI DEĞİL"
Hollandalı teknik direktör Guus Hiddink ile Milli Takım'ın şu ana kadar bir başarısının bulunmadığına dikkat çeken Fatih Tekke, şöyle devam etti: "Ortada bir başarı yok. İyiye gittiğimizi düşündüğümüz anlar oldu, sonra yine eski halimize döndük. Yani hak edenin milli takım formasını giyeceği bir rekabet ortamının yaratıldığını düşündüğüm oldu. Fakat bu en fazla 2 kamp devresince sürdü, tekrar eski haline döndü. Yani milli takıma seçilmek için kriter olarak oyuncu performansını mı baz alıyorlar? Bakıyorsunuz çok da öyle değil. Rusya'da 2 yıl arka arkaya takımımın en çok gol atan oyuncusu olduğum halde milli takıma çağrılmadım. Türkiye'de de en iyi olduğum dönemlerde milli takıma çağrılmadığım oldu. Mesela bizde şimdi Adem var, Kağan var... Her ikisi de genç oyuncular. Adem önemli oyuncu, iyi oyuncu ve iyi oynuyor. Çocukların şevkinin olması gerekiyor. Türkiye'de her futbolcunun 'ben de iyi oynarsam milli takıma girebilirim' duygusunu hissetmesi lazım. Anadolu'da birçok iyi oyuncu var ama açıkçası milli takım seçmelerinin performansa göre olduğunu hiç düşünmedim.
Maalesef ve maalesef İstanbul ağırlıklı bir milli takım oluyor. Ben bunun doğru olmadığını yıllardır söylüyorum. Hiddink bunu inşallah düzeltir. Çok tecrübeli, dünya kamuoyunda çok önemli bir hoca. Fakat tabii Türkiye'yi tanıması, bilmesi, yapıyı öğrenmesi biraz zaman alacak." Türk halkının futbolla çok ilgili olduğuna da değinen Tekke, "Maalesef benim üzüldüğüm bir şey var. Göz göre göre doğruları söylemediğimiz anlar oluyor.
Spor kamuoyundaki, futbol kamuoyundaki birçok insan, bu medya da olabilir, yönetici de... Doğru şeyleri konuşmak lazım. Türk futbolu adına gerçekten samimi olarak bir şeyler yapmak gerekiyor. Şu ana kadar da Türk futbolu adına hangi ismi koyarsanız koyun gerçekten menfaatsiz, Türk futbolu, gençlerimiz ve gelecekleri adına birilerinin bir şey söylediğini düşünmüyorum. İnşallah o kalitede, o cesarette insanlar bu işe yön verirler ve Türk futbolcusu ve gençlerimiz Avrupa'da değil, dünyada en üst seviyeye çıkar" dedi.
"ŞU ANDA MİLLİ TAKIM'I HAK ETTİĞİMİ SÖYLEYEMEM"
Kendisinin 33 yaşında olduğunu, dünyada 33 yaş ve üzeri birçok futbolcunun milli takımlarda forma şansı bulduğunu hatırlatan Tekke, "Şu an milli takımlarda 33-35 yaşlarında birçok oyuncu var. Aynı yaşta olduğumuz birçok yıldız bulunuyor. Kendini iyi hissettiğin zaman neden milli formayı giyemeyesin ki? Fakat şu an milli takımı hak ettiğimi kesinlikle söyleyemem. Ancak iyi bir Fatih'in de milli takımda olması gerektiğine inanıyorum. Bunun için benim de çalışmam gerekiyor. Performansımı yukarılara taşımam lazım" dedi.
Fatih Tekke, 17 yaşında Trabzonspor'da başlayan futbol kariyerinde inişli çıkışlı birçok dönem yaşadığını vurgulayarak, "Rubin Kazan'dan Beşiktaş'a geldikten sonra teknik direktör Schuster ile yaşadığımız problemden dolayı, çok sevdiğim dostlarımın rızası ve arzusuyla Ankaragücü'ne geldim. Beşiktaş'a geldiğimde İstanbul'a yerleşmiştim. Çocuklarım orada okuyorlardı. Beşiktaş'tan ayrılma gibi bir düşüncem açıkçası yoktu. Şayet ayrılmayıp, bekleseydim Schuster'in gideceği belliydi. Fakat açıkçası burada kıramadığım insanlar oldu ve Ankaragücü'nü tercih ettim. İyi ki de etmişim. Çünkü bir noktadan sonra artık huzur içinde, mutlu olabileceğim yeri seçtim. Burası da iyi bir tercih oldu benim için" ifadelerini kullandı.
Şu ana kadar performansında bir ivme yakalayamadığını, ancak çok çalıştığını söyleyen Tekke, şunları söyledi: "Evet Ankaragücü'nde performans olarak henüz bir ivme yakalayamadım.
Sakatlıklar oldu. Gençlerbirliği maçında tam başladım derken, Ankaragücü formasıyla ilk 90 dakikamı oynadığım o maçta baş parmağım çatladı, kafam yarıldı.
Konyaspor maçında oynayamadım ve ara verdim. Sonra Galatasaray maçında forma giydim. Sonuç takım için iyi oldu. Fakat benim açımdan, iyi mücadele etmeme rağmen çok iyi bir performans gösteremedim. Bursaspor maçında kenarda oturdum ama performans olarak her geçen gün daha iyi olduğumu düşünüyorum, çünkü çok çalışıyorum." -"HEDEF ŞAMPİYONLUK OLMALI"- Her futbolcu gibi kendisinin de hedefinin olduğunu ifade eden Tekke, "Benim yaşım 33, kendimi kesinlikle yaşlı olarak kabul etmiyorum. Ne zaman yaşlı olduğumu, sahada yapabileceklerimi yapamadığımı hissederim, işte o noktada bırakırım. Ancak şu anda kendimi çok iyi hissediyorum. Ankaragücü'nün potonsiyelini, tesislerini, taraftarının kapasitesini görüyoruz. Bu kapasiteyle beraber Türkiye'de şampiyonluğa oynaması gerektiğini düşünüyorum. Bu hedefin olacağını düşündüğüm için ve böyle konuştuğumuz için buradayım. Benim hedefim, Ankaragücü'nün çıkarları doğrultusunda, hedefimin çıtasını yükseltmek.
Ankaragücü'nde hem genç arkadaşlara tecrübelerimi aktarmak, hem de takıma katkı yapmak için buradayım. Şu ana kadar her şey iyi gidiyor. Tabii bir de şöyle bir şey var, futbol sadece bireysel oynanan bir oyun değil. Bu ritmi yakalamamız lazım. Son 3 haftada iyi gibi gözükse de bence birçok eksiğimiz var. O ritmi yakalarsak, ben bu takımın iyi şeyler yapacağını düşünüyorum" diye konuştu.
"ŞAMPİYONLUK BÜYÜK BİR HEDEF DEĞİL"
[page_end]
Fatih Tekke, Avrupa'da mücadele eden futbolcularla Türk futbolcular
arasında kalite farkının olmadığını vurgulayarak, Türkiye'de
şampiyonluğu yakalamanın zor olmadığını söyledi.
Türkiye'de şampiyon olmanın çok büyük bir hedef olduğunu düşünmediğini kaydeden Tekke, "Bir başkent takımının Avrupa'da mutlaka ismini duyurması, başarılı olması gerekiyor. UEFA Kupası'nda veya Şampiyonlar Ligi'nde de bunu yapması gerekiyor. Evet biz Türkiye'de futbolla çok ilgiliyiz. Avrupa'da, Ankaragücü'nün veya Anadolu takımlarının hiçbirinin ismi okunmuyor maalesef.
Okunması için de başarılı olmak zorundasınız. İşte Zenit'i 3 sene önce hiç kimse tanımazken, UEFA ve Süper Kupa şampiyonluğu büyük bir isim yaptırdı. Böyle olunca da yurt dışından kaliteli futbolcular sizin takımınıza rahatça gelebiliyor. Aynı zamanda ekonominiz düzeliyor. Bunu başarmak için de iyi bir ekip kurmanız, mücadele etmeniz yeterli oluyor. Ben bunun yakalanmasının gerektiğini düşünüyorum. Anadolu takımlarımızdan, özellikle de başkentten böyle bir takım çıkması gerektiğine inanıyorum. Ankaragücü bu işte lokomotif olabilir" ifadelerini kullandı.
TAKIMIN YÜKSELEN PERFORMANSI VE COŞKUSU
Teknik direktör Ümit Özat'ın görevi bırakmasından sonra göreve gelen Mesut Bakkal ile 3 maçta 7 puan aldıklarına dikkati çeken Fatih Tekke, sözlerini şöyle tamamladı: "Ben net konuşuyorum. Şu son 3 maçta 7 puan aldık. Bunlardan Konyaspor maçında rakip çok kötü oynadı, biz ise iyi ve dengeli oynadık. Bana göre bizim iyi oynadığımız maç Bursaspor maçının ikinci yarısıydı. Takım olarak defansif anlamda iyi, en azından kontrollü oynadık. Galatasaray maçında hiç iyi oynadığımızı düşünmüyorum açıkçası. Belki de kaleye şut atmadan Galatasaray'ı yendik. Ancak şu var takım inanılmaz çalışıyor, arzulu. Her maça kazanmak için çıkıyoruz. Bunu hafta içinde yapılan antrenmanlardaki tempolu çalışmalarda da görüyorsunuz. Şimdi bunun oturması gerekiyor. Futbolcu işi biraz daha önemsemeli.
Yani küme düşmekten kurtulduk değil, herşey bitmiş değil. Futbol her hafta devam ediyor. Her hafta hayatınız değişebilir. Her futbolcu için, hoca için, kulüpler için bunu değiştirmek oyuncuların kendi elinde. Bu istek şu an takımda var. Yavaş yavaş takıma güven de geliyor. Evet yeni gelen hocamız çok iyi bir insan, iyi çalışıyoruz. Fakat hiç kimsenin elinde de sihirli değnek yok. Her şey bir anda olacak diye bir şey yok. Zamana ihtiyaç var. Çünkü bu bir ekip çalışması. Takımın gidişatı, moral motivasyonu gayet iyi. Heyecanı, coşkusu var, bu coşku bence çok önemli. Bence ligin sonuna kadar da böyle devam etmek zorunda."