Fatih Terim'den duygusal veda!
Fatih Terim, maçtan sonra oyuncularına teşekkür ederek ay-yıldızlı takıma veda etti... Terim karşılaşmanın ardından şunları söyledi...
A Milli Takım Teknik Direktörü Fatih Terim, maçtan sonra
oyuncularına teşekkür ederek ay-yıldızlı takıma veda etti...
Terim mikrofonlara şöyle konuştu:
"Dört yıl içinde büyük başarılara imza attık.. Bana bu başarıları
tattıran tüm oyuncularıma teşekkür ediyorum.. Bir iki isim hariç
tamamen Türk oyuncularla oynadık. Teknik kadrom Eser Hoca, Müfit
Hoca, Oğuz Çetin ve Metin Tekin hocalarıma teşekkür ediyorum.. Bir
teşekkür de Bursa seyircisine ediyorum.. Bir teşekkür de UEFA
Başkanı Platini'ye teşekkür ediyorum.. Maçtan sonra soyunma odamıza
geldi ve (Hem maça hem de hocanızın vedanıza geldim)
dedi..
Futbol Federasyonu Başkanımız ve yönetim kuruluna teşekkür
ediyorum. Pazartesi günü bir basın toplantısı düzenleyerek dört
yılda neler yaşandığını tüm detaylarıya açıklayacağım."
CEYHUN ATILMASAYDI
Milli Takımlar Teknik Direktörü Fatih Terim, 2-0 biten Ermenistan
maçına ilişkin olarak, ''Bugünkü maçla ilgili konuşmanın anlamı
yok. Ceyhun atılmasa, önemli farka gidebilirdik'' dedi.
Terim, maçın ardından basın toplantısını tüm teknik ekibiyle
birlikte yaptı. Sözlerine, maçın ardından kendisini telefonla
arayarak tebrik eden Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve MHP Genel
Başkanı Devlet Bahçeli'ye teşekkür ederek başlayan Terim, maç ile
ilgili fazla detaya inmeyeceğini söyledi.
Ceyhun'un gördüğü kırmızı karta kadar mükemmel bir oyun
sergilediklerini dile getiren Terim, ''Bugünkü maçla ilgili
konuşmanın anlamı yok. Ceyhun atılmasa, önemli farka gidebilirdik.
Buna rağmen, yaklaşık 1 saat 10 kişi oynamamıza rağmen Ermenistan'ı
ilk maçta olduğu gibi 2-0 yenmeyi bildik. Oyuncularıma veda
gecesindeki özverilerinden dolayı teşekkür ediyorum. Her zamanki
gibi müthiş bir jest yaptılar'' diye konuştu.
Terim, Türkiye'nin Ermenistan ile oynadığı maçlarda doğal favori
olduğunu, ancak Dünya Kupası finallerine gidememelerinin üzücü
olduğunu belirterek, şunları söyledi:
''Bu ne benim, ne ekibimin, ne futbolcularımın, ne de ülkemizin
beklediği bir sonuç. Bizim istediğimizin çok gerisindeyiz. Ancak
zaman zaman böyle şeyler oluyor. Ben de bizim var olduğumuz yerde
başarının beklendiğinin farkındayım. Bazen böyle alıştırmak da
kötüdür. Onun ceremesini de biz çekiyoruz. Ama zaferlerde hasarlar
da oluyor zaman zaman. Buraya yardımcı hocalarımla birlikte çıktım.
Huzurlarınızda kendilerine teşekkür ediyorum. Bir teşekkürü de 4
yıldır sürekli bizim yanımızda olan görsel ve yazılı medyaya etmek
istiyorum. Neredeyse takımın sayısı arttı. Onlarla bir takım
halinde olduk.''
Bir gazetecinin, ''Fatih Terim halı saha maçında dahi kulübede bu
kadar duramazdı. Acaba neden hiç kulübeden çıkmadınız'' sorusuna
Terim, ''Yok, bir iki kez çıktım. Ama özellikle 10 kişi kalıncaya
dek o kadar muhteşem oynadıklar ki futbolcularım, çıkmaya gerek
kalmadı. Benim huyumu suyumu değiştirmem mümkün değil. Ben de veda
ettim demek ki. Takdir edersiniz ki insan sevdiklerinden kolay
ayrılmaz. Ben de Türk futboluna hizmet eden bir insanım. Bizim de
sevdiklerimiz, oyuncularımız. Onlardan ayrılmak kolay olmadı. İlk
kez milli takıma çağırdıklarım vardı. 20 yıl önce çağırdığım hala
bizimle birlikte olan arkadaşlar vardı. Bu takım 1 sene önce bu
ülkeyi evine sokmadı. Hep güldürdü, gurur duydurdu. Onlardan
ayrılmak kolay olmadı'' yanıtını verdi.
Terim, bir basın mensubunun, ''Meslek hayatınızı tarihi bir maçla
noktaladınız. Bu sizde bir heyecan yaşattı mı?'' sorusu üzerine
şöyle konuştu:
''Sanıyorum siz siyaset muhabirisiniz. Ben meslek hayatımı
noktalamadım. İnşallah daha çok var. Tabii bu maç kolay olmadı.
Buradaki ve Ermenistan'daki maç enteresandı. Futbol adamı olarak
bir takım süreçlere katkıda bulunmak isterim. O yüzden dikkatli
davranıyoruz, özen gösteriyoruz ve açıkçası bu tür maçlarda bir şey
çıksın istemiyoruz. Diğer maçları nasıl kazanmak istiyorsak, bugün
de aynı şekilde kazanmak istedik. Dün maç berabere bitecek sözleri
vardı. Biz de 'sahada kimseyi tanımayız, yenmek için uğraşırız'
demiştik.''
Stattaki genel havanın, tribünlerden sahaya yansıyan enerjinin
sorulması üzerine Terim, Bursa seyircisinin her zaman olduğu gibi
takımı çok iyi desteklediğini, küfürsüz bir şekilde 90 dakika
boyunca tezahürat yaptığını vurguladı.
Terim, ''Dünkü basın toplantısında keyifliydiniz, bugün ise buruk.
Nedeni nedir?'' sorusuna, ''Zaman zaman insan olduğumu
hatırlıyorum. Benim de inen çıkan duygularım olması doğal.
Oyuncularımla ve diğer çalışan arkadaşlarımla vedalaşmadan
kaynaklanan duygusallaşma olabilir. Onun dışında bir şeyim yok
Allah'a şükür. Ama duygu yüklü bir insan olduğumu söyleyebilirim.
Dediğim gibi sevdiklerinden ayrılmak kolay olmuyor. Ama hayatın
gerçeğini de kabul ediyoruz'' yanıtını verdi.
Bir gazetecinin, 'İkinci Fatih Terim dönemi sona erdi. Üçüncü bir
Fatih Terim dönemi olabilir mi?'' sorusu üzerine ise teknik
direktör Terim, şunları söyledi:
''Şimdi, açıkçası zaten bir yerlere gittim, imzalamak üzereyim
okuduklarıma göre. Ben bir yerde çalışırken, başka bir yere imza
atmam. Bunun iyi bilinmesini istiyorum. Ben bir yerde konuşursam,
açıklanması gerekeni söylerim. Üçüncü dönem olur mu; ülkemizden
aldıklarımıza borçlu kalan bir insan olarak vermek isteriz. İleride
olur mu, olabilir. Her zaman Türk futbolumuzun ve ülkemizin
hizmetindeyiz.''
Milli Takımlar Teknik Direktörü Fatih Terim, maçın başında ve
sonunda TFF Başkanı Mahmut Özgener ve Milli Takımlar Sorumlusu
Levent Kızıl'ın yanlarında olduğunu söyledi.
Terim, maçın ardından düzenlediği basın toplantısında,
gazetecilerin sorularını yanıtladı. Bir gazetecinin, ''2010 Dünya
Şampiyonası'na gidemedik, ortada başarısızlık var ve ekip olarak
faturayı ödüyorsunuz. Dünya üçüncüsü olunduğunda bu başarıyı teknik
heyet kadar federasyon başkanı ve yöneticiler sahiplenmişti.
Başarısızlıkta TFF yönetiminin payı var mı'' sorusunu, pazartesi
günü düzenleyeceği basın toplantısını anımsatarak yanıtsız
bıraktı.
İlk kez ekibiyle birlikte basın toplantısı düzenlediğinin
hatırlatılması üzerine Terim, diğer toplantılara ekibini temsilen
çıktığını, ancak Ermenistan maçının veda niteliği taşıdığı için bu
toplantıyı ekip olarak yapmayı uygun gördüklerini belirtti.
Terim, ''Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve MHP Genel Başkanı Devlet
Bahçeli'nin telefonla aradığını söylediniz. TFF yetkilileriyle
görüşmeniz oldu mu?'' sorusuna, ''Ben bu nazik jesti yapan
başbakanımızın ve Devlet Bahçeli'nin bu davranışlarını saygıyla
karşıladığımı ifade ettim. Güzel şeyler söylediler. Onun dışında
maç öncesi ve sonrası Mahmut Özgener ve Levent Kızıl yanımızdaydı.
Arkadaşlar, bir dargınlık, kırgınlık yok. Yanımızdaydılar, hep
beraberdik. Bir sorun yok. Biz böyle güzel ayrılmaları da
öğrenmeliyiz'' yanıtını verdi.
Bir Anadolu takımının başına geçmeyi düşünüp düşünmediği yönündeki
bir soru üzerine Terim, antrenörlük yaşamına Anadolu takımında
başladığını, Ankaragücü ve Göztepe takımlarında çalıştığını
hatırlatarak, ''İki camiada da çok sevildim. Ben de onları çok
seviyorum. Açıkçası dışarı gitmek istiyorum. Bir takım şeyleri
gözden geçireceğim. Pazartesi her şeyi anlatacağım'' dedi.
Terim, ''Fatih Terim'in egosu var yakıştırmalarını kabul ediyor
musunuz?'' sorusu üzerine ise şunları söyledi:
''Ben herkese sevimli gelmeyebilirim. Böyle bir çabam da olmadı.
Zaten muhalefet olmazsa doktora görünmek lazım. Ama bence bunun
egoyla ilgisi yok. Duruş, güven veya doğruları söylemenin
karşılığındaki bazı kişilerin söylemleri. Açıkçası ben öyle
değilim. Ben öyle değilim demek istemiyorum. Çünkü klasik şeyler
kullanmıyorum. Konuşmamda da farklı şeyler söylüyorum.
Başladığımdan bu güne dek farklı şeyler uyguluyorum. Acaba sizin
sorunuzda haset, çekememezlik, yukarıdan aşağıya çekme olabilir mi?
Ben de bunu size soruyorum. Ayrıca yaptığım ve yapamadıklarımı
söylüyorum. Her şeye insan gibi yaklaşıyorum.''
''Dünkü basın toplantısında, 'Galatasaray'ı bıraktıktan sonra
Türkiye'de başka kulüp çalıştırmam' dediğinizi anımsatıp, 'Acaba
doğru mu yaptım' gibi bir pişmanlık ifadeniz vardı. Şimdi Milli
Takım'ı bırakıyorsunuz, ileride bir pişmanlığınız olur mu?'' sorusu
üzerine ise Terim, ''Biz bu ayrılığımızdan pişmanlık yaşayacağımızı
sanmıyoruz. Bir karar verdiysek dönüp pişmanlık yaşamayız. Her ne
kadar 'dışarı gitmek istiyorum' desem de burada bir şeyler yapmak
istiyorum. Aynı görev veya başka bir görevde'' yanıtını verdi.
Terim, ''Fatih Terim olmanın zararını gördünüz mü?'' sorusu üzerine
ise şöyle devam etti:
''Fatih Terim olmaktan gurur duyuyorum. Fatih Terim olmak hiç kolay
değil. Bin kez gelsem bin kez Fatih Terim olurdum. Fatih Terim'in
hatalarını yeniden yapardım. Ben ülkemde yapılmayanları yapıyorum.
Hatam varsa ben insanım, olmaya da devam edecek. Çünkü eylem
yapıyorum. Taşın altına elimi sokuyorum. Ben 'ay karanlıkta parlar'
diyorum. Başka bir şey demiyorum''
Bir gazetecinin, ''Sepp Piontek, bana verdiği özel röportajda, 'bu
takımı Fatih Terim başarıya götürür' demişti. Siz de birini
gösterebilecek misiniz?'' şeklindeki sorusunu Terim, şöyle
yanıtladı:
''Ben bu sorulara açık yüreklilikle tercihimi söylemiştim. Gönlüm
Türk antrenörden yana. Şimdi de bunu vurguluyorum. Ama Türk Milli
Takımı'nın başına kim gelirse gelsin, herkes yanında olmalı. Başta
ben ve ekibim olmak üzere.''
Terim, UEFA Başkanı Platini ve ikinci başkan Şenez Erzik'in maç
sonrası soyunma odasına kadar geldiğini, Platini'nin kendisine,
''Buraya senin vedan için geldim'' dediğini belirterek, ''Sayın
Platini ve Şener Erzik'e nazik davranışlarından ötürü teşekkür
ediyorum'' diyerek sözlerini tamamladı.