Fenerbahçe’de neler oluyor?

Sezon başında güzel bir kadro kuran ve küçük dokunuşlarla ligi ve Avrupa’yı sallayacağı konuşulan takım henüz göze hoş gelen futbol oynamadı. Pereira ile Rvp arasında gerginlikler yaşandı. Hala da bittiğini düşünmüyorum. Oyuncuların bireysel anlamda performansları ön plana çıktığı zaman maç kazanabilen ama takım olarak sahada hâkimiyet sağlayamayan bir Fenerbahçe var. Taraftar oynanan futboldan hiç memnun değil.

Bu kadar sıkıntı varken tek farklı skorlarla maçları kazanıp zirveden kopmamak tek teselli konusudur. Takımın en önemli oyuncuları olan Mehmet Topal, Caner Erkin ve Gökhan Gönül’ün sözleşmelerinin sezon başında yenilenmemiş olmasına da anlam veremedim. Bu oyuncuların sözleşmeleri uzatılmalıydı. Gelecek vaat eden Hakan Çinemre’nin de sözleşmesi bitiyor. Meireles, Alves, Topuz ve Kesimal’ın takımdan ayrılmasına kesin gözü ile bakılıyor. Bu oyuncuların ayrılmasına kimse itiraz bile etmez.

Bu kadar transferler yapıldı, paralar harcandı. Sponsor gelirleri ile takıma müthiş rakamlar kazandırıldı. Forma ve kombine satışları tavan yaptı. Taraftar ne bekliyordu?

Yönetim transfer yapsın, takım oynasın, biz kazandıralım.

Yönetim transfer yaptı, devamı da gelecek. Taraftar da üzerine düşeni yapıyor. Tek eksik takım. Pereira’nın sezon başında söz verdiği futbol bu değil. Futbolcuların adım atacak halleri kalmıyor. Maçın son 20 dakikasında takım tel tel dökülüyor. Yıldız oyuncular beklenen katkıyı sağlayamıyor çünkü takımın futbol oynadığı yok. Zaman zaman Volkan Şen, zaman zaman Nani bir şeyler yapıyor. Fernandao yakalarsa atıyor ama takımın oyunu hiç keyif vermiyor. Defansif anlamdaki gelişimi görmezden gelmiyorum. Takımın defansı her gün daha iyiye gidiyor. Kjaer ve Ba ikilisi gayet iyi anlaşıyor. Orta sahada ise Josef ve Topal oynayınca önlerinde de Diego var. Bu üçlüden iş çıkmıyor. Burada harcanamayacak tek adam Topal’dır. Defansif anlamdaki katkısı ve ileriye çıkan takıma verdiği güven yetiyor.

Gol atmakta zorlanan Fenerbahçe’de heyecan eksikliği var. Formayı hak eden giymiyor. Hoca oyuncularla iyi bir iletişim kuramadı. Taraftarı heyecanlandıran, dikine oynayan, takımı pozisyona sokan sadece Markoviç ve Volkan Şen var. Fenerbahçe taraftarı korkak futbolu sevmez. Kendi takımına artık tahammül edemeyen bir seyirci var. İyi oynarsın kaybedersin ve Fenerbahçe taraftarı seni alkışlar ama kötü oynamaya, onları üzmeye hiçbir futbolcunun hakkı yok.

Onlar para için oynar, fazlasını veren olduğu zaman giderler ama bu taraftar ölene kadar o tribünleri terk etmez.

Karşılıksız sever, destek olur, cebine giren olmaz, hep cebinden çıkar ama karşılığında iyi futbol bekler.

Birileri takıma el atsın da neler olup bittiğini bizlere anlatsın. Hoca gidecekse erkenden gönderilsin. İş işten geçtikten sonra yine bir yıkım yaşanmasın. Tedbir alınacaksa erken alınsın. Yönetimin bu konuda gizliden görüştüğü hocaların olduğunu haberlerden okuyoruz. Üst düzey bir takım kuruyorsan, hocan da üst düzey olacak. Fenerbahçe iyi hoca ve iyi kadroyu aynı anda bir türlü yakalayamadı. Oyuncu topluluğu iyi ama hoca pasif. Ben önümüzdeki haftalarda da bir şeylerin değişeceğine pek ihtimal vermiyorum. Bekleyip göreceğiz ama hocanın çok uzun ömürlü olduğunu sanmıyorum.