Hasan Şaş Galatasaray'dan davet bekliyor
Galatasaray ve Milli Takım eski futbolcusu Hasan Şaş, Kahramanmaraş'ta gençlerle bir araya geldi. Hasan Şaş, soru üzerine çağrılması durumunda Galatasaray'a gideceğini söyledi
Türk futbolunun efsane isimleri Oğuz Çetin, Semih
Yuvakuran, Ali Gültiken, Hami Mandıralı ve Hasan Şaş, Gençlik ve
Spor Bakanlığı Proje ve Koordinasyon Genel Müdürlüğü tarafından
hayata geçirilen bir proje kapsamında Kahramanmaraş E Tipi Kapalı
Ceza Evinde ki 14-29 yaş aralığındaki gençlerden oluşan takımla
özel bir maç yaptı. Futbolcular, maç dışında Kahramanmaraş Gençlik
Merkezi'nde de gençlerle bir araya gelip sohbet
etti.
HASAN ŞAŞ ESPRİLERİYLE KIRDI GEÇİRDİ
Futbolcular, Gençlik Hizmetleri ve Spor İl Müdürü Ali İhsan
Kabakcı ve yönetimi tarafından karşılandı. Çok bir sıcak ortamın
olduğu sohbette gençler efsane futbolculara hem tecrübeleriyle
ilgili hem de Türk futbolunun bugününü sordu, futbolcular da
anılarını, tecrübelerini anlattı. Bir gencin 'Sizin zamanınızda
futbol çok yaygın olmamasına rağmen sizi buna teşvik eden ne oldu?'
sorusuna Oğuz Çetin, babasının profesyonel bir futbolcu olduğunu
belirterek, "Babam Gençlerbirliği'nde oynarken Fenerbahçe'yi de çok
severmiş, ağabeyimin adı Can'dı, benim oğlumun adı da Bartu'dur.
Yani biz o derece sporun içinde yoğrulan, bu şekilde yetişen
kişileriz" dedi.
Sohbete damgasını vuran ise sorulara genellikle esprili bir
şekilde yanıt veren Hasan Şaş oldu. Türk futbolunun kendileri
zamanındaki gibi neden başarılı seviyede olmadığını sorusuna Şaş,
Oğuz Çetin'in sözlerine atıfta bulunarak, "Kardeşimin adı Metin,
oğlumun adı Oktay. Böyle değil tabi" diye konuştu.
'BİZİM ZAMANIMIZDA HOCALARIN ELİNDE KALİTELİ TÜRK
FUTBOLCULAR VARDI'
Kendileri döneminde neslin başarılı olduğunu ve bu başarının
da Türk futboluna yansıdığını ifade eden Şaş şunları söyledi:
"Bizim 96-2000 yılı, 2000 yılının getirdiği iki tane Avrupa
kupası. Ben yeteneğe bağlıyorum bunu. Maalesef bizim dönemimizdeki
oyuncular çok kaliteliydi ve hocaların elinde 20 tane kaliteli Türk
oyuncular vardı. Bunu çok iyi kullandılar. Ben tekrar bu neslin
yakalanması için öncelikle yabancı sayısının kademeli olarak
düşürülmesi gerekli. Bu alt yapıdan gelecek oyuncular için önemi.
Bunun için Milli Eğitim Bakanlığı ile Türkiye Futbol
Federasyonu'nun başkanı ve yöneticilerinin bir arada aynı uyum
içerisinde, yani çocuk okulda top oynarken bunu asıl daha iyiye
getirebiliriz, o çocuklara daha nasıl imkan sağlayabiliriz bunu
düşünmemiz lazım."
'KADIKÖYDE NEDEN YENEMİYORUZ?'
Bir Galatasaray taraftarının 'Kadıköy'e gidince nasıl bir
ortam var, en iyi oynadığımız maçta da yenemiyoruz ya?' sorusuna
Hasan Şaş'tan yine farklı bir cevap geldi.
İlk önce gazetecilere dönüp, 'Kamerayı kapat sen ağabey'
diyerek gülen Şaş, "Nasıl bir ortam olduğunu anlatacağım da
bayanlar var. Anlayın yani nasıl bir ortam olduğunu. Önceden Oğuz
ağabeyin dönemlerinde bilirler, yarı yarıya tribünler vardı. O
zaman deplasman diye bir şey yoktu ama şu an baktığınız zaman 50
bin seyirciye karşı bin seyirci geliyor. Türk Telekom Arena
Stadı'nda da, Beşiktaş Stadı'nda da, Fenerbahçe Stadı'nda da
üstünlük sağlanmaya başlandı. Ama eskiden bu değildi. Seyirci
faktörü çok önemli. Psikolojiniz ona göre çok da iyi olmuyor"
dedi.
"BEŞİKTAŞ KAZANAMAZSA LİG ONUN İÇİN
BİTER"
Hafta sonu oynanacak Beşiktaş - Galatasaray derbisini de
değerlendiren Şaş, Beşiktaş'ın maçı kaybetmesi durumunda
Galatasaray ile aradaki puan farkının 9'a çıkacağını ifade ederek,
"Bundan sonra Beşiktaş'ın oynayacağı Avrupa kupaları var
biliyorsunuz hem öncesinde puan kaybediyor hem sonrasında. Ben
Beşiktaş'ın artık o puan farkını kapatacağını düşünmüyorum.
Galatasaray'ın en büyük rakibi Beşiktaş ile Fenerbahçe olurdu o
zaman. Derbide Beşiktaş favori, seyircisinden ve kendi sahasından
dolayı mecbur kazanmaya. Kazanamazsa lig onun için bence biter.
Yanlış mı düşünüyorum ama 9 puanlık fark, Galatasaray'ın 4 maç
kaybetmesi lazım, Beşiktaş'ın Şampiyonlar Ligi maçı, onun için
Beşiktaş'ı bir adım önde görüyorum" dedi.
'GALATASARAY'A DÖNMEM İÇİN BİRİLERİNİN BENİ ÇAĞIRMASI
LAZIM'
Gençlerin yoğun ilgisiyle karşılaşan Hasan Şaş, 'Galatasaray'a
dönecek misiniz?' sorusuna ise, "Galatasaray'a ben kendi
kendime dönemem, birilerinin çağırması lazım. Görev verilirse
döneriz ama görev verilmezse sizlerle sohbet ediyoruz
işte" yanıtını verdi.
Futbolu bırakanların ne iş yaptığı sorusuna da Şaş,
"Kerestecilik, balıkçılık, Hami ağabey hamsi tutuyor Trabzon'da"
diyerek yine esprili yanıt verdi.
YUVAKURAN: "HOCADAN DAYAK YEDİK"
Semih Yuvakuran ise bir soru üzerine hırsın çarşıdan
alınmadığını ve doğuştan insanın içinde olduğunu söyledi. Babasının
futbol oynamasına karşı olduğu için kaçarak futbolcu olduğunu ifade
eden Yuvakuran, şunları söyledi:
"Burada baktığımız zaman arkadaşlarımızın, hepimizin o hırsını
sahada gösterme arzusu zaten doğuştan vardı. Şimdi o gençlerin
hırslarını bizler de göremiyoruz. Yanlış anlamayın çok kırılganlar
bir kere. O neyse ellerindeki laptoptur, bilmem ne tabletlerle
farklı bir sanal alemde yaşıyorlar ve ufacık bir şekilde kırılgan
oluyorlar. Yani hocaları biraz bağırdığında antrenmana gelmeme gibi
yani bırakıyorlar. Biz dayak yedik. Mağlup geliyorduk devre arasına
hoca bekliyordu kapıda çat çat çat herkese çakıyordu, hiç de
sesimizi çıkarmıyorduk. Bırakıp da gitmiyorduk, arkasını
getiriyorduk devam ediyorduk. Ondan sonra bir yerlere
geliyorduk."