Hıncal Uluç çarpıcı açıklamalar yaptı

Hıncal Uluç, Galatasaray-Beşiktaş, Elazığspor-Fenerbahçe karşılaşmalarıyla ilgili olarak çarpıcı açıklamalar yaptı.

Sivri dilli spor yazarı Hıncal Uluç Sabah Gazetesi'ne verdiği röportajda, Galatasaray-Beşiktaş, Elazığspor-Fenerbahçe karşılaşmalarıyla ilgili olarak çarpıcı açıklamalar yaptı.

Galatasaray kötü oynuyor
"Galatasaray'ın deplasman fobisi falan yok. Galatasaray, kötü futbol oynuyor. Galatasaray, her takımı yener; yeter ki yenmeyi istesin".

Beşiktaş, tecrübesizliğinden kaybetti. Futbolcuları çok genç... Galatasaray'ın adından, Drogba'nın ve Sneijder'in adından korkan, bunları çok büyük oynuyor zanneden bir kadroya sahip... 'Aman beraberliğe razı olalım. Arena'da hezimete uğramayalım' diye sahaya çıktılar. Kafalarında oynayıp, maçı kaybettiler. Tecrübeli Beşiktaş, o Galatasaray'ı hezimete uğratırdı. Fener 6-0 yendi; bir de Beşiktaş 6-0 yapardı.

"Rıdvan adına utandım"
Fenerbahçe Teknik Direktörü, Başkanı, taraftarı ve medyası; hakemlerin senelerdir, kendilerinden yana olmasına öyle alışmış ki bu, taraf hakemleri sahada göremedikleri zaman, hakemlerin kendilerine karşı olduklarını zannediyorlar! Fenerbahçe'nin, tarafsız hakeme tahammülü yok. 'Biz, böyle alışmadık.'
Elazığ maçının devre arasında, % 100 Futbol'da Rıdvan Dilmen'i dinliyorum; resmen utandım!.. Rıdvan adına utandım; bir... Mesleğim adına utandım; iki... Bir tane Fenerbahçe yöneticisi, bir tane Fenerbahçe yorumcusu, Fenerbahçe teknik direktörü 'Kardeşim Mehmet; haklı olabilirsin ama senin görevin, hakem düdüğü çalmamışsa, oyunu devam ettirmek. İtiraz etmek değil... Bak; 'itiraz edeceğim' diye adamı bıraktın, adam kendi 18'inden kalktı, senin kalene kadar gitti ve golü attı. Sen neredeydin?' demedi! O gol, ona bağlanıyor; düşünebiliyor musun!

Bir maçın içinde çalınmayan hentbol, faul, kaç tane var! Hangi maçı istersen getir; ben sayayım sana!.. Çünkü bunlar, hakemin yorumları... Görmek bir yana... Görse bile, öyle yorumlamıştır; devam yorumu vermiştir. Verebilir... Senin futbolcu olarak görevin, topu izlemek; hakemi değil! Ama Fenerbahçeliler, öyle bir şımarıklık içindeler ki her maçta, her Fenerbahçeli, -taç dâhil- her düdüğe itiraz ediyor! Aksini söyleyen var mı; Rıdvan dâhil... Hadi beraber seyredelim. Böyle bir rezalet olur mu ya!"

Bildiri için; "Bir kulüp; taraftarı, teröre başka nasıl davet eder?"
"Fenerbahçe camiasının, sabrı ve sükûneti kalmamıştır" ne demektir; bu ne çağrısıdır! Kadıköy Savcısı, lütfen bir düşünsün ve gene düşünsün ki mesela, bu hafta Saracoğlu'nda oynanacak olan Fenerbahçe-Gençlerbirliği maçında, hakem diyelim ki bir Fenerbahçeliyi oyundan attı ve Fenerbahçe, maçı 1-0 kaybetti; Bağdat Caddesi ne hale gelir!

Benzeri bir olay yaşadık. Kızıltoprak'taki benzincide, arabayı ateşe verdiler. Benzinlik patlasa, Kadıköy'e bomba atılmış gibi olurdu. Yüzlerce insan giderdi. Böyle örnekler yaşanmışken, böyle bildiri yayınlanıyorsa; bu ülkede 'Sporda Şiddet Yasası' diye bir yasa yok. Bir kulüp; taraftarı, teröre başka nasıl davet eder?

'Şampiyonluk' dediğin şey, bu kadar kıymetli mi!.. Üstelik de olacaksın, belli; rakibin yok ortada!..

Yanal yönemiyor
Ersun Yanal, Fenerbahçe'yi yönetemiyor. Bu konudaki görüşüm; her Fenerbahçe maçından sonra biraz daha artıyor. Ama Fenerbahçe yönetimi ve Ersun Yanal'ın kendisi, o kadar çok hakemlerle uğraşıyorlar ki herkes, her şey yolunda da hakemler Fenerbahçe'yi aşağıya çekiyor zannediyor!..

Böyle kadro zenginliğine sahip bir takımı, kullanamıyor. Hasan Ali Kaldırım, Salih Uçan gibi iki futbolcunun ziyan edilmesini, anlamama imkân ihtimal yok. Bunların ikisi de milli takım oyuncularıydı, Ersun Yanal'ın eline geldikleri zaman... Bitirdi ikisini de!..

RÖPORTAJIN TAMAMINI SABAH GAZETESİ'NDE BULABİLİRSİNİZ
Günün Önemli Haberleri