Mercedes pilot ayrımı yapmıyor

Formula 1 sezonuna harika bir başlangıç yaparak 6 yarışı da kazanan Mercedes takımının icra direktörü Toto Wolff, önceliklerinin, hangi sürücünün kazandığı değil, takımın bir otomobilinin birinci gelmesi olduğunu söyledi.. 
 
Wolff, takımın internet sayfasında yer alan açıklamasında, Monaco Grand Prix'sinin sıralama turlarının sonunda, lider konumdayken aracının kontrolünü kaybedip kaçış noktasına girmesi yüzünden sarı bayrakların sallanmasına neden olan, takım arkadaşı Lewis Hamilton'ın da bir tur daha atmasına dolaylı yoldan engel olan Nico Rosberg'in, yarış komiserleri tarafından suçsuz bulunduğunu hatırlattı.

Bu sezon rakiplerine büyük üstünlük sağladıkları için adeta kendi aralarında yarışan Mercedes pilotları Hamilton ile Rosberg arasındaki rekabetin, Monaco'dan sonra düşmanlığa dönüştüğü yorumlarına katılmadığını dile getiren Wolff, "Takım içinde veri paylaşımı konusunda şeffafız. Sürücülerimize aynı ekipmanı sağlıyoruz ve başarıya ulaşmaları için eşit şans veriyoruz. Her yarıştaki önceliğimiz, bir 'Gümüş Ok'un (Mercedes F1 aracı) kazanması, hangi sürücünün kazandığının bir önemi yok" değerlendirmesini yaptı.

Sürücüler klasmanında ilk iki sırada bulunan Rosberg (122 puan) ile Hamilton (118) arasındaki mücadeleyi, birçoklarının aksine Ayrton Senna ile Alain Prost arasındakine benzemediğini vurgulayan Avusturyalı yönetici, şu ifadeleri kullandı:

"Lewis ve Nico'nun, Senna ve Prost ile kıyaslanması bana göre onlar için bir iltifat ama buradaki durum çok farklı. Mercedes'in yarış felsefesi, pilotlarının kendi arasında yarışmasına izin veriyor. Kırmadıkları sürece çocukların oyuncaklarıyla oynamalarına izin veriyoruz. Mücadele üst düzeydeyken aralarında gerginlik yaşanabilir ancak pilotlarımız herhangi bir olayın tolere edilmeyeceğini de bilirler."

1988 ve 1989 yıllarında şampiyonayı domine eden Honda McLaren takımının pilotları Senna ile Prost arasındaki rekabet, 1988 sezonunun 13. yarışı Portekiz Grand Prix'sinde Prost'un, Senna'yı start-finiş düzlüğünde geçmeye çalışırken takım arkadaşı tarafından pit duvarına doğru sıkıştırılması, ikili arasındaki savaşın fitilini ateşledi. Senna, 1988'de şampiyonluğu kazandı, 1989 ise mutlu sona Prost ulaştı. Prost, 1990 sezonunda Ferrari takımına transfer olsa da ikili arasındaki mücadele devam etti. Senna 7 puan farkla eski takım arkadaşını geride bırakarak ikinci şampiyonluğunu elde etti.