Nihat Özdemir'e istifa çağrısı

Fenerbahçe Eski Asbaşkanı Uğur Dündar, Nihat Özdemir’in istifa etmesi gerektiğini söyledi.

Fenerbahçe Eski Asbaşkanı Gazeteci Uğur Dündar, enerji yolsuzluğu soruşturması kapsamında hakkında yurtdışına çıkış yasağı ve mallarına ihtiyati tedbir konulan Fenerbahçe İkinci Başkanı Nihat Özdemir'in istifa etmesi gerektiğini iddia etti.

Barış Ertül ve Bülent Yüksel'in hazırlayıp sunduğu 9.15 programına konuk olan Dündar, polisin savcılık binasından çıkarken Özdemir'in yüzünü gizlemeye çalışmasına karşın, Tuğba Özay'ın kelepçelenmesini çifte standart olarak nitelendirdi.

İşte Uğur Dündar'ın açıklamalarının tam metni:

Muhafız Alayı inşaati yolsuzluğunda Aziz Yıldırım'a mektup yazmıştım

Cumhuriyet Bayramı'nı kutladığımız bu günlerde O'nun deyişiyle başlayayım ben de açıklamama: Ben sporcunun zeki, çevik ve ahlaklısını severim...Yani başarılı olursunuz olmazsınız, spor her şeyden önce ahlak demektir. Yani başarılı olursunuz olmazsınız, bunlar önemli değil, önemli olan bu yarışmalara katılmak ve katılırken de ahlaklı insanlar olarak, ahlaklı sporcular olarak katılmak. Gelelim Nihat Bey'in konusuna... Yargıya intikal etmiş ve soruşturması hala devam eden bir konu da bizim yorum yapmamız doğru olmaz ama olayın öyküsüne baktığımızda, daha önce Cumhurbaşkanlığı Muhafız Alayı inşaatındaki yolsuzluk iddasıyla Sayın Özdemir'in ortağı Sezai Bacaksız suçlanıyordu. Suçlanan ikinci kanat da askerlerdi. Rütbeli subyalar apoletleri sökülerek cezaevine konulmuştu. Ancak Sayın Özdemir'in ortağı Sayın Bacaksız dışarıdaydı ve şirket suçlanmasına karşı oradan tutuklanan kimse yoktu.Bunun üzerine bir mektup yazdım Sayın Aziz Yıldırım'a. Sayın Özdemir'in de suçsuz olmasına yönelik dileklerimi belirttikten sonra, bu karar çıkıncaya kadar, yargı bir dosyayla ilgili en doğru kararı verinceye kadar bir kamu görevi olan Fenerbahç Başkan Vekilliğinden istifa etmesi gerektiğini ve bu şekilde bir beklentim olduğunu yazmıştım.Çok sonra Aziz Yıldırım'la karşılaştığımda Aziz Bey bunun Nihat Bey'in takdiri olduğunu ve kendisine kongrede seçilmiş birine doğrudan hakkında veya herhangi bir cezayi hüküm verilmeden müdahale de bulunmanın doğru olmayacağını söylemişti.

Nihat Özdemir sade vatandaş muammelesi görmüyor

Bakıyoruz yine aynı Sezai Bacaksız ve şuan da firarda ve yine Limak ve Sayın Özdemir bir yolsuzluk iddaasıyla savcılıkta ifade verdiler hazırlık soruşturması devam ediyor. Bu konuda da en doğru kararı yine yargı verecek. Soruşturmayla ilgili de "şöyle yapılmıştır, böyle yapılmıştır şeklinde" bir yorum da da bulunmamız mümkün değil.Ancak kabul etmemiz gerekli ki Fenerbahçe gibi çok büyük bir isim ve güçlü bir camia. Atatürk'ün kulübünün getirdiği prestij bazı işadamları için hem zamanın da bir kalkan hem de bazı kapıların açılmasını sağlayan çok sihirli bir anahtar görevini yerine getirebiliyor. Ben yönetici olduğum zamanlarda gazeteci olarak kolay kolay randevu alamayacagım yada her telefonu açtığımda her zaman karşıma çıkamayacak olan çok önemli bürokratların, örneğin Adalet Bakanlığı Müsteşarının bir maçın devre arasında kendiliğinden beni aradığını hatırlıyorum. Şimdi bakıyorum da ben bu gözaltına alınma sürecinde sanki sade vatandaşa yapılanlar Sayın Nihat Özdemir'e yapılmıyor gibi geldi bana.Bir polis, Sayın Özdemir'i Adli Tıp'a götürülürken yüzünü kapatmaya çalışıyor, bu polisin görvei değil. Şimdi Tuba Özay Adli Tıp'a götürülürken kelepçe takılıyor eline o genç kızın ya da başka isimler Adliye'ye götürülürken kelepçe takılıyor ellerine... Hoş bir şey değil tabi. Suçlu olduğu ispat edilmeden eline kelepçe takılması ama maalesef ki ülkede ki işleyiş böyle. Fakat Nihat Bey'i gözlerden kaçırırcasına, objektiflerden kaçırırcasına hele Anadolu Ajansı'nın yaptığı yüzünü belurlamış mesela diğerlerinin yüzü açık.Böyle bir çifte standart bile Fenerbahçe'de yönetici olmanın nasıl büyük bir anlam taşıdığını nasıl bir kalkan oluşturduğunu göstermiştir.

Özdemir Aklanıncaya kadar yöneticilikten ayrılmalı[page_end]

Benim tek beklentim Sayın Özdemir'in, ki dilerim aklanır her iki dosyadan da aklanır çünkü gerçekten Fenerbahçe'ye çok katkıları olmuş bir isimdir ama aklanıncaya kadar da özellikle gençlerin çok dikkatle takip ettikleri ve rol model aradıkları bu dünyada. Fenerbahçe yöneticliğinden ayrılması ve eğer aklanırsa da ki tek temennimiz bu ve görevine devam etmesi böylece hem çok önemli bir ilke imza atmış olur ilkeli bir yönetim anlayışı sergilemiş olur hem böylece yargıda onun yönetici olmsının etkilerinden kurtulmuş olur.

Sayın Başkan sonuçta kongrenin seçmiş olduğu yöneticiyi azletmeyi herhangi bir yargı kararı olmadan yani kendisi her hangi bir cezai hüküm giymeden almanın doğru olmayacağını düşünmüştür bu durumlar kişiden beklenir davranış.Eğer Sayın Nihat Özdemir "ben bu yargı süreci bitene kadar herhangi bir spükasyona yer vermeyecek şekilde görevimden ayrılıyorum" şeklinde bir istifa dilekçesi yazmış olsaydı hem biz kendisini alkışlardık takdir ederdik,hem de hakikaten çeşitli spekülasyonlara açık bir kapı bırakmamış olurdu.

Özdemirin ortağı firarda[page_end]

Şimdi ortağı firarda gazete haberlerinde... "Firar" sözcüğü kötü bir sözcük ama gazete haberlerinde böyle geçiyor .Herşeyden önce ortağının da adalete teslim edilmesi gerekiyor.Nihat Özdemir'in de bu konuda umarım gayret gösteriyordur gayret göstermesi ve bu gayretini arttırması gerekiyor.Ben şahsen Nihat Bey'le bir tartışma yaşamamış ve yönetici olduğum dönemde de kendisinin yaptığı davranışlardan da fevkalede etkilenmiş bir insanım.Benim değil Nihat Bey'le herhangi bir kişi olsa herhangi bir kişiyle de ilgili olarak aynı bakış açısını savunurdum.Yani spor yönetimi Fenerbahçe Kulübü Yönetimi kamusal bir görevdir ve maddi bir beklenti olmaksızın bir uğraştır. Böyle bir uğraşta yargılanma sürecinde kesinlikle benim inancıma göre aklanıncaya kadat görevini terketmesi gerekir.

Böyle bir dosya da adının bulunması Nihat Özdemir için oldukça talihsiz bir durum.Sonuçta büyük yatırımlarda bulunan önde gelen iş adamlarımızdan biri ve O'nun hakkında bu tarz üzücü ve şu gün istifa ettiği taktirde bizim açıkladığımız sebeplerden dolayı istifa ettiği taktirde kendisi kamuoyu nezlinde yükselir ve prestij kazanır.

Türkiye politikasında hiçbir şey eskisi gibi olmayacak bu kesin. Ve soguk savaş döneminde bile yaşamadığından daha ağır bir dönem dörtlü kuşatma altında dörtlü tehdit altında ama bundan tabiki çıkış yolu var. Çünkü Türkiye, bölgesinin en güçlü devleti hatta öylesine güçlü ki bu gücünden dolayı zaman zaman kafasını dikleştirmesi gereken yerlerde çok agırbaşlı davraıyor ama artık bıçak kemiğe dayandı sabır taşı çatladı. Türkiye gereken her şeyi Ulu Önder Atatürk'ün gösterdiği yönde yapacaktır bundan hiç kuşkum yok Cumhuriyet'te ilelebet yaşayacaktır.

Günün Önemli Haberleri