TFF Başkanı Yıldırım Demirören, yeni sezon öncesi önemli
açıklamalarda bulundu, 2014-2015 sezonunu 'Süleyman Seba
Sezonu' olarak isimlendirdiklerini açıkladı.
Beşiktaş Kulübü'nün eski Başkanı ve Türkiye Futbol Federasyonu
Başkanı Yıldırım Demirören geçen hafta sonu TFF'nin İstinye'de yer
alan merkezinde yaptığı basın toplantısıyla 2014-2015 futbol
sezonunun Süleyman Seba Sezonu olarak isimlendirildiğini
duyurdu.
Geçen hafta Soma yararına Manisa'da oynanan TFF Süper Kupa
maçında yaşanan olayların ardından, sorumlu federasyon olarak açık
ve kararlı bir tavır aldıklarını vurgulayan Demirören, devletin tam
desteğiyle futbolu sportmenlik dışı davranışlardan arındırmak için
gereken her şeyin yapılacağını belirtti.
Beşiktaş Kulübü'nün eski Başkanı ve Türkiye Futbol Federasyonu
Başkanı Yıldırım Demirören, sorumlu Federasyon olarak, önlem
alınmadığı takdirde Türk futbolunun saygınlığını tehdit edecek bu
çirkin manzara karşısında açık ve kararlı bir tavır alıp Türk
futbolunun tüm paydaşlarını bu tavrı desteklemeye çağırıyor ve
2014-2015 Futbol Sezonu ile birlikte Türk futbolunda artık yeni bir
sayfa açtıklarını belirterek 2014-2015 futbol sezonunu, vefat eden
Beşiktaş Kulübü Onursal Başkanı Süleyman Seba'ya adadıklarını
açıkladı.
Kaldı ki sorumlu federasyon demek saha içindeki olayları önlemek
için tedbirler alır, futbol sezonunun adını değiştirerek önlem
alınmaz. Bu yanlış olduğu kadar taraflı bir yaklaşımdır. 18 kulüp
başkanına sormakla bu iş olmaz, o başkanların temsil ettiği
taraftara da sorulmalı. Ben yaptım oldu anlayışı ile bu işler
yürümez.
Keza TFF yönetimi yanlı bir karara imza atarak, yönetim
anlayışlarını ortaya koydular. Oysa TFF'nin buna en büyük katkıyı
yapacak spor kamuoyunun genel görüşünü almayarak nasıl bir yönetim
anlayışı içinde olduğunu spor kamuoyunun takdirine bırakıyorum.
Dostluk, centilmenlik elbette olmalı... Türk futbolunun
başkanları, yöneticileri ve oyuncuları örnek oluşturmalı. Skor ne
olursa olsun dostluk devam etmeli. Her şey sahada kalmalı. Biri
kazanacak, diğeri kaybedecek. Ama dostluk, dostluklar hiç
bitmemeli. Zaten Rekabetin güzelliği de burada yatıyor.
Türk futbolunun bütün takımları bir birlerinin ezeli ve ebedi
dostu... Kaybeden kazananı kutlasın, mücadele sahada başlasın ve
tamamlansın, dostluk baki kalsın.
Türkiye Futbol Federasyonu yönetimi doğal olarak centilmenliğe
spor ahlakına vurgu yapıyor. Takdim şekilleri güzel ama yaklaşım
yanlış.
Merhum Süleyman Seba'nın taraftarken diğer renklere saygısına,
futbolcuyken meslektaşlarına karşı efendiliğine, yöneticiyken
centilmenliğine, başkanken muhteremliği konusunda hiç kimsenin
aksini söylediği bir şey yok.
Sezon ismini dayatmak mahalle baskısının TFF
versiyonudur!
Trabzonspor Genel Kurul Üyesi Nurettin Özgenç, sırf
vurguladıkları bazı vasıfları taşıyor diye Türk futbol sezonuna
"Süleyman Seba Sezonu" adı verilir diye de bir şey yok. Şayet
Yıldırım Demirören başkanlık yaptığı eski kulübünün başkanına vefa
borcunu ödemek adını yaşatmak istiyorsa Vodafone Arena stadyumuna
adını verdirir ismini orada yaşatır. Yıldırım Demirören
başkanlığındaki TFF ne diye diğer sporseverlere "Süleyman
Seba Sezonu" adını zikrettirmek için dayatmada bulunuyor?
Bu bir nevi mahalle baskısı şeklinde yapılan federasyon baskısıdır
bir önce bu yanlıştan dönülmeli.
Ayrıca hatırlatmak isterim ki; Süleyman Seba'yı tüm spor
severler sevecek diye bir şey yok. Seveni olduğu gibi sevmeyeni de
olabileceği unutulmamalı!