Ortega Fener'den nasıl kaçtı?
Fenerbahçe'nin eski oyuncularından Ali Güneş, Ortega'nın nasıl yaşadıklarını ve nasıl kaçtığını açıkladı!..
Bir dönem Fenerbahçe ve Beşiktaş'ta forma giyen Ali Güneş ilginç
açıklamalarda bulundu. Ali Güneş, "Ortega hocadan lavaboya gitmek
için izin istedi ve bir daha geri dönmedi" dedi.
Türk futbolseverler Ali Güneş'i Almanya'nın Freiburg takımından
2000-2001 sezonunda Fenerbahçe'ye transfer olduğu gün tanıdı.
Sessiz sedasız F.Bahçe'ye imza atan gurbetçi futbolcu orta sahada
adeta arı gibi çalışınca kısa zamanda Sarı-Lacivertli takımın
değişmez ismi oldu.
Hele F.Bahçe'nin G.Saray'ı 2-1 mağlup ettiği maçta takımı adına
kritik bir gole imza atınca popülaritesini iyice artırdı.
Sarı-Lacivertli forma ile biri Mustafa Denizli, biri de Christoph
Daum döneminde olmak üzere toplam iki kez şampiyonluk sevinci
yaşadı.
Ancak 2004-05 sezonun başlangıcında Daum ile arası açılan tecrübeli
futbolcu, soluğu Beşiktaş'ta aldı. Siyah-Beyazlı takımda da sadece
işini yapmaya çalışan ve profesyonelliği elden bırakmayan Ali
Güneş, 3 sezon burada top koşturdu.
Gurbetçi futbolcu, Jean Tigana ile sorun yaşayınca Türkiye'den
ayrılma kararı aldı ve 2007-08 sezonunda tekrar Almanya'daki ilk
takımı Freiburg'a döndü.
Süper Lig'de iki büyük kulübümüzde dolu dolu 8 yıl geçiren ünlü
futbolcu sessizliğini Zaman'a bozdu. Soruları içtenlikle ceveplayan
Ali Güneş, Türkiye'de yaşadığı ilginç olayları paylaştı.
Ali Güneş'in, Zaman Gazetesi'nde yer alan röportajı şöyle:
F.Bahçe'ye gelmeden önce Freiburg'da sürekli oynayan ve
geleceği olan bir oyuncuydun. Türkiye'yi neden tercih
ettin?
Benim hayalimde her zaman Türkiye'nin en iyi takımlarında forma
giymek vardı. Her ne kadar Almanya'da doğmuş olsam da Türkiye'ye
ait olduğumu düşünüyordum ve F.Bahçe'den gelen teklifi kabul ettim.
4 sene çok mutluydum. Hiçbir zaman o adımı attığıma pişman
olmadım.
F.Bahçe'deki ilk sezonunda G.Saray'ı 2-1 mağlup ettiğiniz
ve ligin finali denilebilecek maçta gol attın. O an neler
hissetmiştin?
G.Saray maçı hayatım boyunca unutamayacağım karşılaşmalardan
biridir. Belki de o maçla Türk halkı beni tanıdı. O anki mutluluğu
cümlelerle anlatmak mümkün değil. O maç kariyerimin dönüm
noktasıydı.
Ariel Ortega'nın takımdaki en yakın dostu sendin. Sana göre
Ortega'nın ülkesine kaçmasındaki asıl sebep neydi?
Ortega ile takım içinde iletişim kuran ender futbolculardan
biriydim. Kendisinin içine kapanık bir yapısı vardı. Fakat onun
asıl problemi Ceyhun'la değil, teknik direktör Werner Lorant'laydı.
Ceyhun'la sadece bir maçta frikik nedeniyle tartışmıştı. Lorant onu
ilk 11'de oynatmadığı için kızgındı. Sanıyorum İstanbulspor maçı
öncesiydi. Samandıra'da maç öncesi son toplantı yapılıyordu. O
sırada bana "Lorant beni ilk 11'e almazsa F.Bahçe'den gideceğim."
dedi. Daha sonra açıklanan ilk 11'de adını görmeyince el kaldırarak
hocadan lavaboya gitmek için izin istedi ve bir daha geri dönmedi.
Toplantı bittiğinde Ortega'nın tesislerden ayrılıp Arjantin'e
gittiğini öğrendik.
Seni F.Bahçe'deki en formda zamanında bile A Milli Takım'da
göremedik. Neden?
Gerçekten ben de A Milli Takım'a neden çağrılmadığımı bilemiyorum.
O dönem çok formdaydım ve iyi maçlar çıkarmıştım. Fakat sanırım o
anki Milli Takım hocası takımın iskeletini bozmak istemedi. Bence
hak eden her zaman ödüllendirilmeli. Ancak şu sıralar bile zaman
zaman kendi takımlarında oynamayan futbolcular Milli Takım'a
çağrılıyor. Aksine başarılı oyuncular ise aday kadroya davet
edilmiyor.
F.Bahçe'nin kazandığı 2003-04 şampiyonluğunda büyük katkı
yapmıştın. Ancak sezon sonunda Beşiktaş'la anlaştın.
Evet, o sezon benim için çok olumlu geçmişti. Fakat Daum'la sorunum
olduğu için Beşiktaş'ın teklifini kabul ettim. Hatta Aziz Başkan'ın
bana 'gitme kal' demesi bile beni o anda ikna etmedi. Ben de
Beşiktaş tercihini kullandım. Bundan dolayı pişmanlık duymadım.
Beşiktaş'ta oynamak bana gurur verdi. Sonuçta hem taraftar, hem de
medya açısından iki kulüp de çok popüler.
Beşiktaş'a gittiğinde Del Bosque vardı. İspanyol hoca sence
Beşiktaş'ta neden tutunamadı? Aragones ile benzeşen yönleri var
mı?
Del Bosque'ye çok fazla zaman verilmedi. Hatta çok aceleci
davranıldı. Del Bosque, bugüne kadar çalıştığım en iyi teknik
adamların başında geliyor. Aragones'le çalışmadığım için o konuda
yorum yapamam. Ancak geçen senelere nazaran F.Bahçe'nin kadrosunun
yeterliği olmadığını söyleyebilirim.
Tigana ile geçinemedin. Bunun sebebi
neydi?
Bana göre Tigana, geçmişiyle yaşayan ve ön planda olayı seven bir
teknik adam. Tigana ile farklı karaktere sahip olduğum için
geçinemedim.
Ertuğrul Sağlam'ın yerine Mustafa Denizli'nin gelmesi
Beşiktaş için risk miydi?
Mustafa hoca, bence çok zekî ve tecrübeli bir teknik direktör.
Kendisine büyük bir saygım var. Beşiktaş'ı şampiyon yapabilme şansı
yüksek. Benim favorim de Beşiktaş. Ertuğrul hoca da başarılıydı.
Kendisini duruşu ve konuşmalarıyla takdir ediyorum. Beşiktaş'a çok
yakışıyordu. Ama maalesef Türk hocalara her açıdan tahammül
edilmiyor.
Beşiktaş'ın eski takım arkadaşın Yusuf'u transfer ettiğini
duyunca tepkin nasıldı?
Yusuf abi son dönemlerde çok başarılı bir performans sergiledi.
Beşiktaş'ta oynamayı çoktan hak etti. Tecrübesiyle Beşiktaş'a
yararlı olacağına inanıyorum.
Fabian Ernst'i beğeniyor musun? Sence ona verilen parayı
hak ediyor mu?
Ernst'i Almanya'dan tanıyorum. Kendisiyle karşı karşıya oynadım.
Agresif, koşan ve mücadele eden bir futbolcu. Teknik kapasitesi
kısıtlı olduğu için daha çok tek ve garanti pas yapmayı seven bir
oyuncu. Her ne kadar iyi bir oyuncu olsa da Beşiktaş'ta fazla
kalacağını tahmin etmiyorum.
Beşiktaş'tan sonra neden Süper Lig yerine Almanya'yı tercih
ettin? Tekrar Türkiye'ye dönmeyi düşünüyor musun?
Almanya'ya gelme sebebim, Türkiye'de son zamanlarda bunalmaya
başlamış olmamdı. Ben de bir değişiklik yapmak istedim. Mayıs'ta
mukavelem bitecek. İnşallah tekrar Türkiye'de futbol kariyerimi
devam ettirmek istiyorum.