İnanın beklediğimize değmezmiş. Maç
önü yapılan yorumlar, her iki kulübün dostluk mesajları,
televizyonlarda önceki yıllarda her iki takım arasında oynanan
maçların görüntüleri derken derbi gibi olmayan bir maçı geride
bıraktık. Oynanan oyun hiç keyif vermedi. Hele ki bir gün önce
yemek yiyip dostluk mesajı veren taraftarlar ayıp ettiler. Demek ki
deplasmana gitmeyi öğrenemeyenler varmış. Deplasmana gitmenin neden
yasaklandığını şimdi daha iyi öğrenmiştir birileri. Hangi takım
deplasmana gidiyorsa sorun çıkıyor. Mutlaka bir vukuat çıkıyor.
Bundan sonra kimse deplasmanıma dokunma falan demesin. İngiltere’ye
bakıyorum Chelsea taraftarlarının arasında sevinene Manchester
United’li taraftarlar var ve hiçbir olay çıkmıyor. Yanındaki adamın
sevincini anlayışla karşılayabiliyorlar. Bizde ise tellerle çevrili
olmasına rağmen birbirini yemeye çalışan gruplar var. İnanın
serbest bıraksalar bir halt edemezler. Sadece gürlüyorlar. Nasıl
olsa teller var, etrafında polisler var, kendi kendine tepinip
duruyorlar. Benim şahsi fikrim, bundan sonra deplasman
taraftarlarının maçlara girmesi tamamen yasaklansın.
Fenerbahçe maça iyi başladı.
Özellikle Stoch’un kanadından etki oldular. Son paslarda biraz daha
iyi olsalar, maç çok farklı yerlere gidebilirdi. Uzaktan çekilen
şutlarda istenilen düzeyde olmayınca kornerden gelen gol haricinde
çokta bekleneni veremediler. Maçın ikinci yarısının neredeyse
tamamında kapanan bir Fenerbahçe vardı. Kontra atakla çıkmayı
düşünüyor olsa da bunu hiç yapamadılar. Birkaç pozisyonda
Beşiktaş’tan daha fazla gelmelerine rağmen yavaş hareket
etmelerinden dolayı defansın çoğalması ile pozisyona bile
giremediler. Fenerbahçe buna rağmen son anlarda bir gol daha
bularak net bir galibiyet almış oldu. Skor net bir skor gibi
görünse de oyun anlamında iyi bir oyun göremedik. Takım içerisinde
oyuncuların tamamı vasat oynadı. Oynadığı süre içerisinde sadece
Gökhan Gönül biraz hareketliydi. Stoch gayretliydi. Sow ilk maçına
rağmen çok sırıtmadı. Sadece Yobo çok iyiydi. Tüm
atakları, tehlike doğmadan engelledi. Gol atarak da galibiyete
katkı sağladı. Fenerbahçe iyi oynamadan da kazanarak önemli bir 3
puan almış oldu.
Beşiktaş ise inanın yokları
oynuyor. Takımda elbette eksik oyuncular vardı. Bunun avantajları
da dezavantajları da oldu. Eksik oyuncuların takımda olduğu bir
oyun olsaydı defansif anlamda bu kadar iyi bir Beşiktaş
izleyemeyeceğimizi tahmin ediyorum. Mustafa, Veli, Tanju,
Necip kadar koşan oyuncular olmayacaktı. Fenerbahçe’nin
işi daha kolaylaşırdı. Beşiktaş’ın atakları da pozisyona dönüşürdü.
Beşiktaş topa daha fazla sahip olsa da kendi alanında yaptığı
paslarla bu yüzdeyi yakaladı. Rakip alanda pozisyon bile
bulamadılar. Mustafa’nın ara pasında Ernts karşı karşıya kaldı ve
dışarı attı. Bunun dışında birde uzaktan attığı şut var. Beşiktaş
bu iki tehlikenin dışında hiçbir varlık gösteremedi.
Beşiktaş, Fenerbahçe’yi hiç zorlamadı bile.
İsabetli bir orta bile yoktu. Oyuncuların üzerinde bir dert var.
Maddi sıkıntılardan dolayı diye söylentiler var ama her yıl milyon
Eurolar alan bir oyuncu parasını geç alsa ne olur ki? İstemiyorsan
oynamayacaksın. Eğer formayı giyiyorsan sonuna kadar savaşacaksın.
Ben Beşiktaş’lı oyuncularda hırs göremedim. Mücadele etmek
istemiyorlardı. Ahmet Dursun, İlhan Mansız, Tümer, Pancu,
Sergen gibi ruhunu sahaya yansıtan oyuncuların eksikliği
hissediliyor. Bu durum pek düzeleceğe benzemiyor. Avrupa maçlarında
oynanan oyun sadece kendilerini pazarlama açısından diye
düşünüyorum. Ligde ise ligi, takımını ve taraftarını umursamayan
oyuncular topluluğundan ibaret.
Fenerbahçe’nin yaşamış olduğu
süreci Beşiktaş yaşamış olsaydı inanın bu kadar ayakta
kalamazlardı.
https://twitter.com/#!/muhmed83