Şampiyon Kadıköy'de belli olur
Orduspor'da başarılı bir sezon geçirerek herkesin beğenisini kazanan Fildişili oyuncu gerçekleştirdiği ropörtajda sorulara samimi cevaplar verdi.
Spor Toto Süper Lig takımlarından Orduspor'da bu sezon ortaya koyduğu başarılı performansla dikkatleri üzerine çeken ve taraflı tarafsız herkesin beğenisini kazanan Jean-Jacques Gosso ile Sporx.com'dan Fatih Şamlıoğlu ile özel bir tele-röportaj gerçekleştirdi.
Türkiye'de futbol oynamaktan büyük bir mutluluk duyduğunu
belirten Gosso, Türk futbolunda en çok beğendiği ismin Burak Yılmaz
ve Alex de Souza olduğunu dile getirdi. Keita'nın hemen her
fırsatta Galatasaray'dan söz ettiğini ifade eden Fildişili oyuncu,
Galatasaray ile Orduspor arasında yaşanan Culio krizi hakkında da
konuştu ve "Culio'nun yerinde olsam ben aynısını
yapmazdım" dedi.
Manchester City'nin Afrika Kupası'nda yakından izlediği Gosso için bazı İngiltere Premier League takımlarının da devrede olduğu biliniyor. Orduspor Başkanı Nedim Türkmen'in de ''İngiltere'den bazı teklifler var" dediği Gosso da menajeri aracılığıyla ulaşan bazı tekliflerin olduğunu ancak kararı Orduspor'un vereceğini belirtti.
-Orduspor'a gelmeden önce kafanda 'acabalar' var mıydı?
"Benim menajerim hem arkadaşım hem menajerim. Birkaç Fransa
takımından teklif vardı ama ülke değiştirmek istedim. Takım ile
ilgili bir çok araştırma yaptık. İnternet üzerinden araştırdım ve
Türkiye'de oynamış eski Fildişi oyuncularına sordum. Keita'dan
gelen olumlu referanslar benim için etkileyici oldu. Ordu'nun küçük
ama kulübün köklü olduğunu görünce teklifi kabul ettim. "
-Fransa'da 3 yıl boyunca Manoca'da forma giydin, bu süre zarfında sana büyük Fransız takımlarından teklif gelmedi mi?
"Lyon, Marsilya ve Paris gibi büyük takımlardan zaman zaman teklif
geldi ancak hepsinde kontratım devam ediyordu. Para konusunda
anlaşamadım. Ondan sonra kontratım bitince Ordu'yu tercih ettim. Bu
kararımdan pişman değilim iyi ki gelmişim."
-Türkiye'de ya da Ordu'daki yaşantından biraz bize bahsedebilir misin?
"Her gün nerede ise zaten idmana geliyorum. Ardından ise Akşam
yemeğine kadar evimde istirahat edip dinleniyorum. Telefon ya da
internet vasıtası ile ailem ve arkadaşlarım ile görüşüyorum.
Akşamları ise farklı farklı restaurantlara giderek Türk
yemeklerinden tadıyorum. Pilava bayılıyorum. En çok Türk pilavını
mesala milli takımda iken özledim. Milli takımda Eboue ile birlikte
iken sürekli pilav olsa da yesek diyorduk. "
- Türk futbolu hakkında neler düşünüyorsun? Türk futbolunda seni en çok şaşırtan ne oldu?
"Her ülkenin kendine özgü, kendi karakteristik futbolu vardır.
Türkiye'de farklılık olarak mücadele ve sertlik çok. Bu daha ön
planda. Beni en çok şaşırtan takıma karşı ve bana karşı
seyircilerin sevgi ve coşkusu. Bunu görünce ben de karşılaşmada her
şeyimi vermek için mücadele ediyorum. Türkiye'de iyi bir fanatiklik
var. Takımını herkes iyi yerde görmek için mücadele ediyor. "
Kısa bir süre önce Galatasaray'da oynayan Keita ile hiç
görüşme imkanın oldu mu?[page_end]
"Keita ile görüştüm. Bana hemen gel dedi. Tam bir futbol ülkesi
burası dedi. Geldiğime hiç pişman olmadım çünkü hem futboluma hem
de kişiliğime çok şey kattı Türkiye. Eboue, Zokara ve Keita ile çok
iyi bir ilişkimiz var ve hepsiyle de iyi birer arkadaşız. Fırsat
bulup, günlerimizi ayarlayabildiğimiz ölçüde birlikte zaman
geçirmeye çalışıyoruz. Keita ise bana her fırsatta Galatasaray'da
geçen günlerini anlatıyor, buraya yeniden gelmek için çok
istekliydi ancak bazı özel sebepler vardı ve olmadı. "
- Bir süre Galatasaray ve Fenerbahçe ile adı anıldın, bu kulüpler için menajerler vasıtasıyla sana ulaşan herhangi bir teklif ya da bir temas oldu mu?
"Büyük hedefleri olan her oyuncunun büyük takımlarda oynama isteği
vardır. Türkiye'de Fenerbahçe, Galatasaray, İngiltere'de Manchester
City ile ilgili haber çıkması büyük gurur veriyor. Bu haberler
kulübün imajı açısından da çok önemlidir. Bu performansıma sadece
tek başıma ulaşmadım. Ekip çalışması ile bu oldu. Hem takım
arkadaşlarıma, beni buraya getiren Kulüp Başkanı Nedim Türkmen'e,
Metin Diyadin'e ve Hector Cuper'e çok şey borçluyum. Elimden geleni
bu yıl yaptım, bunun karşılığında çok şey kazandım. Yöneticilerin
ve taraftarın sevgisi beni çok mutlu ediyor. Bazı teklifler var ve
daha kesin bir şey yok ama gidersem kalbimde sızı olacak. Başkan
Nedim Türkmen daha büyük oyuncular getirecektir. "
- Türk futbolunda bir sezon geçirdin ve sana göre şampiyonluğa en yakın takım hangisi? Neden?
"Galatasaray ve Fenerbahçe bu sezon kalitesi ile bunu gösterdi. En
güçlü 2 takım bunlar. İkisinden biri olur. Kadıköy'de oynanacak
olan derbi maça kadar iki takımın da puan kaybetmesi zor gözüküyor.
Bana göre ligde şampiyonu belirleyecek olan maç Kadıköy'de
Fenerbahçe ile Galatasaray arasında oynanacaktır.
- Türk futbolcuları arasında en beğendiğin isim hangisi ve hangi futbolcuya karşı oynarken çok zorlandın?
Türk futbolcular arasında en iyisinin en iyisinin Trabzonspor'da
forma giyen Burak Yılmaz olduğunu söyleyebilirim. Futbolda
birisinin karşısında ciddi anlamda zorlanmam ancak beni saha
içerisinde etkileyen isimlerin başında Fenerbahçeli Alex geliyor.
Ona karşı oynayınca içinden saygı duyuyorsunuz. Saygıyı hak ediyor
ama hiçbir oyuncu beni zorlamadı."
- Galatasaray'ın futbolcusu olsan ve Orduspor'da kiralık olarak oynasan; bir Galatasaray - Orduspor maçında önce oynamamak istediğini söyler miydin? Culio'nun yanlış yaptığını düşünüyor musun?
- "Ben çok rahatlıkla şunu söyleyeyim, porfesyonel oyuncuyuz,
nerede ekmek kazanıyorsak oraya yüzde 100 hizmet etmek zorundayız.
Her oyuncu kazanmak ister. Karşı takımda abim de babam da olsa
kazanmak için oynardım. Culio böyle bir karar vermiş olabilir,
tabii onun fikrine de saygı duyuyorum ancak ben olsam aynı şekilde
davanmazdım."
- Fldişi Milli Takımı'ndan arkadaşın olan Zokara ile Fenerbahçeli futbolcu Emre Belözoğlu arasında yaşanan kavga hakkında neler düşünüyorsun?
"Zokora ile görüşme fırsatım olmadı. Böyle bir olay oldu ise
gerçekten üzüldüm. Çünkü Emre büyük bir oyuncu. Bizim oyuncuların
bir görevi var, gençlere, çocuklara örnek teşkil ettiğimiz için
hareketlerimize ve söylediklerimize dikkat etmemiz gerekiyor. Büyük
futbolculuk sadece oyun ile ilgili değil, hal ve hareketlerimiz ile
de alakalı. Örneğin, Alex sadece iyi bir futbolcu değil, aynı zaman
da iyi bir örnek. Bu hem Türk futbolu ve dünya futbolunda acil
kalkması gereken bir kavram."