Serdar Adalı o zor günleri anlattı
Şike Davası'ndan beraat eden Serdar Adalı, yaşadığı zorlu günleri kaleme döktü.
Beşiktaş Kulübü'nün eski yöneticilerinden Serdal Adalı, "Şike Davası"nda beraat etmesinin ardından ilk kez açıklama yaptı.
Yazılı bir açıklama yapan Serdal Adalı, şu ifadeleri kullandı:
BÜYÜK ACILAR ÇEKTİK
“Türkiye Cumhuriyeti’nin 82 yıllık tarihinde hukukun ayaklar altına
alındığı, adalet kavramının büyük yara aldığı vicdanların rafa
kaldırıldığı garabetlerle dolu bir süreç nihayet sona erdi. Her
türlü iftira, yalanlarla dolu bu karalama kampanyası karşısında
büyük bir kurgunun mağduru olarak büyük acılar çektik.
ÖNCE ALLAH'A SONRA TÜRKİYE
CUMHURİYETİ'NE İNANDIK
Bu süreçte farkına vardığımız yapılanmanın varlığını, oyunlarla ve
iftiralarla toplumu nasıl yönlendirmek istediğini ve amaçlarını
belirgin bir şekilde gördük. İlgili savcıların dahi adalete
güvenmeyip yurtdışına kaçtığı bir süreçte masumiyetinden emin
insanlar olarak yurtdışından, kamptan Türkiye’ye gelip adalete
kendimizi teslim ettiğimizi hatırlatmak isterim. 5 kuruş etmeyecek
5 sayfa yazıyla 6 ay cezaevine konulduğumuzda bile önce yüce
Allah’ın adaletine sığındık, sonra Türkiye Cumhuriyeti’nin
adaletine. Çünkü bu ülkede, ‘Hak, hukuk ve adalet’
diyen ve bunun için mücadele eden binlerce cesur yüreğin olduğunu
biliyoruz.
BEŞİKTAŞ'A KATKI SAĞLAMAYA DEVAM
EDECEĞİM
Allah’tan dileğim, kimsenin suçsuz yere böylesine haksız ve art
niyetli ithamlarla bir daha karşı karşıya kalmamasıdır. Bizi
tanımayanların bile, ‘Size büyük haksızlık yapılıyor. Büyük
bir yanlışlık var’ dediği süreçte bu karalama kampanyasına
karşı beni tek başıma mücadele etmek zorunda bırakmayan aileme,
dostlarıma teşekkür ederim. Hesapsız ve tarifsiz bir sevdayla bağlı
olduğum Beşiktaş’a leke sürülmek istenmesi kişisel olarak yaşadığım
tüm bu sıkıntılardan daha önemlidir. Benim üzerimden Beşiktaş’a
atılan iftiralar 3 Temmuz sürecinde toplumda hiçbir zaman karşılık
görmemiştir. Tesellimiz budur. Bana gösterdikleri bu güven, en
karanlık anlarda dahi yolumu aydınlatmış, vatanımın, ailemin ve
Beşiktaş’ın daha güzel günler görmesi için katkı sağlamama dair
inancımı ve isteğimi daha da kamçılamıştır.
Tüm bu yaşadığım olumsuz günlere rağmen ilk önce aldığım aile terbiyem ve ilke edindiğim dürüstlükle hedeflerimden beni vazgeçiremeyeceğinin bilinmesini isterim. Koparılmak istendiğim, hesapsız sevdiğim Beşiktaş’ın hak ettiği yerlere gelmesi için azimle her türlü çaba içerisinde olmaya devam edeceğimden kimselerin şüphesi olmasın.
Yaşar Kemal’in dediği gibi, “İnsan evrende gövdesi kadar değil, yüreği kadar yer kaplar.” Bu açıklamayı Ankara’daki terör saldırısı ve insanlık dışı katliam nedeniyle bugüne bıraktım. Bu vesile ile bu insanlık dışı katliamı lanetle kınıyorum. Hayatını kaybeden vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet, ailelerine başsağlığı, yaralı vatandaşlarımıza acil şifalar dilerim.”