Şike sanıkları hakkında "yeniden yargılanma" ve
"infazın durdurulması" kararı malumun
ilanıdır.
Şike davasında hapis cezası alanların yeniden yargılama
talebiyle ilgili "kabul" kararı çıkması bana göre
süpriz değil, beklenen bir karardı. Çünkü böyle olabilmesi için
büyük gayret gösteren çevrelerin olduğu açık.
Zira Şike ve Balyoz davası konusunda yaşanan gelişmeleri görmek
için müneccim olmaya gerek yok adeta senaryosu önceden yazılmış bir
tiyatro oynanıyor.
Nitekim 15 gün önce "Futbolda şike" davasına
ilişkin, aralarında bazı kulüp başkanlarının da bulunduğu şike
suçluları hakkında "yeniden yargılama" ve
"infazın durdurulması" yönünde ilginç ve bir o
kadarda kaygı verici gelişmeler yaşanmaktadır diye kaygı ve
endişelerimi belirtip bu konuya değinmiştim.
Çok değil bundan tam 14 gün önce bu durumu görüp bu sayfada
"Şike davasında yeniden yargılanma yolunun açılması Balyoz
sanıkların da ileride somut örnek teşkil edebilmesi için şike
yaptığı mahkemece tescilli olan kulüp başkanı 'demo' olarak mı
seçilmiştir?" demiştim Böyle dediğimde de yanılmadığım gün
gibi ortada..
Halk arasında hukukun esnetilmesi olarak algılanan yeniden
yargılanma bir nevi "hukukun arkasından dolanması"
olarak anlaşılmaktadır. Zira Anayasa Mahkemesi'nin Balyoz Planı
Davası'nda başvurucular hakkında verdiği hak ihlaline ilişkin
kararı sonrasında ilgili mahkeme de tahliye taleplerini
değerlendirdi ve tüm balyoz sanıkları tahliye edildi.
Şimdi de DEMO olarak seçilen kişinin yeniden yargılanmasının önü
açılmış oldu. Bu gidişat haklı olarak akıllara'şike aklanacak mı'
sorusunu getirmektedir.
Şike ve Balyoz davalarında yeniden yargılanma İmralı
için örnek teşkil etmeyecek mi?
Trabzonspor Genel Kurul Üyesi Nurettin Özgenç, Kamuoyu gibi
bizde merak ediyoruz; hakkında verilen 6 yıl 3 aylık hapis cezası
Yargıtay'ca onanan isim için hukuki manevra ile adeta sanık
kurtarma hareketi başlatılarak örgüt suçu kapsamında kanuni
değişiklik yapıldığı gerekçesiyle yeniden yargılanması sağlandı.
Geçen sefer sormuştum şimdi de tekrar edeyim. Şike davasında
verilen karar örneğinden hareket ile hırsızlıktan,
dolandırıcılıktan yankesicilikten,uyuşturucu ticareti yapmaktan,
cinayetten, terörden yada başka suçlardan yargılanmış ve ceza almış
örgüt suçlularına da yeniden yargılanma hakkı tanınmayacak mı?
Tanınmayacaksa haksızlık yapılmış olmayacak mı? Ayrıca yeniden
yargılanma kararı emsal gösterilip İmralı içinde geçerli olmayacak
mı?
Ayrıca yeniden yargılama olması halinde 'hukukun arkadan
dolanılması' kamuoyuna nasıl açıklanacak? Bu hususta geçen
seferki açıklamamda "Hukuk kişiye özel olmamalı"
diyerek bu konuya vurgu yapmıştım
Bu tür imtiyazlı kişilere yönelik yapılan hukuki manevralar
kamuoyunda yargıda güvensizliğe neden olmayacak mı?
Halk arasında sıkça kullanılan deyim misali yasalar karşısında
bal arıları örümcek ağına takılırken eşek arıları delip geçecek mi?
Hukuk garabeti olacağı düşünülen bu girişim farklı suçlardan olsa
da onunda hakkında verilen 6 yıl 3 ay hapis cezası aynı olan ve
Yargıtay tarafından onanan bayan şarkıcı içinde geçerli olmayacak
mı?
Hak, adalet ve eşitlik bir insanlık sorunsalı olmamalı. Zira
herkesin eşit olduğu bir toplumda da 'adaletsizlik-haksızlık'
yaşanmamalı. Zira eşitliğin olmadığı bir yerde de 'adalet'
kavramından bahsetmek yersiz olabilecektir.
Şike meselesi TFF ,UEFA ve başka yerlerde kapansa bile halkın
vicdanın da kapatılamayacaktır. Halk gözleri önünde cereyan eden
olayın örtbas edilerek kapatılmak istendiği algısındadır. Spor
kamuoyu soyut söylemlere değil somut gelişmelere bakar,bakacaktır
da.