Fatih Hoca'nın maç öncesi stratejisinin 'geride bekleyin
kontra ataklar ile gol arayın' olduğunu düşünmüyorum. 7.dk
da Ozzy'nin harika golüyle öne geçince doğal bir süreç yaşandı ve
tıpkı bir önceki akşam İtalyan'lar önünde tarih yazan
basketçilerimiz gibi yüksek konsantrasyonla bir takım savunması
yaptık.
İstatistiklere bakınca 83 dk maçı önde götüren bir takıma göre
yaptığımız kontratak sayısı düşük gelebilir ama yaptığımız atakları
sonuca dönüştürmeyi başardık. Her nekadar Caner asist yaptığı
golden önce rakibine faul yapmış olsada, 40 yıl sonra Hollanda'ya 3
farklı mağlubiyet yaşatmak önemli bir iştir.
Hollanda Euro 2012'de galibiyet alamadan elenince,2014 Dünya
kupası öncesi bir revizyona gitti. Sneider (en çok forma giyen),
Van Persie (en çok gol atan), Robben vs gibi tecrübeli oyuncuların
yanına 94-95 doğumlu genç ve dinamik oyuncuları monte edip yeni bir
jenerasyon yapmayı hedeflediler.
Geçtiğimiz yıl futbol dehası Louis Van Gaal sadece Dünya kupasına
özgü 3-5-2 sistemini kullanıp, dünyanın belkide en iyi ofansif
futbol kültürüne sahip takımı Hollanda'dan tam bir kontratak takımı
oluşturarak Dünya 3.lüğüne kadar uzandı. Van Gaal'dan sonra takımın
başına geçen Hiddink yeni nesil futbolcu grubuyla 4-4-2 sistemine
geçince Hollanda takımının defosu ortaya çıktı ve grup maçlarında
sadece Kazakistan ve Letonya'yı yenebildiler.Dün bizim karşımızda
çok iyi bir Hollanda yoktu belki ama bizde çok iyi oynadık.
Attığımız 3 gole rağmen ofansif açıdan takımı değerlendirmek için
bu maçı baz almamız doğru olmaz ama defansif açıdan mükemmel maç
çıkardık.
Oğuzhan, Arda, Hakan gibi kırılgan yapıya sahip oyuncularımız
olmasına rağmen defans organizasyonumuz tek kelime ile müthişti.
Hatta defans yaparken okadar efor sarfettik ki, Fatih hoca 60'tan
sonra sırasıyla Arda,Hakan ve Oğuzhanı kenara alıp daha sert
oyuncular sürdü sahaya. Doğru olanda buydu zaten. Memphis'in çok
iyi futboluna rağmen Şener başarılıydı, hatta belki kırmızı kart
bile görebilirdi rakibini durdurmak için. Ozan çok oyunda görünmese
de Sneider'i etkisizleştirmeyi başardı. Defansta Aziz yerinde
müdahaleler yaptı. Arda tam bir lider olduğunu bu maçtada gösterdi.
Oğuzhan doğduğu büyüdüğü hatta U-19 ve U-17 milli takımlarında
kaptanlık yaptığı Hollanda'ya karşı attığı gol ve gösterdiği
performans ile önümüzdeki yıllar için umudumuzu arttırdı.
Letonya maçı öncesi 4 maçımızıda kazanmak zorunda olduğumuzu
düşünürken,şimdi geldiğimiz noktada Lentonya beraberliğine rağmen
bir beraberlik daha alma lüxümüz var. Tabiki daha atılacak en az
1.5 adım var. Çek'lerle en azından berabere kalmalı ve kendi
evimizde İzlanda'yı yenmeliyiz.
''Eğer 2 maçı da kazanırsak belki en iyi 3.olarak direk
finallere katılma ihtimalini de göz ardı etmeyelim.''
Son bir
not; nasıl ki Fransızlar Stad de France'yi,
İngilizler Wembley Stadyum'unu milli maç stadları gibi kullanıyor
ve her maçını orda oynuyorsa, bence Torku Arena'da bizim milli
stadyum'umuz olsun. Hem Konya hem Torku Arena bunu hak ediyor..