Terim yüzünüze kapıyı böyle kapatır!
Terim'in görevi kabul etmemesinin ardından Polat yönetimini eleştiren Büyüka, bugünkü yazısında G.Saray'ı hedef aldı..
Galatasaray'da Fatih Terim'in teknik direktörlük görevini kabul etmemesinin ardından Adnan Polat yönetimini eleştiren Şansal Büyüka, bugünkü köşesinde "Terim'e ve Hakan'a kimse kızmasın, kızılacak adres belli. Her şeye rağmen Kadıköy'e Hagi'yle gitmek yönetim için şans" dedi
Görünen köy kılavuz istemez... Eğer Fatih Terim'e teklif
yapıyorsanız, Florya'nın anahtarlarını da teslim edeceksiniz...
Doğrusu da bu zaten...
Buna rağmen Fatih Hoca'ya Adnan Sezgin dayatması niye yapıldı?
Acaba, 'Taraftar Fatih Hoca'yı istiyor, çağıralım konuşalım, kabul
edemeyeceği şartları ileri sürüp bu baskıdan kurtulalım mı'
dediler...
Bana göre öyle...
Adnan Başkan başta olmak üzere herkes bilir ki Fatih Hoca çalıştığı
yerde kendi şartlarını koyar...
Tıpkı bundan önce iki dönem Galatasaray'da yaptığı gibi...
Üstelik, bırakın Adnan Sezgin dayatmasını, Florya'nın anahtarlarını
teslim etseler, Adnan Başkan da kurtulacaktı, yönetim de...
Sevabıyla günahıyla iş Fatih Hoca'nın omuzlarında kalacaktı...
Bunu bildikleri halde Fatih Hoca'nın şartlarına 'Evet' demediler,
inanılır gibi değil...
Açıkçası ben Fatih Terim'e yapılan teklifi 'Samimi' bulmadım,
'inandırıcı' bulmadım...
Tıpkı Hakan Şükür'e yapılan teklif gibi...
Önce futbolun başına...
Sonra Adnan Sezgin'in yanına...
Olmadı, son teklif Fatih Terim'in altına...
Hakan'a da aferin...
Her gün, her saat bir yana savrulan yönetimin bu tekliflerini haklı
olarak geri çevirdi...
Kimse Fatih Hoca'yı, Hakan Şükür'ü suçlamasın...
Ortada bir günah varsa, ortada bir yanlış varsa, bunların adresi
Fatih Hoca ile Hakan Şükür olamaz...
Benim fena halde anlamadığım bir durum daha var...
Ankaragücü yenilgisi sonrası yapılan toplantıda, yöneticilerin
dayatması üzerine Adnan Polat 'Tamam, Adnan Sezgin'i ben kendime
danışman yapıyorum, maaşını da ben ödeyeceğim' diyor...
Ne oluyor da o gecenin sabahında Adnan Sezgin dayatması yeniden
başlıyor...
Kusura bakmasınlar, bu işte fena halde çuvalladılar...
Ben Fatih Hoca'nın yerinde olsam görüşmeye bile gitmezdim...
Önce Hikmet Karaman-Hakan Şükür, sonra Hagi, ardından Ersun Yanal,
çaresiz kalınca, doğru adres Fatih Terim...
Oysa çalacakları ilk kapı Fatih Terim olmalıydı...
Ama siz adresi şaşırıp, çıkmaz yollara kapılıp, Fatih Terim'in
adresini zor bulunca, O da kapıyı sizin yüzünüze böyle
kapatır...
Neyse bir teselliniz var:
Kadıköy'e Rijkaard'lı Galatasaray'la gitmektense Hagi'li
Galatasaray'la gitmek daha iyidir...