Spor Toto Süper Lig'in 4. haftasında Trabzonspor evinde
Gençlerbirşiği'ni ağırladı.
Deplasmanda Fenerbahçe ile oynadığı maçın sonrasında milli arada
ruhsal dinlenme arayan bordo-mavililer seyircisi önünde
kazanmak için sahaya çıktı. Karadeniz ekibi, fiziksel olarak
dengede oynayan ve çok adamla hücum etmeyi seven bir takım
olsa da, pas kaybı ve geri dönüşlerde eksikleri nedeniyle, maçı 2-2
eşitlikle maçı tamamlamış oldu.
Maçın ilk 45 dakikasına baktığımda;
Yusuf'un takımdan ayrılmasıyla direncinde ufak bir düşüş yaşayan
bordo-mavililer, bu maça da sakatlık yaşayan
Abdülkadir Ömür'den yoksun çıkmak zorunda kaldı.
Maça başlayan taraf konuk takım Gençlerbirliği oldu. Ardından
topa daha fazla sahip olan Trabzonspor, rakip ceza sahasında daha
fazla görününce Novak'ın muhteşem kafa vuruşuyla 1-0 öne
geçti.
Gençlerbirliği sağ kanattan hızlı çıkınca, ceza
alanı ön çizgisine paralel gönderilen topu Stancu
gole çevirdi ve 45. dakikada skoru 1-1'e
getirdi.Uğurcan'ın bu pozisyonda yapabilecek hiçbirşeyi kalmadı.
Gençlerbirliği ise gole gideceğinin sinyallerini 35. dakikada
vermişti. Trabzonspor'un orta sahadaki direnci kırılnca, Sosa
da yerini değiştirip sağa geçince takımın düzeninin bozulduğunu
düşünüyorum.
Maçın ilk 10 dakikası çok ortada geçti. Daha sonra
Trabzonspor'un tempoyu artırdığını görmüş olsak da, ilk yarıda maç,
beklediğimiz oyun kalitesinin altında kaldı.
Gençlerbirliği savunmada oturup bekleyen bir takım değil,
Trabzonspor orta saha hakimiyetini kuramayıp boşluklar
vermeye başlayınca Gençlerbirliği atağa çıkmaya başladı..
Trabzonspor'da olmaması gereken çok basit top kayıpları
gördük.
Oyun ne kadar tempolu gitse de oyuna tempo veren deplasman
takımı Gençlerbirliği oldu. Rakip takımın Trabzonspor'u iyi analiz
ettiğini düşünüyorum çünkü Novak'ın arkasında bıraktığı
boşluğu, Gençlerbirliği çok iyi değerlendirdi.
İkinci yarıya baktığımda;
Trabzonspor oyuna hızlı başladı ve rakıp yarı sahasında daha
fazla hakimiyet kurdu.
57. dakikada penaltı kazanan bordo mavili takım,
Sorloth'un golüyle skorunu 2-1'e getirdi.
Gençlerbirliği son bölümlerde son derece etkiliydi. Trabzonspor
savunmasındaki boşluğu affetmeyen Ankara ekibi,dakikalar
84'ü gösterdiğinde, Sessegnon'un golüyle deplasmanda durumu
2-2'ye getirdi. 3 maçta 0 puan almış bir takım olan Gençlerbirliği,
2 kez geriye düşmesine rağmen maçı bırakmadı ve tehditkar bir oyun
oynadı. Trabzonspor'un iç sahada bu kadar etkisiz
kalabileceğini beklemiyordum. Oyun içerisinde sakatlıklar yaşamış
olsa da kaliteli oyunculara sahip bir takım. Bu kadar kopuk ve
boşluklar vererek, özellikle de stoper değişikliğinden sonra
yapılan mecburi değişikliğe bakınca , orta alanda yediği baskı da
eklenince Ünal Karaman'ın bu yönde bir oyuncu değişiklik
yapmasını tercih ederdim.
Bu tarz maçlarda 2 defa öne geçmesine rağmen, 3-4 tane daha
atması gereken bordo-mavililer, maçı koparması gerekirken etkisiz
kaldı . Gençlerbirliği, bordo-mavililerın oyun disiplininden
kopmasıyla birlikte, deplasmanda olmasına rağmen, sahaya daha
güvenli bir yerleşimle durumu hakimiyet altına almış oldu.
Milli maç arasının Trabzonspor'a yaramadığını bu akşamki maçla
görmüş olduk.
4 gol ve kaçan net fırsatlarla birlikte, iki takımın da
kazanabileceği bir maçtı. Ev sahibi attı, konuk takım kovaladı, ev
sahibi dengede kaldı, konuk takım saldırdı.. Maç eşitlikle
sona erdi.
Trabzonspor, Süper Lig'de 1 maç tökezlemiş olsa da,
eksikliklerini görmesi açısından belki de 1 puana şükür etmesi
gerekiyor.
Değerli okurlar haftaya görüşmek dileğiyle.. Hoşçakal