Ülkemizde 3 Temmuz diye büyük bir komplo kurulmuştu. Fenerbahçe’ye ceza verme girişimi ilk zamanlar oldukça da başarılı olmuş ve tüm dünyaya Fenerbahçe şikeci olarak anlatılmış, başkan ve yöneticileri hapse atılmıştı. Fenerbahçe, Avrupa’dan men edilmiş ve cezalar almıştı.
Yalancıların mumu yatsıya kadar bile yanmadı…
Alçak terör örgütü fetö mensuplarının tezgahladığı, Beşiktaş’ın da Fenerbahçe’nin yanında meze yapıldığı, Trabzonspor’u da göstermelikten davaya katıp onlara beraat verildiği bir uydurma dava çökmüştü. Fenerbahçe camiası dimdik ayakta durmuş, Aziz Yıldırım’ı sevenlerde sevmeyenlerde Fenerbahçe’ye kumpas kurulduğu konusunda hemfikir olmuştu. Çünkü Fenerbahçe şampiyonluğu Gökhan Gönül’ün de deyimi ile tırnakları ile kazıya kazıya almıştı. Kanırta kanırta şampiyon olmuştu.
3 Temmuz davasını yürüten polis, savcı, hakim ve o dönem bu davaya yardım ve yataklık eden herkes tutuklu ya da kaçak iken hala 3 Temmuz davasının peşinde koşup mahkeme kapılarında nöbet tutanlar ülkemize en büyük ihaneti yapanlardır.
Trabzonspor yönetimi ülkesine ihanet eden terör örgütünün oyunlarını bile bile, devletine ve milletine ihanet eden, insanları şehit eden, bombalar yağdıran bu terör örgütünün yürüttüğü bir davanın peşinden koşuyorsa kusura bakmasınlar onlarda ihanete bulaşmışlar demektir. Cumhurbaşkanımıza suikast düzenleyen, Komutanlarımızı rehin alan, Mit binamıza bombalar yağdıran, insanlarımıza ateş açan ve şehit eden bu terör örgütü üyelerinin maskeleri düşmüşken hala kupa peşinden koşup onların açtığı bu davayı sahiplenmeleri de ihanet değil midir?
Cas davasından utanmadan fotoğraf paylaşıp kupa isteyen Trabzonspor yönetimi!!! 3 Temmuz davasına bakan savcıları, polisleri ve hakimleri savunmaktan da mı utanmıyorsunuz? Devletine, milletine sahip çıkman gerekirken ve bu davanın düzmece olduğunu bildiğiniz halde hala Türkiye düşmanı mahkemelerin kapısında yatıp kalkmaktan yüzünüz kızarmıyor mu?
Bu yaptığınız Türkiye Cumhuriyetine, Cumhurbaşkanımıza, milletimize karşı ayıptır! O kadar itiraf ve ifade varken hala davanın peşinde koşmanız sizi taraftarınız nezdinde yüceltebilir ama bilin ki Türk milleti nezdinde küçük düşürmektedir. Sizin de ihanet şebekesi ile birlikte isminizin anılmaması adına 3 Temmuz davasının paralel yapı ürünü olduğunu kabul etmeniz ve davaları geri çekmeniz gerekmektedir.
Bilmenizi isterim ki hiçbir kurum ve kuruluş ülkemizi düşünerek gerçekleri değerlendirerek karar vermez.
Fenerbahçe bir hakemin ayak oyunları ile Uefa Avrupa liginden elenmedi mi?
Rakibi dopingli olduğu halde Fenerbahçe’ye karşı oynamadı mı?
Türk takımlarına verilen Uefa tahkim kurulu cezaları ile Avrupa ülkelerindeki takımlara verilen cezalar adil mi?
Bir çok ligde şike ve benzeri olaylarla ilgili açılan davalarda Uefa taraf olmaktan kaçınmadı mı? Diğer ülkelere yaptıkları uygulamalarda biz Federasyonların işlerine karışmayız derken, ülkemiz Federasyonunu tehdit etmediler mi?
2010-2011 sezonu şampiyonu Fenerbahçe’dir.
3 Temmuz davası fetö terör örgütünün ülkeyi karıştırmak ve Fenerbahçe’yi cezalandırmak için kurmuş olduğu düzmece bir davadır. Bu davaya eşlik eden, fetöcülerle hareket edip hala dışarıda gezen dönemin Federasyon yöneticileri de en kısa sürede hesap verecektir.
15 Temmuz’da bertaraf ettiğimiz darbe girişiminden sonra bile hala bu terör örgütünün davasını savunmak Trabzonspor gibi bir camiaya yakışmamaktadır. Bu konuda ısrarlarını sürdürmelerine de anlam verilememektedir. Devletine ve milletinin canına kast etmek isteyen bu örgüt ile anılmak istiyorlarsa ve kendilerine yakıştırıyorlarsa devam etsinler. Milletimiz bunları asla unutmaz. Devletimizde bu hainleri savunanları asla affetmez. Trabzonspor yönetimi çıkıp Fenerbahçe’nin şampiyonluğunu kabul etmeli, 3 Temmuz davasının düzmece olduğunu ve fetö operasyonu olduğunu söylemelidir. Aksi halde milletin kafasında Trabzonspor yöneticileri hakkında soru işaretleri kalmaya devam edecektir.