Van'ın mağdur ama mağrur takımı

Türkiye'nin, UEFA lisansı almış ilk 20 kulübü arasında yer alan ve borcu olmayan Belediye Vanspor, Van'daki depremin ardından bir kuruşa bile muhtaç hale geldi.  
 
 
Antrenman tesisleri, ışıklandırılmış 15 bin kişilik stadı ve borçsuz mali yapısıyla adeta parmak ısırtan Belediye Vanspor Kulübü, depremden sonra zor günler yaşıyor.

 
Tüm geliri bir anda kesilen ve Türkiye Futbol Federasyonu'nun desteğiyle 30 Ekim'den bu yana Antalya'daki WOW Kremlin Palace Otel'de hazırlıklarını sürdüren takımın geleceğiyle ilgili belirsizlik de sürüyor. Bu hafta depremin ardından Gebze ile deplasmanda yapacakları ilk maça hazırlanan takımın, iç saha maçlarını nerede oynayacağı ise henüz kesinlik kazanmadı. Depremden sonra birbirlerine kenetlenerek yaralarını sarmaya çalışan kulübün yönetimi, teknik heyeti ve futbolcuları, spor camiasından da destek bekliyor.

Gelirinin yüzde 70'i esnaftan, kalanı ise belediye ve stat gelirinden karşılanan süper lig tecrübeli takımın, yeterli desteği alamaması durumunda ise ligden bir yıl süreyle çekilmesi de gündemde. Bu durumda bir yıl sonra yine aynı grupta mücadeleyi sürdürecek olmasına rağmen, futbolcular bu ihtimali düşünmek dahi istemiyor. Takımın ligden çekilmesi durumunda bu yıl oynayacak başka bir kulüp bulması çok zor olan futbolcuların akılları ise Van'da zor şartlarda bulunan aileleri ile kendilerine bugüne kadar en büyük desteği veren Van halkında.

Depreme Beşikdüzüspor ile yapacakları maç için sahaya çıktıkları anda yakalanan ve malzemeleri de yıkıntıların arasında kalan 12'si Vanlı 27 futbolcunun tek isteği, yeniden Van halkı ile buluşabilmelerini sağlayacak maddi ve manevi destek.

-''Hiçbir şeyi olmayan kulüp''-

Belediye Vansporlu yönetici, teknik heyet ve futbolcular, yaşadıklarını anlattıkları AA muhabirine, deprem sonrası Türkiye'nin her yerinden bölgeye yardım yağdığını belirterek, Van'a desteğin sürmesini dilediler. Bölgeden takıma yapılacak yardımı etik bulmayan Belediye Vansporlular, kendilerine futbol camiasının sahip çıkmasını istiyor.

Teknik Direktör Tolgay Kerimoğlu, Türkiye Futbol Federasyonu, WOW Kremlin Palace Otel ve Antalya halkına, verdikleri destek nedeniyle teşekkür etti.

Deprem olduğu anda oyuncularının Beşikdüzü maçı için sahayı kontrol ettiklerini belirten Kerimoğlu, ''Stadın bacalarının kırıldığını, evlerin yıkıldığını gördük. Açık zemin üzerindeydik'' dedi.

Maçın tehir edildiğini ve o akşam depremde hasar gören tesislerde kaldıktan sonra futbolculara izin verdiklerini anlatan Kerimoğlu, TFF'nin desteğiyle geldikleri Antalya'da şu anda yönetimin kararını beklediklerini söyledi.

Belediye Vanspor'un gelirinin büyük çoğunluğunun esnaftan sağlandığını ve belediyenin de takıma katkı sağladığını ifade eden Tolgay Kerimoğlu, şöyle konuştu:

''Belediye Vanspor, Türkiye'de tüm liglerde UEFA lisansı almış ilk 20 takım arasındaydı. Sorunsuz ve borçsuz bir kulüptü. Sahalarımız, antrenman sahalarımız, tesislerimiz, ışıklandırmalı sahamız... Hepsini kaybettik. Tesislerimize, sahaya çadır kent kuruldu. Tesislerimizin, afet koordinasyon merkezi olarak kullanılacağı söyleniyor. Orada bunlara ihtiyaç var. Her şeyi varken hiçbir şeyi olmayan bir kulübe döndük. Spor Toto, Kulüpler Birliği ve diğer spor camiasından yardım bekliyoruz. Fazla bir şey istemiyoruz, bu ortamdan faydalanmak gibi bir düşüncemiz yok. Kulübün giderleri, oyuncuların parası karşılansın yeter. Şehir toparlanana, biz orada oynayana kadar bize maddi ve manevi itici güç lazım.

Yönetim Kurulumuz bir karar verecek. Devam edersek bir yer göstereceğiz ama o stadın masraflarını karşılama imkanımız yok. Kulübün bu işleri yapacak 1 lirası bile yok. Sorunsuz, borcu olmayan bir kulübün, şu anda hiçbir şeyi yok. Şu ana kadar kimseye muhtaç olmamış, kimseden beklentisi olmamış, para istememiş bir kulübüz. Tesis haricinde hiçbir dilekte bulunmamışız. Ama deprem nedeniyle kulübün yürümesi için destek lazım. Takımın ligden çekilmesi kimseye fayda sağlamaz. Bir sene dondurursun, ama o sürede futbolcular ne yapacak. Seyircimiz, stadımız, tesislerimiz vardı. Birden ihtiyaç sahibi, sahası, tesisi olmayan kulüp haline geldik.''

Belediye Vanspor'un başına geçen sezonun sonunda geçen ve 5 maçta 4 galibiyet elde ettikten sonra yeni bir yapılanma ve şampiyonluk parolasıyla bu sezon büyük umutlarla yola çıkan Kerimoğlu, Van'ı çok sevdiğini söyledi.

Van'da hiç yabancılık çekmediğini vurgulayan Tolgay Kerimoğlu, ''Biz Karadenizliyiz. Denizi isteriz. Göl olduğu için bizi rahatlattı, bir sıkıntımız olmadı. Türkiye'nin her yerine gittim. Van iyi kulüplerden biri'' diye konuştu.

-''Her şeyin yıkılıp, yok olacağını zannettik''-[page_end]
Takımın iki kaptanından biri olan Ali Kurt da, 20 yıldır ailesiyle birlikte Van'da oturuyor.

Deprem anının dehşetini yaşamaya devam eden Kurt, depremde akrabalarını kaybetmiş. Ailesi Van'da çadırda yaşayan Ali Kurt, maddi durumu olanların kenti terk ettiklerini, ancak diğerlerinin zor şartlarda mücadele ettiğini söyleyerek, yaşadıklarını şöyle anlattı:

''O an sahanın ortasındaydık. Her şeyin yıkılıp, yok olacağını zannettik. O anı şimdi bile yaşıyorum, elim, ayağım titriyor. Bunu kimsenin yaşamasını istemiyoruz. Umarım kimsenin başına gelmez. Vanlıyım, 20 yıldır orada oturuyorum. Ailem orada perişan durumda. Ben işim gereği burada arkadaşlarımla beraberim. O korkuyu, dehşeti yaşadım. Ailelerimiz o dehşeti hala yaşıyorlar.

Vanspor köklü bir kulüp. Sağduyuyla bize destek olunmasını istiyoruz. Vanspor yok olmasın. Futbolcu arkadaşlarımızın hepsi ailesini geçindiriyor. Ligden çekilirsek, kimse bu saatten sonra kulüp bulamaz. Herkesin bu kulübe ihtiyacı var. Maddi olarak tabii ki zarar göreceğiz, ama manevi olarak tüm desteğimizi Vanspor'a vereceğiz. Çok iyi kenetlendik ama evli arkadaşlarımız var. Van'dan, ailelerinden haber geliyor, 'açız, susuzuz' diye. Bu arkadaşlarımızın kafası nasıl burada olabilir ki?''

Murat Yıldırım ise özellikle ikinci depremin Van kent merkezini çok kötü etkilediğini ve oturulacak bina kalmadığını ifade etti.

Anne ve babasının bugün kentten ayrıldığını, kendisinin müstakil evinin de hasar gördüğünü belirten Yıldırım, ''Çadırlarda kalan yakınlarımız var. Soğuk etkisini iyice artırdı. Haberlerde gördük, bir çocuk soğuktan hayatını kaybetti. Bizim burada durumumuz iyi de onların durumu kötü'' şeklinde konuştu.

Vanspor'un köklü bir kulüp olduğuna dikkati çeken Yıldırım, bu yıl takımda 1995-96 doğumlu, milli takıma yükselecek kapasitede gençler bulunduğunu vurguladı.

Ligden çekilmeleri durumda bu gençlerin de oynamasının zor olduğunu savunan Yıldırım, ''27 futbolcuyuz. Sezon başladığı için bunların ancak 5-6'sı iş bulur. Onlara da maç başına teklif ederler'' dedi.

Süper lig geçmişi olan Vanspor'da en kötü durumda bile 7-8 bin kişi önünde oynadıklarını vurgulayan Murat Yıldırım, sporcu olarak bugüne kadar hiçbir sorun yaşamadıklarını ve bu süreçte spor camiasından destek beklediklerini vurgulayarak, ''En azından bu seneyi bitebileceğimiz bir meblağ ile idare ederiz. Belediye başkanımız, esnaf bize destek veriyordu. Şimdi esnaf yok. Belediye başkanı afetle uğraşıyor. Orada çadırda olan insanlar var. Onları bırakıp da bize para aktarsalar etik olmaz'' ifadelerini kullandı.

-4 gün enkazda ablasını ve yeğenlerini aradı-

Takımın 20 yaşındaki genç kalecisi Yunus Emre Karaman, depremde 8 yakınını kaybetti.

Arkadaşlarının desteğiyle ayakta kalmaya çalışan genç oyuncu, yaşadığı dehşeti ise şu şekilde ifade etti:

''Beşikdüzü ile maç vardı. Ben ve 3 arkadaşım o hafta kadroda değildik. Tesislerde otururken birden hafif bir sallantı başladı. Silindir geçiyor sandım. Sonra duvarların üzerimize yıkılabileceğini anladım. Yerin yarılacağını, herkesin öleceğini, kıyametin kopacağını düşündüm. İlk işim aileme ulaşmaktı ama ulaşamadım. Babamı aradım, ulaşamadım. Üzerine duvar düşmüş. Sonra ikinci kez aradığımda telefonla ulaştım. Ağlayışını duydum, çok kötü oldum. Ablamlar enkazın altında kalmıştı. Zeki ağabeyle yola çıktık. Evlerini görünce hep dua ettim 'inşallah içinde değillerdir' diye. İnanılmaz bir duygu. Yılardır bizi bağrına basan ablamız öldü, 2 yeğenimi kaybettim. Enkazda 4 gün ablamı ve yeğenlerimi aradım, çalışmalara yardım ettim ama elimizden bir şey gelmiyor. Arkadaşlarım öldü, anlatamıyorum... O kadar çok ölü, ceset gördüm ki, geceleri uyuyamıyorum. Burada olmamıza rağmen kendimi güvende hissetmiyorum.''

-Yeni transferler takıma sahip çıktı-

Takıma bu yıl katılan futbolcular da Vanspor'u bu zor günlerinde yalnız bırakmak istemediklerini vurguladılar. Takım olarak kenetlendiklerini belirten futbolcular, sonuna kadar mücadele edeceklerini söylediler.

İzmir'den gelen Hüseyin Çelik, ''Kimse takımı bırakmak istemiyor. Biz iyi bir takımız. Bu takımın bozulmasını istemiyoruz. Çok daha iyi yerlere geleceğimize inanıyoruz. Devam etmesini istiyoruz. Bu takımın bozulmasın'' derken, Türk Telekomspor'dan transfer olan Muammer Yıldırım ise ''Vanspor köklü kulüp, şartları, imkanları iyiydi ama deprem bizi hasara uğrattı. O an stattaydık ve kıyamet koptu zannettim. İnsanların hali gözümden gitmiyor. Biz bir gün zor dayandık, Allah oradakilerin yardımcısı olsun. Van'ı bırakıp kaçmak bize yakışmaz. İnşallah iyi olacak'' diye konuştu.

Gaziantepspor'dan gelen Seyfettin Ural da, takıma sahip çıkılmasını istedi.

Kimseden fazla bir şey beklemediklerini dile getiren Ural, iyi bir takım olduklarını ve sadece kent halkı ile yeniden buluşana kadar destek beklediklerini kaydetti.

-''Çocuklarımı acaba nereye alabilirim?''

Takımda 3 yıl kaptanlık yaptıktan sonra bu yıl kulüp menajerliğine getirilen Zeki Yılmaz ise Vanspor'un kentle bağı olduğunu ve bu nedenle kulübü ayakta tutmak gerektiğini dile getirdi.

Doğal bir afet nedeniyle takımın bir anda tüm gelirlerinin kesildiğini belirten Yılmaz, ''Ligden çekilmek en basit yol, ama bu takıma emek veren insanlara ne olacak? Futbol kamuoyunun bu takıma yardımcı olmasını bekliyoruz. Depreme maça çıkarken yakalandığımız için formalar, kulüp malzemeleri de orada kaldı. Umuyoruz duyarlı bir ağabeyimiz malzeme yardımında bulunur. Biz bu günleri el ele verip atlatacağız'' dedi.

Belediye Vanspor yöneticilerinden medya ve halkla ilişkiler sorumlusu Habib Yılmaz, Vanspor'un Van'ın marka değerlerinden biri olduğunu anlattı.

Tesislere sonradan ilave edilen bölümün zarar gördüğünü, statta ve tesiste çadırlar kurulduğunu ve kentte futbol oynamanın imkansız olduğunu bildiren Yılmaz, ''Van, acınacak durumda. Vanlı, Van'a ağlıyor. Biz buradayız, beynimiz orada. Birimiz İstanbul'da, birimiz Van'da, herkes bir yerlerde. Memleketin sorunu büyük. Ben buradayım, aklım Van'da. Çocuklarımı acaba nereye alabilirim? Yetkililer bize sahip çıksın'' diye konuştu.