Yazarlar Fenerbahçe'yi topa tuttu

Fenerbahçe, Kadıköy'de Manisaspor'u uzatmada attığı golle yendi. Galibiyete rağmen spor yazarları Fener'i topa tuttu.

GÜRCAN BİLGİÇ: Tezatlar arasında... (SABAH)

Gökhan Gönül'ün sakatlığında defansın zaafa uğrayacağını düşünürken yanıldık. Aslında en etkili forvetini kaybetmişti Fenerbahçe. Bekir, Simpson'ın dalışlarına, "bakış" atabildi. Bir anda şaşkın kaldı. Kazım'ı idare etmek de kolay değil. Yalnızlığı içinde, tribün mırıldanmaları kafasındaki "futbol devrelerini" devre dışı bıraktı.

Sahada 11 kişiyken yapamadıklarını, 10 kişi olunca gerçekleştirdiler. Alex'in pasında Güiza klas bir vuruşla fileleri buldu. Tezatlar sürüyor aslında. Sahanın en duranı ile en "ne oynadığı" kestirilemeyeni, sevinç fotoğrafındaydı.

Bu maç Daum'a, takımın sadece Alex'siz değil, Semih'siz de olmayacağının mesajını vermiştir umarım. Son sözümüz Aziz Başkan'a... Hala boş tribünlere oynamaya devam mı edecek, yoksa bilet fiyatlarında indirime mi gidecek?

ALİ GÜLTİKEN: Yıldızların farkı (SABAH)

[page_end]Fenerbahçe bu sezon değişen teknik direktörü ve temposuyla, bunların yanında eklediği yıldız oyuncu kalitesiyle farklı bir görüntü çiziyor.

Burada yıldız oyuncuların farkını göstermek lazım. Alex, Güiza, Semih, bunlar çok önemli isimler. En kötü giden maç temposunda bile kişisel kaliteleri ve bireysel yetenekleriyle tek başlarına maçı değiştirebiliyorlar.

Bu sezon çok daha inançlı ve kazanmayı arzulayan oyuncular Fenerbahçe'de mevcut.

Bu maçın F.Bahçe açısından istenilen şekilde oynanmamasının sebeplerine baktığımızda Manisa takımının iyi organizasyonunu, topu kazandıklarında doğru paslaştıklarını, iyi alan daralttıklarını gösterebiliriz. Ama buna ilaveten defans dengesi bozulan ve Gökhan Gönül'ün eksikliğini hissettiren bir görüntü olduğunu da söylemek lazım.

SELÇUK YULA: Semih'siz olmuyor (FOTOMAÇ)

[page_end]Şu bir gerçek ki ve açıkça görülüyor ki Gökhan bu takımın yarısı. Bekir o bölgede bir şey yapamaz. Daum, Gökhan'ın oynamadığı maçlarda başka bir alternatif bulmak zorunda. Gökhan ile o kanattan en az 10-15 orta gelmesine alışmıştık, Bekir ile tek bir orta bile gelmeyince elbette yadırgıyoruz. Sol kanatta da Santos, geldiği günden beri en kötü oyununu oynadı.

Emre'nin atılması belki doğrudur, çünkü duymadık. Ama bu kadar tekme atan Manisa'dan hiç kimsenin atılmaması ne kadar doğru; onu da sizin yorumlayın. Daum'u 70 dakika uyuduğu için eleştirelim mi, yoksa bu dakikadan sonra yaptığı değişikliklerle maçı götürdüğü için alkışlayalım mı, bilemedim!

HAŞİM ŞAHİN: Rehavet kötüdür! (FOTOMAÇ)

[page_end]Gerçeği söylemek gerekirse Fenerbahçe, maçın ilk dakikalarında haylice zorlandı. Bunun birden fazla nedeni vardı. Birincisi, Turkcell Süper Lig'in en dişli takımlarından biri olacağını ilk 3 haftada kanıtlayan Manisaspor'la oynamasıydı şüphesiz.

Sanırım, bu maç hem Daum hem öğrencileri adına önemli bir ders olacaktır. Tabii, aynı şekilde Emre için de. Bu kadar yetenekli, İngiltere ve İtalya gibi dünyanın en önemli iki ülkesinin gözde kulüplerinde oynamış bir futbolcunun sinirlerine hakim olamaması akıl alacak şey değil doğrusu.

NECATİ BİLGİÇ: Fener'e yakışmadı (FOTOMAÇ)

[page_end]Tribünlerin şampiyonluk türküleri söylediği, yöneticilerin ve futbolcuların "1 kupa değil 3 kupa kazanırız" dedikleri F.Bahçe dün akşam kendi sahasında lige yeni çıkmış Manisaspor karşısında tel tel döküldü. Galibiyet uzatmaların son saniyelerinde Fener'in tartışmalı golüyle kazanıldı.

Kazım ve Santos'un yerine Semih'le Mehmet Topuz'un girmesinden sonra canlarını dişlerine takarak son saniyede Semih'in ayağından 3 puanı kazandılar. Maçın hakemi Tolga Özkalfa sert oyuna mani olmak için ilk sarı kartlarını yerinde kullandı ama başta Ergin Keleş olmak üzere 2. sarı kartı gösteremedi.

ERMAN TOROĞLU: Futbol ukalılığı (HÜRRİYET)

[page_end]Topa dan dun vurmayınca, normalde iyi top çeviren Fenerbahçe'de panik başladı. Çünkü Fenerbahçe karşısında topa dan dun vurursan; tenis topunun duvardan dönüşü gibi, sana geriye döner. Bu tip bir takıma karşı Fenerbahçe topyekün pres yapamayınca, topa da hakim olamadı.

Emre ne zamandır atılacaktı, nitekim dün atıldı. Hakem onu rakibine küfür ederken yakaladı. F.Bahçe gol atabiliyor, ama bu oyun yapısıyla Avrupa'da zorlanacağı benziyor. Aynı anda pres yapmamaları, rakipten topu almak için 60-70 metre geri gelmeleri en büyük eksileri. F.Bahçe takımı rakip kaleye 30 metre mesafede eğer diri kalırsa çok tehlikeli olur. Ama oraya bitik girerlerse bu sefer rakibin işi kolaylaşır.

ERCAN SAATÇİ: Olmayan şeyler... (HÜRRİYET)

[page_end]Emre'nin biraz ağır bir kararla kırmızı kart görmesinin ardından 10 kişi kalan Fenerbahçe, yine bir Alex klasiği asistle Güiza'nın ayağından golü buluyor...
Sekiz dakika sonra da golü yiyor...
Şok, hüsran, hayal kırıklığı... Hepsi Kadıköy'de derken...
Taraftarların fark beklediği Kadıköy'de az kalsın gol de gelmiyordu derken...
Son saniyede Alex-Güiza-Semih üçlüsü sahneye çıkıyor ve Semih'in altın dokunuşuyla 3 puan geliyor.
Biz, olur böyle şeyler diyelim.
Olmayan(!) şeyleri Dahi Daum düşünsün.

RIDVAN DİLMEN: Bu oyuna üç puan süper (MİLLİYET)

[page_end]Bu oyuna üç puan hakikaten süper. Sezona iyi başlayan, temposu göz kamaştıran Fenerbahçe, Sion rövanşında o kadar kötüydü ki, idare ettiler diye yorumladık. Ama idare biraz uzun sürdü. O kadar uzun sürdü ki iki puanı bırakıyorlardı.

Teknik Direktör Daum, Gökhan Gönül'ün sakatlığında bence yanlış bir kadro sahaya sürdü. Önder'i sağ bekte oynatıp, orta alanda Selçuk - Emre ikilisine görev vermeliydi. Yabancı hakkını Bilica'dan yana kullansaydı, arkadan daha rahat top çıkardı. Önder, Lugano ve Bekir düz oyuncular olduğundan, Cristian da sürekli savunmanın içine girdiğinden orta sahada Emre tek kaldı. Sahanın en iyisi olmasına rağmen yoruldu ve sinirlendi, sonuçta atıldı. Sağ bekte hiç tecrübesi olmayan (Gaziantep'te iki üç maç oynamıştı) Bekir hataydı. Sağ kanat hiç işlemedi.
Günün Önemli Haberleri