Yazarlar Guus Hiddink'i topa tuttu
Milli Takımımız 3-0 kaybettiği ilk maçın ardından Avrupa Şampiyonası'na gitme hakkını yitirdi. Dev hüsran spor yazarlarının tepkisini çekti.
A Milli Takımımızın Avrupa Şampiyonası'na katılma hakkını elde
edememesinin ardından ise gözler başta Guus Hiddink ve Oğuz Çetin
olmak üzere teknik kadroya çevrildi. Süreç neyi gösterecek bilinmez
ancak bu şampiyonaya katılamamanın ülke futboluna ağır bir darbe
vuracağı bir gerçek...
İşte yazarların
görüşleri;
Şımarıklar - ERMAN TOROĞLU (Hürriyet)
Bu maçın teknik
analizini yapmak, bence yanlış. Bundan sonra Dünya Kupası
finallerini düşüneceğiz. Buraya giderken hangi futbolcularla yola
çıkacağız, o önemli. Küstahlarla mı? Tribündeki seyirciye, Futbol
Federasyonu'na küfür edenlerle mi? Futbol Federasyonu bu küfürleri
kabul etti mi, bilemem. Ama ben Türk insanı olarak kaldıramam. Bu
futbolculan da Milli Takım'da görmek istemiyorum. Bu kadar basit.
Gerisi de hikaye...
Duygusuz daha iyiydik(!) - UĞUR MELEKE
(Milliyet)
Çile bitti. Son 5 büyük turnuvanın dördüncüsüne de finalleri
göremeden veda ettik. Bizim kalibremizde olan ve son 10 yılda 1
turnuva gören her ülkenin bir nesil değişikliğine ihtiyacı olur.
Zaten bu maçın da tek sevindirici tarafı muhtemel 2014 kadromuzla
ilgili bize fena olmayan sinyaller vermesi...
Getirenler de hesap versin - TURGAY ŞEREN
(Akşam)
Bir rüya bitti. Bu rüyanın baş aktörü Hiddink, herhalde hesap
verecektir.. Esas Hiddink'i bu takımın başına getirenler hesap
vermeli. Ondan çok şey bekleyenlerde hesap vermeli. Hiddink'in,
yıllar önce bir F.Bahçe tecrübesi de var. Mevsim sonunu getiremeden
görevine son verilmişti. Bunlar hiç hatırlanmadı. Türk Futbolu,
Milli takımımızla büyük bir darbe yedi. Bunu ileriki günlerde nasıl
telafi ederiz bilemiyorum...
Geçmişini satan adam 1: Hiddink - GÜVEN TANER
(Star)
Onun sorumlu olmadığı, taa geçmişten gelen bizim bakış açımızdır
sadece... İki yıla yakın zamanda geri kalan sıkıntıların
yaşanmasından o sorumludur. Gider ve yerine bu kadar zamanda bir
'kıpırtı olsun' gösterebilecek biri gelir. Nasıl biri mi?Ne ünlü,
ne ünsüz, ne pahalı, ne ucuz, ne yerli ne yabancı ön koşulum var...
Adam seçmemizde önde gelen özellik 'işimizi yapabilecek biri'
olmalı.
İsim değil ruh - LEVEN TÜZEMEN (Sabah)
Pişmanlıklar parmak izleri gibi kişiye özeldir. Hırvatistan önünde
sahaya çıkan 11'in mücadele gücünü görünce herhalde en büyük
pişmanlığı Guus Hiddink yaşamıştır. Hedefleri olmayan, doymuş
oyunculara sırtını dayayan, yılın büyük bölümünü memleketinde
geçiren Hiddink, hiçbir maç öncesi oyuncu seçimlerinde kafa
yormayarak, bilinen oyunculara yatırım yaparak Türkiye'yi futbol
mantalitesi olarak geri götürdü. Her maça değişik 11'ler çıkartarak
Milli Takım'ı yaz-boz tahtasına çevirdi.
Büyük başarı prim verelim! - AHMET ÇAKIR
(Zaman)
Zaten Zagreb'e turistik seyahate gittiğimizi biliyorduk. Bu
karşılaşmada ağır bir fark olur mu gibisinden endişeler boyutunda
iş ele alındığında başarılı olduğumuzu bile düşünebiliriz. Hedefe
ulaşamadıkları halde prim zengini olan oyuncularımıza bu maç için
de prim verilmesini öneriyorum!