Bayramdan kabusa
Abdülkadir ve Yusuf’u Real Madrid’deki Asensio ve İsco’ya benzetiyorum. Hem çok yetenekliler hemde aidiyet duyguları üst seviyede olduğu için canla başla mücadele ediyorlar.
Şenol Güneş’e geri dörtlü hariç Trabzonspor kadrosunu verip, aynı mevkilerdeki Beşiktaş futbolcularını isteseler,eminim havada kabul eder üstüne de para verirdi. Trabzonspor’un mevcut kadrosu her türlü hücum opsiyonuna sahip kalite ve derinlikte. Pas ile çıkabiliyorlar, kanatlardan gelebiliyorlar. Hem hızlı oynayıp hem de gerekirse set oynayabiliyorlar. Abdülkadir ve Yusuf’u Real Madrid’deki Asensio ve İsco’ya benzetiyorum. Hem çok yetenekliler hemde aidiyet duyguları üst seviyede olduğu için canla başla mücadele ediyorlar.
Trabzonspor maça adına yakışır bir şekilde ‘fırtına’ gibi başladı. Kaçırdıkları penaltı dahil ilk yarıda sayısız pozisyonu heba ettiler. İlk yarı skorunun 0-0 olması izaha muhtaç bir durum. Maçın 2.yarısı da ilk yarıdan farksız başladı yine hunharca gol kaçırmaya devam ettiler. Bir ara o kadar çok gol kaçırdılarki benim için attıkları 2 gol nerdeyse yok hükmündedir. Rakibiniz kim olursa olsun bukadar cömertçe gol kaçırırsanız, bu rakibinizi kamçılar.
2-0’da sonra Fenerbahçe reaksiyon gösterir gibi göründü. Bunun sebebi yüksek tempoda oynayan Trabzon’un orta sahasının yorgun oluşuydu. Zaten Fenerbahçe’nin attığı golde de gördük bunu. Defansın yaptığı arka arkaya hatalar hazırladı golü. Bu dakikadan sonrası ise hakikaten çok ilginçti. Ünal Hoca maçın en iyi Yusuf’u oyundan alınca Fenerbahçe daha cesur gelmeye başladı ve nerdeyse Bayram yaşanıyorken kabus gibi bitecekti maç Trabzon adına.
Fenerbahçe’de ilginç bir durum var. Cocu standartları o kadar düşürmüştü ki Keoman 2 maç kazanınca kahraman oldu adeta ama doğru değil bu. Fenerbahçe’nin başta ortasaha ve defans olmak üzere kötü bir kadrosu var ve bu kadro hangi teknik adamla çalışırsa çalışsın işleri çok zor. Trabzonspor baştan sona haklı bir galibiyet aldı ve şayet 5 farklı bitmediyse bu maç her iki tarafta sebebini düşünmeli..