Beşiktaş'ta kıyametler kopacak

Sergen Yalçın'ın köşesinde yer alan o söyleşi:

Yabancıların yarısı gitmeli. Bu takıma santrfor, 10 numara, sağ ve sol açık lazım.. Peki bu transferler hangi parayla olacak diye merak ediyorsanız, cevabı Demirören’de saklı.

Beşiktaş şu anda önemli bir yol ayrımında.. 2004’ten sonra ilk defa, son haftalara şampiyonluğun en büyük favorilerinden biri olarak giriyor.. Üstelik elindeki kırık dökük kadroya rağmen.. Beşiktaş’ın futbolcularını beğenenler var ama ben onların arasında değilim.. Bu fikrimi geçen hafta görüştüğüm Beşiktaş Başkanı Yıldırım Demirören’e de aktardım.. Onun söylediklerini yazacak hâlim yok ama ona söylediklerimi sizinle paylaşmamın da bir sakıncası yok..

Görünen o ki, Beşiktaş en karamsar ihtimalle Şampiyonlar Ligi’ne katılacak.. Bu yönetim de 2010 yılının Ocak ayındaki seçime kadar görevde kalacak.. Eğer Avrupa’da başarı kazanmak istiyorlarsa, ellerini çabuk tutmaları ve şimdiden gelecek sezonun kadrolarını kurmaları gerekiyor..

Yabancılardan başlayalım.. 8 yabancıdan en azından yarısı değişmeli.. Holosko, Sivok ve Ernst takımda kalabilecek kalitede ve zaten mukaveleleri devam ediyor.. Tello ise tam ortada.. ‘Olmazsa olmaz’ bir adam değil.. Kalsa da olur gitse de.. Ama diğerlerinin Beşiktaş’ta yatacak yerleri yok.. Cisse, Zapotocny ve Delgado’yu artık zorlamanın manası yok.. İlk ikisinin durumu zaten tartışılmaz.. Ayrıca Beşiktaş bu sezon şampiyon olacaksa, Delgado’ya rağmen olacak.. Gerçek bir 10 numara olsa, Beşiktaş’ı çoktan sırtlayıp götürmesi gerekirdi.. Oysa bu Arjantinli, Türkiye Ligi’nin sertliğini kaldıramıyor.. Olsa olsa geldiği yer olan İsviçre Ligi’ne dönebilir.. İyi de bir menajeri var, kulübe zarar getirmeden Delgado’ya yeni kulüp bulabilir..

8. yabancı Bobo’nun talipleri var.. Fiyatını bulurlarsa gönderecekler.. Nobre için de çok iddialı konuşamıyorum.. Türk statüsünde oynaması büyük artı.. Yine de giderse kimse arkasından ağlamaz.. Üstelik hâlâ sözleşmesini uzatmadı ve son sakatlık hikayesi bana pek inandırıcı gelmedi..

Bekara eş boşamak kolay tabii.. Kağıt üstünde takımın yarısını gönderdik ama yerlerine kimlerin alınacağı daha önemli.. Kadroya 3-4 yabancı, 1-2 tane de yerli takviye yapılırsa, Beşiktaş çok iyi takım haline gelir.. Öncelik santrfor ve 10 numarada.. Sağ ve sol açıklara da birer adam gerek..

Düşünün F.Bahçe ile G.Saray’ın olmadığı ligde, Beşiktaş hâlâ 9 doğuruyor.. Çünkü işi bitirecek adamları kaliteli değil.. Arkadaki adamlarını beğeniyorum.. Zan-Toraman ikilisi iş yapar, Üzülmez iyi bir yedek olur, Ekrem Dağ arkada çabuk oyuncu.. Demek ki, ön tarafı yenilemek gerekiyor.. Daha Türkçesi, Beşiktaş’ın topu getirip kesecek ve topa çıkıp vuracak adamları eksik.. Mücadele etmesi gerekenler iyi, golü atması gerekenler güdük.. Ellerinde bir Baros yok yani..

Şimdi diyeceksiniz ki:

Beşiktaş'ın borcu dağ gibi.. Sırf başkanının 50 milyon TL alacağı var.. Bu kadar transferi hangi parayla yapacak? Ben de bunu merak ediyordum doğrusu, cevabı da Yıldırım Demirören’in ağzından vereyim:

“Şampiyon olalım, ben her türlü fedakârlığa hazırım.. Camianın böyle bir başarıya ihtiyacı var.. Hele şunu yakalayalım, daha büyükleri için de kesenin ağzını açmak bizim görevimiz..”