BASKETBOL

Enes Türk milletinden af dilemeli!

Bogdan Tanjevic, milli takımdaki görevine devam etmek istediğini açıkladı, Enes Kanter hakkında da yorum yaptı.

Enes Türk milletinden af dilemeli!
2013 Avrupa Basketbol Şampiyonası Elemeleri'nde A Milli Takım'ı grup ikinciliğine taşıyarak finallere gitmesini sağlayan başantrenör Bogdan Tanjevic, milli takımdaki görevine devam etmek istediğini açıkladı, Enes Kanter hakkında da yorum yaptı. 
 
Bogdan Tanjevic, sağlık durumunun el vermesi ve enerjisinin yerinde olması halinde A Milli Basketbol Takımı'nda başantrenör olarak görevini sürdürmeyi amaçladığını söyledi. 

Geleceğiyle ilgili sorunun yanıtının Türkiye Basketbol Federasyonu’nda (TBF) olduğunu belirten tecrübeli çalıştırıcı, ”Bu benim elimde olan karar değil. Benim kararımdan önce federasyonun nasıl bir plan izleyeceği önemli. Bu konuda karar yeri belli. Onların politikalarını izlemek zorundayım. Sağlık durumum ve enerjim izin verirse başantrenör olarak devam etmek isterim” diye konuştu. 

Bogdan Tanjevic, eleme maçları öncesi TBF Başkanı Turgay Demirel ve menajer Harun Erdenay’ın kendisinin geçici bir süre için takımın başında olacağı yönündeki sözleri ve konuyla ilgili bu isimlerle bir görüşme yapıp yapmadığı sorusuna ise ”Böyle bir şey konuşulmadı. Daha çok zamanımızolduğunu düşünüyorum. Burada aile gibiyiz. Arkadaşlık çerçevesinde konuşuyoruz. Birbirimizi çok iyi anlayan insanlarız ve bunu konuşmak için zamanımız var. Bundan önce belki de yapmamız gereken önemli işler var. Şu an için aramızda böyle bir konuşma geçmedi” şeklinde yanıt verdi. 

Enes bence ilk önce Türk milletinden af dilemeli 
Tanjevic, 2013 Avrupa Şampiyonası Elemeleri için aday kadroya davet edilmesine rağmen gelmeyen Enes Kanter’in öncelikle Türk milletinden af dilemesi gerektiğini dile getirdi. 

Enes konusunda verilecek kararın kişisel olmaması gerektiğini ve kurumsal bazda kararın alınması gerektiğine dikkati çeken başantrenör Tanjevic, şöyle konuştu: 
”Enes ile ilgili nasıl bir yol izleneceği konusunda benim kişisel düşüncelerim önemli değil. TBF her zaman büyük planları ve hedefleri olan bir federasyon. Enes, Türkiye’de büyümüş ve bazı dönemlerde beraber çalıştığımız bir oyuncu. Çok daha faydalı olacak bir oyuncu. Türkiye’ye hizmetetmesi ve katkı vermesi gereken biri. Ona nasıl bir yaklaşım gösterileceği veya onun ne yapacağı konusu, kişisel hedeflerden çok kurumsal ve Türkiye basketbolu için alınacak kararlar yönünde olmalı. Umarım ilerde Türk basketboluna yararlı olmayı seçer.” 

Enes için ”Bence ilk önce Türk milletinden af dilemeli” ifadesini kullanan Bogdan Tanjevic, ”İlk defa genç bir oyuncu Türk takımına katılmayı ve kararlar doğrultusunda hareket etmeyi reddetti. Bu nedenle büyük bir özür dilemeli. Bu benim kararım değil, aslında halkın kararı olacak. Aynı zamanda babası da yaptığı açıklamalarla yanlış anlaşılmalara neden oldu. Babasının da Enes gibi Türk halkından özür dilemesi gerekiyor” dedi. 

Kombine bir takım yaratmayı başardık 
2013 Avrupa Şampiyonası Elemeleri’nde finallere gitmeyi hak ederek ilk hedeflerine ulaştıklarını kaydeden tecrübeli teknik adam, genç oyunculardan da verim alarak ikinci hedeflerini de gerçekleştirdiklerini söyledi. 

Genç oyuncuların limitlerini ve kapasitelerini gördüklerini vurgulayan Tanjevic, sözlerini şöyle sürdürdü:  [page_end]

”Bu sayede 2013, 2014, 2015 ve hatta 2016 yılındaki 
potansiyel oyuncuları görme fırsatı yakaladık. Böylece genç oyuncular ve bazı tecrübeli oyunculardan kurulu kombine takım oluşturmayı başardık. Bu stratejiyi uygulayan tek ülkeyiz. Sırbistan 2009’daki kadrosuyla aynı şekilde elemelerde yer aldı. Bizimki gibi zorlu bir grupta, ancak üçüncü olarak finallere gitmeyi başardı. Bu yüzden istediğimizi elde ettik. Sadece 2013 elemelerindeki takımımız için değil aynı zamanda 2014 ve 2015’teki organizasyonlar için oyuncuları görme şansımız oldu. Takımdaki genç oyuncuları sıraladığımızda en yaşlısı 1989 doğumlu Doğuş Balbay. Daha sonra İlkan, Furkan, Şafak ve Barış geliyor. Serhat Çetin de 26 yaşında olduğu için onu genç oyuncular arasında saymıyorum. Bu oyuncuların hepsi belli kaliteye sahipler ve önümüzdeki sene Avrupa Şampiyonası’nda kendilerine şans verilmesi için fırsatı hak ediyorlar.” 

Kendisinin fazla eleştirilmesi ve bu eleştirilere ”Artık yeter” deyip demediği sorusunu ise (A) Milli Takım Başantrenörü Tanjevic, ”(Artık yeter) demiyorum. Çünkü bizim yaptığımız iş insanların gözü önünde. Bu oyuncularım için de geçerli. Özellikle gazeteciler ve diğer insanlar bizi bir anlamda kontrol ediyorlar. Hepsine saygı duyuyorum. Eleştirilere her zaman açığım. Tek isteğim kendimi daha iyi ifade etmek. Bu şekilde daha sağlıklı eleştiri fırsatı bulurlar” diye yanıtladı. 

Bogdan Tanjevic, Sovyetler Birliği ve Yugoslavya’nın dağılmasının ardından madalya için mücadeleeden ülkelerin çoğaldığını anlatarak, ”Bunlara İtalya, Fransa ve İspanya’yı kattığımız da madalya almak daha da zorlu hal alıyor. Türk basketbolu son 20 yılda müthiş gelişme kaydetti. Kendisini en fazla geliştiren Türkiye Basketbol Federasyonu oldu. Ümit Milli Takım ve (A) Milli Takım oyuncuların karışımıyla elemelerde yer aldık. Bu Türk basketbolunun gücünü gösteriyor” dedi. 

Efsane antrenörler Beykoz’da yetişecek 
Kendisinin yanı sıra Zeljko Obradovic, Dusan Ivkovic ve Svetislav Pesic’in başarılarındaki sırrın ne olduğu yönündeki soru üzerine de Tanjevic, şunları söyledi:
”Biz çok iyi basketbol okulundan geldik. Bu okulda Avrupa’da modern antrenörlüğü öğrendik. TBF olarak buna benzer proje geliştiriyoruz. Beykoz’daki tesisler sayesinde basketbol okulu açılacak. Hem antrenörler hem de oyuncular yetiştirilecek. Basketbol mantığını empoze etme yönünde şansımız olacak. Plan ve stratejilerle beraber basketboldaki gelişimi sağlamanın yanında diğer ülkeler için liderlik fırsatı olacak. Federasyon 2020 yılında dünyanın en önemli 3 gücünden biri olmayı hedefliyor. Bunu da bu proje sayesinde gerçekleştireceğimizi düşünüyorum.” 

İstanbul’a olimpiyat desteği 
Tecrübeli çalıştırıcı, İstanbul’un 2020 yılındaki olimpiyatlara ev sahipliği adaylığına da destek verdi. 

2020 Olimpiyat Oyunları’nın İstanbul’da olmasını umduğunu vurgulayan Tanjevic, ”Olimpiyatları düzenlemek için Türkiye’nin önünde yeterli kozları var. İstanbul gün geçtikçe dünya ekonomisinin merkezi haline gelmeye başladı. Doğusuyla batısı arasında yıl yıl ekonomide ve politikada aşamalar kaydediyor. Diğer ülkeler olimpiyatlara hazırlanmak için 5-6 yıl gereksinim duyarken İstanbul, bütün tesisleriyle ve otelleriyle beraber hazırlığını bir yılda yapabilecek düzeyde. 2020 Olimpiyatları’nın burada olacağını düşünüyorum” diye konuştu. 

Türk insanı bana sağlık ve güç veriyor 
Bogdan Tanjevic, hastalığı sırasında Türk insanın kendisine sağlık ve güç verdiğini de söyledi. 

Türk insanın hangi yönünü kendine yakın bulduğu şeklindeki soruyu yanıtlayan Tanjevic, ”Aslında Türk milletinin her hareketi sıcak. Ama sokakta beni gördüklerinde ellerini kalplerine koyup ’Geçmiş olsun’ demeleri beni çok mutlu etmiştir. İnsanlar birbirine büyük sevgi gösteriyor. Onların verdiği destek sayesinde korunmuş oluyorum. Bu sayede hastalıktan kurtulduğumu düşünüyorum. Onlar bana sağlık ve güç veriyor. Eşim bile Türkiye’de bulunduğum zamanlarda, onların sayesinde korunduğumu düşünüyordu” ifadelerini kullandı. 

Türk doktorlarının da kendisine büyük destek verdiğini kaydeden tecrübeli çalıştırıcı, ”Bugün antrenörlük yapmaya devam ediyorsam onların sayesinde bu oldu. Ben Türkiye’ye ve Türk doktorlarına güvendim. Herkes bana ABD’ye gitmemi söylerken, her türlü ihtiyacımın karşılanabileceğini düşünerek burada tedavi olmayı tercih ettim” dedi. 

İstanbul ile ilgili duygularını aktaran Bogdan Tanjevic, ”İstanbul’u dünyanın en iyi üç şehrinden biri olarak görüyorum. Geçmişten gelen mükemmel bir dokusu var. Dünyanın en önemli merkezi olma yolunda ilerliyor. Tarihi, yeşili ve deniziyle beraber kurulan modern İstanbul’u çok beğeniyorum” diyerek sözlerini tamamladı. 

Bu arada, Tanjevic, röportajın ardından Türkiye Basketbol Federasyonu tarafından Beykoz’da yapılması planlanan kamp merkezi’nin maketinin önüne geçerek, projeyle ilgili bilgiler verdi. 
TREND HABERLER
Yorumlar
TREND HABERLER