Faruk Süren'den çarpıcı sözler
Galatasaray Eski başkanlarından Faruk Süren Radyospor'da yayınlanan "Bülent Yüksel ile İmza" programında çarpıcı açıklamalar yaptı.
BU KARARLAR EYYAM KARARI
Cezaları hafif buldum. Bu kararlar eyyam kararları. Bu olaylara sebep olanlar biz yöneticileriz.Ama verilen cezalar yapılan hareketlerle kıyaslandığı zaman çok hafif. Bu futbolcular arasında Cantona kadar yetenekli var mı? Cantona’da çok hırçın bir futbolcuydu. 88 senesinde bir oyuncuya bir tekme çakıyor….
Yani futbolda alışılmamış derecede bir tekme atıyor ve 5 maç ceza alıyor, artı milli maçlardan men ediliyor. Ne demek yumruk atmak, boğazını sıkmak, tehdit etmek, tribünlere hareket yapmak? Mesela bir örnek daha; Cantona bir seyirciye tekme attı 1 yıl sahalardan men cezası yedi. Şimdi el kol hareketleri yapanlar, bilmem nerelerini gösterenler 3 maç ceza olur mu ya? Biz bunu bu kadar hafif tutarsak bunların önüne geçemeyiz.
AVRUPA KUPALARINDA YAPABİLİYORLAR MI?
Lugano ve Sabri ön planda olduğu için söylüyorum,bu futbolcular UEFA veya Şampiyonlar Ligi’nde bu hırçınlığı gösterebiliyorlar mı? Neden? Demek ki gayet iyi biliyor nerde hangi hırçınlığı yapabileceğini. Bu durumu çözmek için oturacağız nerede hata yaptığımızı çıkaracağız. Başkasında hata aramayacağız. Başarısızlıkta başkalarında hata aramayacağız ilk önce biz nerde hata yaptık ona bakacağız. Ondan sonra dışarıya bakacağız.
BAŞKAN KENDİ ÖZELEŞTİRİNİDE YAPMALI
Galatasaray Başkanı’nın ifadelerini kamuoyu önünde tartışmak istemiyorum. Başkan “tezgah”demişse kendine göre sebepleri vardır. Şimdi bu komplolar içinde Eskişehirspor maçı da mı var? Kocaelispor da mı var? Bunlar da mı komplo. Puanları kaybediyoruz ve kopuyoruz. Rakiplerimiz puan kaybettikleri haftalarda biz kendi sahamızda oynuyoruz, nispeten kolay bir maç olacak 3 puan cebimizde olması lazım ama biz kaybediyoruz. Kim kaybettiriyor bize? Bunun analizini yaptıktan sonra diğer sebeplere de eğilebiliriz. Ama diğer sebepleri öne çıkarmayalım. Kendi hatalarımızı öne çıkaralım. Daha sonra diğer sebepleri alalım irdeleyelim. Diye düşünüyorum.
BAŞARISIZLIK FUTBOL ŞUBESİNİN
Başarısızlık varsa icraatın başında olan futbol şubesindeki arkadaşlar. Böyle bir şey olduğu zaman ya takımı değiştirmek lazım, ya yöneticileri değiştirmek lazım. Takımı değiştiremiyeceğimize göre… Teknik direktör bu oluşumun içinde bir unsur. Teknik direktörü kim değiştirecek, hangi kararlar değiştiricek? Mevcut futbol şubesinin önerisine göre mi değiştireceğiz? Değiştirdik, Skibbe’yi getirmiştik onu da değiştirdik. Gelecek olanın daha iyi olacağını ben nerden biliyim? Meselenin özüne inmek lazım. Başkan’ın bunu kendi sağlığı için kendi başarısı için neticede dümenin başında olan o. Ne kadar bütün görevleri başkalarına delege etse dahi sorumluluk onundur. Kendi iyiliği için bunu düşünmesi lazım. Belki ben bunu söylememem lazım ama ben istedim diye değil, kendisi objektif bir şekilde meseleye bakması lazım. Tedbirlerini alması lazım.
Süren, çıkan olayların milli takım oyuncuları olması dolayısıyla, Milli Takımlar Teknik Direktörü Fatih Terim’in eleştirilmesineyse karşı çıktı:
ANTİ TERİMCİLERE CEVAP
Şimdi Galatasaray’ı konuşuyoruz ama esas meselemiz Türk futboludur. Türk futbolunun temposu çok düşmüştür. Bu milli takımada yansıyor. Bu hırçınlıklarla milli takımda bir yere gidemez. Başında kim olursa olsun. Kavga eden futbolcuları Fatih Terim devreye girer onları muhakkak barıştırır. Futbolcuların ettiği kavganın Fatih Terim’in hırçınlığı ile bir alakası olamaz. Anti Fatih Terimciler’in, bu konuyu bir yerinden yakalayıp, vurmaya çalışmasıdır bu eleştiriler..
KANSER DE FARUK SÜREN DE CANAYDIN'LA BAŞ EDEMEZ
Özhan Canaydın’ın sağlık problemini yenmesine çok sevindim. Bundan daha önemli bir haber olamaz. Zaten onun bu derdi yeneceğine yüzde yüz emindim. Çünkü kanser dahi Özhan’la baş edemez. Ben de baş edemem. Hele seçim alanında sıfır şansım var. Futbol, kulüp başarısı ve sportif alanda tevazu göstermem, Özhan benimle yarışamaz ama seçim hususunda baştan “pes” derim.
BUNLAR ÇAKMA DELİKANLI İŞLERİ
Seyirci “vur kır parçala bu maçı kazan” diyor. Önce sloganları değiştirmemiz lazım. Zaten yönetici de “vur kır” diyor… Yönetici ya spor yapmıştır ya da izleyen olarak kulüplerin geçmişinde olmuştur. Tribünden geldiğiniz zaman, taraftarlık kisvesini, üzerinizden atmalısınız, artık yöneticisiniz. Bu iş içinde en az futbolcular kabahatli. Çünkü onlar kurgulanıyorlar.
Süren, Kadıköy’deki Fenerbahçe-Galatasaray derbisinde, şeref tribününde Haldun Üstünel’in Mahmut Uslu için söylediği “onu aldırırım” sözleri hatırlatıldığındaysa, çok ilginç yakıştırmada bulundu.
BUNLAR ÇAKMA DELİKANLI
Bunlar sporla bağdaşan ifadeler değil. Kaldı ki bunlar çakma delikanlı işi. Çünkü aldıracak adam aldırır, kimsenin haberi olmaz… Bu işler lafla olmaz.