Fenerbahçe’ye kumpas kuruldu iddiaları hiç gerçekçi değil!

3 Temmuz’da başlayan şike süreci sonrasında ‘Cemaat kulübü ele geçirmek istiyor’ iddialarında bulunanlar, günümüzde de 'Futbolda şike' davasında paralel yapının Fenerbahçe Futbol Kulübü'nü ele geçirmek için kumpas kurduğunu iddia ediyorlar.

Bir kere Fenerbahçe’ye kumpas kuruldu iddiaları gerçekçi değil, kanıt lazım. Öyle konjonktürel durum değişti diye vaziyeti kurtarmak için kumpas kuruldu iddiaları inandırıcı gözükmüyor.

Ayrıca şike davasında bir hukuk skandalı yaşanmıştır ve bu hukuk skandalının baş aktörleri bugün günah çıkartmaya çalışmaktadır. Futbolda yapılan adaletsizlikler ve haksızlıklar, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişimi sonrasında mağdur rolüne bürünmeye çalışan ve sütten çıkmış ak kaşık misali mesajlarıyla  spor kamuoyuna yaklaşma çabasında olanlar yeniden yargılanma yolu ile aklansalar dahi  alınlarında kara bir leke olarak kalacaktır.

Vaziyeti kurtarmak için 'Fenerbahçe'ye kumpas kuruldu' iddiaları soyut bir iddia olduğu anlaşılıyor. Yoksa "Fenerbahçe laikliğin, cumhuriyetin kalesi " denilip bütün bu işler, FETÖ' nün üzerine mi yıkılmaya çalışılıyor?

*Ayrıca neden Fenerbahçe'ye kumpas kurulsun ki; başka takım mı yok?

*Neden Beşiktaş veya Galatasaray değil de Fenerbahçe?   

*Efendim, Fenerbahçe Türkiye'nin en fazla taraftara sahip kulübüymüş...

*Beşiktaş ve Galatasaray'da Fenerbahçe kadar olmasa da milyonlarca taraftara sahip kulüplerimizden oldukları açık..

Kaldı ki;  şike sürecinde 'Cemaat' olarak adlandırılan kesime yakınlığıyla bilinen ve günümüzde FETÖ soruşturmasına konu olan futbolcular o dönemde çok popülerdiler. Başta Hakan Şükür olmak üzere cemaate yakın futbolcuların çoğu Galatasaray'da top koşturuyordular. yani içindeydiler kulübün.. Yani kale içeriden kuşatılabilirdi!

Hatta Galatasaray Avrupa'da F.Bahçe'den daha popüler olan bir takım..

Sosyal medya desen Galatasaray, Barcelona ve Real Madrid'den sonra twitterda dünyada en fazla takip edilen kulüp

Şampiyonluk desen açık ara önde...

Yani Galatasaray pek çok başarısıyla Fenerbahçe'ye fark atan bir spor kulübü.. Şimdi futbol başarısı, dünya sıralamasında ki yeri ve yaşı itibariyle daha eski olan bir kulüp var iken neden Fenerbahçe?

Şayet 'Fenerbahçe, laik Cumhuriyetin ve Atatürk'ün takımıdır' diye övünülüyorsa, o hususta  Beşiktaş ve Galatasaray'da aynı argümanları fazlasıyla dile getiriyorlar.

Ayrıca FETÖ elebaşısının internet görüntülerinde sarı-kırmızılı takıma sempati duyduğunu ifade ettiği bir kulüp varken neden Fenerbahçe'yi ele geçirmek istensin işte bunu anlamak çok güç..

FENERBAHÇE’YE KUMPAS KURULDU İDDİALARI GERÇEKÇİ DEĞİL, KANIT LAZIM

Şimdi tüm bunlar ortada iken şike davası zuhur ettiğinde 'cemaat Fenerbahçe'yi ele geçirmek istiyor' iddiaları içi boş sözlerdir. Bu iddianın hiç bir karşılığı olmadığı kendi yöneticilerinin açıklamalarından da anlaşılmaktadır.

Sarı-lacivertli kulübün başkanı Aziz Yıldırım'ın "bu şike davası değil, Fenerbahçe'yi ele geçirme operasyonudur" iddiasına katılmadığını belirten Şen, 4 yıl önce şu ifadeleri kullanmıştı. "Bu davanın siyasi bir dava olduğuna asla ve asla katılmıyorum. Bir defa, kim ne diyecekse açık açık söylemesi lazım" demişti.

Aynı şekilde; Fenerbahçe 'nin eski başkanvekili Nihat Özdemir, çarpıcı açıklamalarda bulunmuştu. Bunlardan en dikkat çekeni, 'Cemaat Fenerbahçe 'yi ele geçiriyor mu?' sorusuna verdiği cevaptı: "Kimsenin Fenerbahçe'yi ele geçirmek istediğini görmedim" "20 milyon taraftardan 2-2.5 milyonu cemaat mensubudur ve onlar da başarı için benim kadar dua etmişlerdir..."

BAŞKANVEKİLİ NİHAT ÖZDEMİR'DE İNANMAMIŞ

TRT-1'de soruları yanıtlayan Özdemir'in konuyla ilgili açıklamaları şöyle: "Son 11 ay Fenerbahçe 'nin başkanvekiliydim. Şunu söyleyeyim son 11 ayda herhangi bir cemaatin, herhangi bir derneğin, herhangi bir siyasi görüşün, biraz daha genişleteyim yalnız cemaat değil, herhangi bir kesimin Fenerbahçe 'yi ele geçirmek, önümüzdeki kongrede bazı arkadaşları Fenerbahçe yönetimine sokmak gibi herhangi bir hareketlerini görmedim. Maalesef yine medyamızda bazı arkadaşlarımız bunu serüven haline getirip birkaç yazı dizisi halinde kamuoyunu yanlış yönlendirici hiç olmayan bir olayı maalesef gündeme getirdiler. Bu hem maalesef Fenerbahçe'mize, Türkiye'mize, hem cemaatse cemaate, yargı sürecine, içeride bulunan tutuklu arkadaşlarımıza tesir eden hiç yaşanmaması gereken konular olduğuna inanıyorum." demişti.

ASRIN ‘ŞİKE DAVASI’ TERS YÜZ EDİLEREK  KUMPASA MI DÖNÜŞTÜRÜLÜYOR?

Fenerbahçe taraftarını etki altında bırakma gayretiyle ‘Cemaat Fener’i ele geçirmeye çalışıyor’ propagandasına başvuranlar, günümüzde 'Fenerbahçe'ye kumpas yapıldı' iddialarında bulunuyorlar.

Mehmet Ali Aydınlar'ın  ‘Vahim durum’dan Aziz Yıldırım'ın 'kumpas'ına...

Şike süreci başladığında o dönem savcılıkla görüşen TFF Başkanı Mehmet Ali Aydınlar ‘Durum vahim gözüküyor’ açıklamasını yaptı. Aynı günün akşamı İstanbul Emniyet Müdürlüğü soruşturmayla ilgili bir basın açıklaması yayınladı.

Açıklamada 2010-11 sezonunda Süper Lig ve TFF 1.Lig'de oynanan toplam 19 maçta şike ve teşvik primi faaliyetlerinin gerçekleştirildiğinin tespit edildiği ve delillendirildiği bildirilmişti.

PEKİ, SÜRÜLEN TARLALAR NE OLDU?

Sahi sürülen tarlalar, ele geçirilen tomarla paralar, tapeler ve futbolda şike davasının sanığı futbolcu Emmanuel Emenike’nin  alel acele Spartak Moskova satılması ile ‘3 tarlayı da sürdük’ sözü ve ‘yağmur da yağar ekinler çıkar’ söylemi birer temenniden mi ibaretti? Ele geçen tapeleri yok sayarak yapılan aklama operasyonu hukuki olabilir ama adaletli olabilir mi?

HUKUK ARKADAN DOLANILDI!

Türk spor tarihinin kara lekesi olan ‘Şike Davası’ sanıklarının aldıkları cezalar onanmasına rağmen yeniden yargılanma yolu açılarak, onca delil, onca bilgi ve bulgular elde edilmişken yıllar sonra hukuk arkadan dolanarak ceza alanlar beraat ettirildi.

Sanıkları ve suçluları belli olan ve mahkemece cezalandırılan, Türk futbol tarihinin kara lekesi diye bilinen ‘Şike Davası’na ne oldu da birden bire kumpasa dönüştürüldü?

Kaldı ki; günümüzdeki ‘Şike operasyonunda kumpas’ soruşturması akıllara Ergenekon ve Balyoz davalarında olduğu gibi Şike davasının da aklanacağını getirmektedir. Bu durum haliyle zihinleri bulandırdığı için doğal olarak Yargıtay aşamasında ki "Şike davası sanıklarının beraat kararları onanacak mı" kuşkusu uyandırmaktadır.

Şike ile ilgili en çok merak edilen konulardan biri, Fenerbahçe Başkanı Aziz yıldırım’ın ‘Şike yaptıysam Fenerbahçe için yaptım’ şeklindeki açıklaması zihinlerde şüphe uyandırmaya devam edecektir.

Zira Türk adalet sisteminde son derece etkili olmuş hukuk kavramının, arkadan dolanılarak bazı davalarda ve bazı imtiyazlı kişilerde yeniden yargılanma yolu açılması elbette ki zihinlerde şüphe uyandırmaktadır.

Çünkü bu gidişatta onu gösteriyor...