ROPÖRTAJ

G.Saray'da ibre yukarıya doğru dönecek!

Sezon sonuna kadar göreve getirilen Bülent Ünder, Galatasaray TV'de takımının son durumunu değerlendirdi.

G.Saray'da ibre yukarıya doğru dönecek!
Galatasaray'ın yeni teknik direktörü Bülent Ünder, Galatasaray Televizyonu'na açıklamalarda bulundu.


Öncelikle yeni göreviniz hayırlı olsun. Zor zamanda geldiniz göreve ve kabul ettiniz. Duygularınızla, düşüncelerinizle başlayalım.

Çok teşekkür ederim. Görevin zorluğu ya da kolaylığı beni etkilemiyor. Biz bu zorlukların üstesinden gelmiş bir grubun ferdi ve Galatasaray'ın yetiştirdiği bir insan olarak zorluk derecesi ne olursa olsun kulübün bize verdiği görevi reddetmek gibi bir lüksümüz yok. Bana bu görevi tebliğ eden herkese teşekkür ediyorum. Galatasaray'ın ne kadar büyük bir camia olduğu herkes tarafından bilinmektedir. Böyle bir camiada hem futbolcu olarak hem teknik adam olarak görev yapmanın mutluluğunu yaşıyorum. Tabi ki insanın yetiştiği bir camiada birinci derece bir görev alması anlatılamaz bir duygu. Bu duyguyu ancak bu görevi alan insanlar yaşayabilir. Ben şu anda bu görevi almanın hem heyecanı hem de mutluluğu içerisindeyim. Benden beklentilerin çok farklı bir düzeyde olduğunun farkındayım. Beraber olacağım arkadaşlarım ki bunlar takım arkadaşlarım, futbolcularım, elimizden gelen gayreti Galatasaray'ı iyi yollara götürmek için olacaktır bundan kimsenin endişesi olmasın. Beraber olduğum insanlar zaten Galatasaray'ın bünyesinden çıkmış insanlardır. Futbolcuların kalitesi ve niteliği tartışılmaz. Onlar niteliklerini ve kalitelerini sahaya taşıdıklarında neler olacağını zaman zaman gösterdiler. Önümüzdeki haftalar illaki bir değişiklik olacaktır ama bu değişikliğin ibresini yukarı doğru döndüreceğimizi söyleyebilirim.

Sezon sonuna kadar 7-8 haftalık bir periyot var. Bu süreçte nasıl bir hedef ortaya koyuyorsunuz, nasıl bir planlama olacak?

Galatasaray'ın şu anda bulunduğu durumdan memnun olan kimsenin olduğunu tahmin etmiyorum. Bizim hedeflerimiz tabi ki daha üst düzeylerdedir ama maalesef bu sezon şanssızlıktan dolayı beklediğimiz seviyeye ulaşamadık. Bizim gayretimiz takımı şu an bulunduğumuz konumdan çıkarabildiği kadar yukarı çıkarmak artı bu periyot içinde yapabileceğimiz en iyi futbol anlayışını sahaya yansıtabilmektir.

Hatırlarsınız Cüneyt Tanman, jübilenizde sizin formanızı alan kişiydi. Şimdi birlikte çalışma dönemi var önünüzde.

Ben futbolu bıraktıktan sonra 6 numaralı formamı, kaptan Cüneyt'e bırakmıştım. Cüneyt de beni mahcup etmedi ve hem Galatasaray'da hem Milli Takım'da kaptan oldu. Futbolu bıraktıktan sonra tekrar Galatasaray bünyesine dahil oldu ve şu an beraber çalışıyoruz. Ama farklı bir nokta daha var bugün benim yardımcım seneler evvel o daha 14 yaşındayken genç takımda beraber çalıştığım Tugay Kerimoğlu. Tugay Kerimoğlu'yla da beraber çalıştık ve kendisinin futbol piyasasına çıkmasında hasbel kader bizim de etkimiz oldu. Çok güzel bir grup var. Nezih kardeşimiz var. Onu da çok uzun müddetten beridir gerek Gerets döneminde gerek futbolculuk döneminde tanıyorum. Birbirimize yabancı bir ekip değiliz. Bu ekibin futbolcularla beraber kenetlenmesini ortaya çıkarırsak Galatasaray'ı sezon sonunda şimdiki bulunduğu konumdan farklı yerlere taşıyabiliriz.

Galatasaray'da camianın çok tanıdığı hatta Florya'ya girişteki meşhur UEFA şampiyonluğu fotoğrafında yer alan hatta en çok sevinen isimlerden biri olarak da dikkat çekiyorsunuz. Camianın çok sevdiği çok saydığı bir isimsiniz. O camiaya şimdi ne mesaj vermek istersiniz, görevin verdiği heyecanla?

Daha görev almadan dahi ne zaman görülsem hep benim farklılığımı, Galatasaray'daki farklılığımı söylemişlerdi. Bu farklılık sadece bana ait değil. Bu farklılık beraber çalıştığımız ekip arkadaşlığıyla, Galatasaray ruhuyla ortaya çıkmış bir farklılıktır. Ben futbolculuk dönemimde de olsun, teknik adamlık dönemimde de olsun hep güzel günleri yaşamış bir insanım. Hiç kötü dönem yaşamadım futbolda. Kötü günler yaşadığım tek bir şey oldu; çok erken sakatlanmam ve futbolu bırakmam. Futbolculuk dönemimde 3 sene arka arkaya şampiyonluk, teknik adamlık dönemimde Sayın Fatih Terim'in ekibinde 4 yıl arka arkaya şampiyonluk, UEFA Kupası ve son yıl da bütün kupaların alınması gibi... Tabi şu andaki konum itibariyle bunlardan bahsetmek çok zor. Daha önceki söylediğim hedef; seyircilerimizin futbolculara sahip çıkması, destek vermesi... Futbolculara sahip çıktıkları takdirde taraftara istedikleri seviyede olmasa bile mutlu günler yaşatacaklarını düşünüyorum.

Yorumlar