Hukuk kişiye özel olmamalı
Hukuk kişiye özel olmamalı
"Futbolda şike" davasına ilişkin, aralarında bazı kulüp başkanlarının da bulunduğu şike suçluları hakkında "yeniden yargılama" ve "infazın durdurulması" yönünde ilginç ve bir o kadarda kaygı verici gelişmeler yaşanmaktadır.
Günümüzde yeni hukuk kuralları mı icat edilmeye çalışılıyor? Nitekim 'teşvik primi vermek', 'birden fazla karşılaşmada şike yapmak' ve 'örgüt kurmak' suçlarından yargılanan ve cezası onanan isim hakkında infazın durdurulması ve yeniden yargılanması yönünde yapılan bir açıklama basına yansıdı. Açıklamadan anlaşılan suç örgütü sanıkları hakkında yeniden yargılama kararı çıkarsa mahkeme sonuçlanıncaya kadar hapis cezasının rafa kalkacak olduğu.
Hukukun esnetilmesi olan yeniden yargılanma kararını uygulamak için "hukukun arkasından dolanmaya" çalışılacağı anlaşılmaktadır.
Şimdi kamuoyu gibi bizde merak ediyoruz; hakkında verilen 6 yıl 3 aylık hapis cezası Yargıtay'ca onanan isim için hukuki manevra ile adeta sanık kurtarma hareketi başlatılarak örgüt suçu kapsamında kanuni değişiklik yapıldığı gerekçesiyle yeniden yargılanması mı sağlanıyor?
Bu örnekten hareket ile hırsızlıktan, dolandırıcılıktan yankesicilikten, uyuşturucu ticareti yapmaktan, cinayetten, terörden yada başka suçlardan yargılanmış ve ceza almış örgüt suçlularına da yeniden yargılanma hakkı tanınacak mı?
Yoksa bu durum şike davasının yeniden görülmesini sağlamak için kişi ve kişilere özel bir uygulama mı olacaktır? Yada böyle bir yolun açılması Ergenekon ve Balyoz sanıkların da ileride somut örnek teşkil edebilmesi için şike yaptığı tescilli olan bir kulüp başkanı 'demo' olarak mı seçilmiştir? Şayet böyle bir yol açılması halinde İmralı içinde geçerli olmayacak mı? Ayrıca yeniden yargılama olması halinde 'hukukun arkadan dolanılması' kamuoyuna nasıl açıklanacak? Bu tür imtiyazlı kişilere yönelik yapılan hukuki manevralar kamuoyunda yargıda güvensizliğe neden
olmayacak mı?
Halk arasında sıkça kullanılan deyim misali yasalar karşısında bal arıları örümcek ağına takılırken eşek arıları delip geçecek mi?
Hukuk garabeti olacağı düşünülen bu girişim farklı suçlardan olsa da onunda hakkında verilen 6 yıl 3 ay hapis cezası aynı olan ve Yargıtay tarafından onanan bayan şarkıcı içinde geçerli olmayacak mı? Zira uyuşturucu temin etmek suretiyle uyuşturucu ticareti yapmak suçundan aldığı 6 yıl 3 aylık mahkûmiyet kararının Yargıtay tarafından onanması üzerine izini kaybettiren ve hakkında yakalama kararı çıkarılan şahıs halen kaçaktır. Ve bazı basın kuruluşlarında şarkıcı kadın ile alakalı ajite edilen haberler yapılması neyin göstergesidir?
Netice-i kelam
Hak, adalet ve eşitlik bir insanlık sorunsalı olmamalı. Zira herkesin eşit olduğu bir toplumda da 'adaletsizlik-haksızlık' yaşanmamalı. Zira eşitliğin olmadığı bir yerde de 'adalet' kavramından bahsetmek yersiz olabilecektir.
Şairin dediği gibi...
Millet adınadır, önünüzde yasa,
İddia, tanık, sanık, savunma, karar
Vicdanlarda bırakmayın, hiç bir tasa.
*** *** ***
Adalet bekleyenlerin dileği, hiç olmasın kargaşa,
Tartışılmasın ülkemde; adalet'in terazisi, kefesi,
Eşit olmalı nezdiniz de, her kişi, her bey, her paşa.
Günümüzde yeni hukuk kuralları mı icat edilmeye çalışılıyor? Nitekim 'teşvik primi vermek', 'birden fazla karşılaşmada şike yapmak' ve 'örgüt kurmak' suçlarından yargılanan ve cezası onanan isim hakkında infazın durdurulması ve yeniden yargılanması yönünde yapılan bir açıklama basına yansıdı. Açıklamadan anlaşılan suç örgütü sanıkları hakkında yeniden yargılama kararı çıkarsa mahkeme sonuçlanıncaya kadar hapis cezasının rafa kalkacak olduğu.
Hukukun esnetilmesi olan yeniden yargılanma kararını uygulamak için "hukukun arkasından dolanmaya" çalışılacağı anlaşılmaktadır.
Şimdi kamuoyu gibi bizde merak ediyoruz; hakkında verilen 6 yıl 3 aylık hapis cezası Yargıtay'ca onanan isim için hukuki manevra ile adeta sanık kurtarma hareketi başlatılarak örgüt suçu kapsamında kanuni değişiklik yapıldığı gerekçesiyle yeniden yargılanması mı sağlanıyor?
Bu örnekten hareket ile hırsızlıktan, dolandırıcılıktan yankesicilikten, uyuşturucu ticareti yapmaktan, cinayetten, terörden yada başka suçlardan yargılanmış ve ceza almış örgüt suçlularına da yeniden yargılanma hakkı tanınacak mı?
Yoksa bu durum şike davasının yeniden görülmesini sağlamak için kişi ve kişilere özel bir uygulama mı olacaktır? Yada böyle bir yolun açılması Ergenekon ve Balyoz sanıkların da ileride somut örnek teşkil edebilmesi için şike yaptığı tescilli olan bir kulüp başkanı 'demo' olarak mı seçilmiştir? Şayet böyle bir yol açılması halinde İmralı içinde geçerli olmayacak mı? Ayrıca yeniden yargılama olması halinde 'hukukun arkadan dolanılması' kamuoyuna nasıl açıklanacak? Bu tür imtiyazlı kişilere yönelik yapılan hukuki manevralar kamuoyunda yargıda güvensizliğe neden
olmayacak mı?
Halk arasında sıkça kullanılan deyim misali yasalar karşısında bal arıları örümcek ağına takılırken eşek arıları delip geçecek mi?
Hukuk garabeti olacağı düşünülen bu girişim farklı suçlardan olsa da onunda hakkında verilen 6 yıl 3 ay hapis cezası aynı olan ve Yargıtay tarafından onanan bayan şarkıcı içinde geçerli olmayacak mı? Zira uyuşturucu temin etmek suretiyle uyuşturucu ticareti yapmak suçundan aldığı 6 yıl 3 aylık mahkûmiyet kararının Yargıtay tarafından onanması üzerine izini kaybettiren ve hakkında yakalama kararı çıkarılan şahıs halen kaçaktır. Ve bazı basın kuruluşlarında şarkıcı kadın ile alakalı ajite edilen haberler yapılması neyin göstergesidir?
Netice-i kelam
Hak, adalet ve eşitlik bir insanlık sorunsalı olmamalı. Zira herkesin eşit olduğu bir toplumda da 'adaletsizlik-haksızlık' yaşanmamalı. Zira eşitliğin olmadığı bir yerde de 'adalet' kavramından bahsetmek yersiz olabilecektir.
Şairin dediği gibi...
Millet adınadır, önünüzde yasa,
İddia, tanık, sanık, savunma, karar
Vicdanlarda bırakmayın, hiç bir tasa.
*** *** ***
Adalet bekleyenlerin dileği, hiç olmasın kargaşa,
Tartışılmasın ülkemde; adalet'in terazisi, kefesi,
Eşit olmalı nezdiniz de, her kişi, her bey, her paşa.
