Ofans uzmanı

''Spora başladığı ilk yıllarda aslında basketbol oynamak isteyen Şenol Güneş, birazda şehir baskısı ile futbola başlamak zorunda kaldığında; mahalle maçlarında santrofor,amatör maçlarda ise kalede oynardı. Bundan çok hoşnut olmasa da o yıllarda,budurum kendisine futbolun başarı için gerekli iki temel öğesini öğretecekti. Futbolda atanınız ve tutanınız çok iyi olmalı.

İşte bu yüzden Şenol hoca Türkiye'nin gelmiş geçmiş en iyi kalecilerinden biri ve aynı zamanda tam bir OFANS UZMANI

Milli takım arasına girmeden,iki as oyuncusu yavaş yavaş lige ısınsın istedi Şenol hoca ve Mario ile Sosa'yı ilk 11'de kullandı.İlk yarı 4-2-3-1 ile başlarken Zaman zaman ahengi bozulsa da organize ve topa sahip bir Beşiktaş izledik. Çok net pozisyonlar yoktu belki ama rakibede pozisyon vermedi ve oyunun hakimiydi. 2. Yarı başlarken muhtemelen rakibinin kendisini çok tehdit etmiyor olmasından mütevellit, sistem ve oyuncu değişikliğine gitti. Sosa'yı kenara alıp eski takımına karşı Cenk Tosun'u sürdü oyuna ve klasik tabirle 4-4-2'ye döndü Beşiktaş. Tam bu noktada bir parantez açmak lazım. Beşiktaş'ın önde oynayan 4 kanat oyuncusunun (Quarezma,Gökhan,Olcay ve Kerim) dördüde çizgi kanat oyuncuları değiller. Yani arkalarında oynayan back oyuncusu ile koordineli çizgiye inip orta yapıcak tipte oyuncular değiller. Saydığımız bu 4 oyuncuda topla içeri kat etmeyi seven ve ters kanattan gelişen akınlarda hemen forvetin yanında pozisyon alıp hücumu destekleyen oyuncular. Sadece bu sebepten bile Beşiktaş bence tek SANTROFOR'lu sistemden vazgeçmemeli. Şenol hocada devre arası hamlesinin takımın gidişatını olumsuz etkilediğini farkettiki,Oğuzhan'ın golunden hemen önce Necip'i oyuna almak için hazırladı ama Oğuzhan'nın frikiki kullanmasını bekledi. Bu noktada bir parantez daha açmak istiyorum. Hoca Necip'i oyuna alırken Gomez'i çıkarmayı planlamıştı ve bence frikik kullanılmasını beklemesinin asıl sebebi, kesme bir orta gelirse eğer Gomez'ın uzun boyu ile gol yapma ihtimaliydi. Lakin arka arkaya kullanılan iki frikikte direk kaleye vuruldu. Hernekadar Oğuzhan jeneriklik bir gol atsa da benim aklıma şu soru geldi; 'Acaba Beşiktaş duran top organizasyonlarını önceden çalışmıyor mu?' yani hoca orta şeklinde bir frikik beklerken hem Gökhan hem Oğuzhan insiyatif alıpta mı direk kaleye vurdu? Şimdi bunun ne önemi var diceksiniz, Beşiktaş'ın 2.golu olan penaltı pozisyonunda da Oğuzhan ve Gökhan topa doğru hamle yapsalarda Cenk Tosun arkadaşlarına net bir şekilde ben kullanıcam dedi ve kullanıp golunu de attı. İşler iyi giderken sorun değil ama yarın bir gün kritik maçlarda duran toplar hayati önem kazanacak ve o anda herkes sorumluluğunu bilip ona göre davranmalı yani diğer bir deyişle bir otorite zaafı yaşanmamalı.

Oğuzhan'ın golü ve Gomez-Necip değişikliği ile seyri değişen maçın, bide Muhammed'in sakatlığı eklenince, Gaziantep açısından hüsrana dönüşmesi uzun sürmedi. 74.dakikaya kadar tırnaklarını yiyen Beşiktaş taraftarıda, 14 dakikada 4 gol gelince doğal olarak bir anda zafer sarhoşu oldu.

SON BİR NOT: YÜRÜ BE OĞUZHAN!