Ramil Guliyev’in inanılmaz öyküsü!
Londra'da düzenlenen Dünya Atletizm Şampiyonası'nda ülkemizi temsil eden Azerbaycan asıllı Ramil Guliyev, 200 metre erkeklerde dünya şampiyonu olarak adını tarihe yazdırdı. Peki Guliyev kimdir, geçmişte neler yaşadı? İşte dikkat çeken o bilgiler...
Dünya Atletizm Şampiyonası’nda 200 metre erkekler dünya şampiyonu olarak tarihi bir başarıya imza atan Fenerbahçe’nin sporcusu Ramil Guliyev için başarı hiç de kolay gelmedi.
2011 yılında Türk pasaportu alan ve 2013 yılından itibaren Türkiye’de yaşamaya başlayan Azerbaycan asıllı Türk atlet, Londra’da 56 bin kişinin önünde çıktığı 200 metre erkekler yarışını 20.09’luk derecesiyle dünya şampiyonu olarak tamamladı. Ramil, bu sonuçla Türkiye’nin Dünya Atletizm Şampiyonaları tarihindeki ilk altın madalyasını kazanmış oldu.
17 YAŞINDA PARLADI
Guliyev henüz 17 yaşındayken kısa mesafe yarışlarda adından söz ettireceğinin sinyallerini vermeye başlamıştı.
2007 yılında Çek Cumhuriyeti’nin Ostrava kentinde düzenlenen Dünya Gençler Atletizm Şampiyonası’nda 200 metrede ikinciliği göğüsleyen Guliyev, o yıllarda efsanevi atlet Usain Bolt’un derecelerini zorlamaya başlamıştı bile.
Ramil Guliyev 2007’de Çek Cumhuriyeti’nde düzenlenen Dünya Gençler Atletizm Şampiyonası’nda Guliyev Azerbaycan adına mücadele ettiği bu yarışı 2. sırada tamamlamıştı.
Milli atlet Ramil Guliyev dünya şampiyonu oldu!
“BELKİ BUNDAN SONRA GÖZLERİNİ AYIRMAZLAR”
Hiçbir otorite kariyeri Usain Bolt’un gölgesinde geçen Ramil Guliyev’in böyle bir başarıya imza atacağını düşünemezken 27 yaşındaki sporcu için bu sonuç sürpriz olmadı.
2016’daki Rio Olimpiyatında sekizinci, Avrupa Şampiyonası’nda ise ikinci olan Guliyev muhteşem finalden sonra, “Sürpriz olmadı. Elimden gelen her şeyi gösterdim. En iyi yarışımı doğru zamanda gösterme fırsatı buldum” dedi.
Muhteşem finalden sonra Reuters’a açıklamalarda bulunan Guliyev, “Dünyanın en hızlı atletleriyle yarıştım. Herkesin gözünün onların üzerinde olması beni rahatsız etmedi. Belki bundan sonra benden gözlerini ayırmazlar” ifadelerini kullandı.
Şimdiki hedefinin Olimpiyatlar olduğunu dile getiren Guliyev, “Bu benim için bir rüyaydı ve şimdi sırada Olimpiyatlar var. Umarım bunu da başarabilirim” şeklinde konuştu. Guliyev, “Usain Bolt burada olsun isterdim ama olmadı. Sıra bizde, inşallah daha iyi olur. Azerbaycan bayrağıyla tur atma isteğim vardı. Ben bunu yaptım. Yarış çok zor geçti. Bütün sporcular çok hazırdı. Yarışta kim kuvvetliyse o kazandı.” diye konuştu.
BOLT HEGEMONYASINA SON VERDİ
Guliyev, bu tarihi başarısıyla, son 4 sezonun erkekler 200 metrede şampiyon olan Jamaikalı atlet Usain Bolt’un hegemonyasına son vermiş oldu. Bolt’tan önce Amerikalı atlet Tyson Gay ve Justin Gatlin de 200 metrede şampiyonluğa ulaşmıştı. Jamaikalı atlet Usain Bolt kariyerine son verdiği için Berlin’deki 2009 Dünya Şampiyonası’ndan bu yana ilk kez 200 metre müsabakasına katılmadı.
“FENERBAHÇE OLMASA BIRAKMIŞTIM”
Başarılı atlet daha önce Hürriyet Gazetesi’ne verdiği bir röportajda “Bana çok büyük bir destek veriyorlar. En başta başkanımız Aziz Yıldırım. Bu kulüp olmasa belki ben Türkiye'ye gelemezdim. Kariyerimin, derecelerimin sebebi kulübüm. F.Bahçe olmasa belki de atletizmi çoktan bırakmıştım.” diyerek kulübü Fenerbahçe’nin verdiği destekten bahsetmişti.
Devşirme sporcularla ilgili görüşlerini de açıklayan Azeri asıllı sporcu, “Türkiye'de atletizme büyük destek var. Bence yabancı bir sporcu Türkiye adına yarışacaksa, Türkçe öğrenmeli, burada yaşamalı, bu kültürü yaşamalı. Ama yabancı gelip sadece yarışıp gidiyorsa bu biraz reklama giriyor ve garip oluyor. Ancak sonuçta bu da ülke için iyi bir şey.” demişti.
2 SALİSE İÇİN 2 AY ÇALIŞTI VE KAZANDI
Guliyev tarihi yarışta rakiplerini 2 salise ile geçerken son röportajında şu ifadeleri kullanmıştı; “Şu an hiç vakit olmuyor çünkü çok fazla antrenman yapıyorum. Hocayla oturup yarışlarımı tekrar izliyoruz. İdmanlarımın analizlerini yapıyoruz. 9.97 ile 9.95 arasında sadece 2 salise fark var ama o 2 saliseyi 2 aylık antrenman fark ettiriyor. Diyelim ayağını 2 derece sola kaydırdın, o bile çok büyük bir farka yol açıyor. Adımı farklı atmak için 2 ay çalışırsın, 10.42 koşsan çok büyük fark olmaz. Ama 9.97 ve 9.95 ile belki dünya şampiyonluğu ve sekizinciliği gibi bir farkı getirir.”
AZERBAYCAN ONA KIZGIN
Ramil Guliyev, 100 ve 200 metre yarışlarında gösterdiği performansla dikkatleri üzerine çekerken Azerbaycan adına mücadele ediyordu. 2010 yılında Guliyev, kulüpler bazında Fenerbahçe ile sözleşme imzalamış ve İstanbul’a yerleşmişti. 2011’e gelindiğindeyse Guliyev, Türk vatandaşlığına geçme kararı aldı.
Fakat Azerbaycan, Guliyev’in sadece maddi çıkarlar nedeniyle Türkiye adına yarışmak istediğini ileri sürerek, atletin uluslararası müsabakalarda mücadele etmesini engelleyebileceğinin sinyalini verdi. IAAF yönetmeliklerine göre Azerbaycan, Guliyev’in 2014 yılına kadar tüm uluslararası şampiyonalara katılımını engelleme hakkı bulunuyordu.
2012 yılında Azeri basınına bir röportaj veren dönemin Azerbaycan Spor Bakanı Azad Rahimov, Ramil Guliyev’i ‘Karşılanması imkansız taleplerde bulunmakla’ suçluyordu. Ramil Guliyev ise Azerbaycan Milli Takımı’nı maddi çıkar için bıraktığı iddialarını yalanlayarak Türkiye’de ve Fenerbahçe’de kendisini daha fazla geliştirme fırsatı bulduğunu söylüyordu.
AZERİ ve TÜRK BAYRAĞI İLE TURLADI
Guliyev 2016 yılında Rio Olimpiyat Oyunları öncesinde TRT’ye verdiği röportajda “Azerbaycan’da atletizm konusunda bir heyecan yok. Hiçbir şey yapmıyorlar. Kamplar yok, antrenman için bir imkan yok. Türkiye ise kardeş ülke. Çok yakınız” diye konuşmuştu.
Guliyev dün geceki tarihi şampiyonluğunun hem Azerbaycan hem de Türkiye bayrağı ile tur attı.
GULIYEV’İN BİR GÜNÜ NASIL GEÇİYOR?
Daha önce bir gününün nasıl geçtiğini anlatan Guliyev’in programında her gün 10 saat idman yaptığı görülüyor, dünya şampiyonu olmak için ne kadar büyük fedakarlık ve azim gerektiğini gözler önüne seriliyordu.
* 08.30 Uyanış
– Kahvaltı
– 3 saat antrenman
– Yemek ve uyku
– 4 saat 2.antrenman
– 3 saat 3. antrenman
* 19.30 Yemek
* 20.00 1.5 saat masaj
– 1 saat oyun veya analiz
– Sonra da uyku…