SPOR MEDYASI

Rıdvan Dilmen'den çarpıcı analizler

Spor yorumcusu Rıdvan Dilmen, Süper Lig'in 20. haftası sonrası takımların değerlendirmesini yaptı

Rıdvan Dilmen'den çarpıcı analizler

Süper Lig'in geride kalan 20. haftası sonrası 3 büyükleri değerlendiren Rıdvan Dilmen, Milliyet'teki köşesinde Trabzonspor, Kayserispor ve Bursaspor'a da değinmeden geçemedi... İşte Dilmen'in  "Bu kez yanlış hamle" başlıklı yazısındaki çarpıcı analizler...

Bu kez yanlış hamle!
Fenerbahçe’de ikinci yarı ile birlikte mücadele ve konsantrasyona iyi futbol da eklenmişti. Son üç maçlık performans haklı olarak herkes tarafından ligin favorisi görülmelerine yol açmıştı.

Diyarbakır maçına bakınca, ligin ilk yarısının son iki maçı aklıma geldi; Ankaragücü ve Trabzon... O karşılaşmalarda da çok mücadele etmişlerdi. İyi futbol yoktu ama kazanmaya yetmişti. Pazar günü bunlara benzer bir maç oldu. Ama bu kez kazanamadı Fenerbahçe. Neden iyi oynayamadılar, çünkü dirençli bir takım çıktı karşılarına. Oyunun her alanını dolduran bir takım. Fenerbahçe hücuma geçince kendi ceza sahası civarında yedi kişi ile kümelenen, hücuma çıktığında da en az üç oyuncu ile saldıran... Hatta Ayman’ın golünde ceza sahası içinde 4, dışında 2 Diyarbakırlı oyuncu daha vardı.

Böylesine dirençli ve iyi kapanan takımları üç şekilde açabilirsiniz. İsabetli şut, göbekten ikiye birler ve hepsinden önemlisi kenarlar. Şut attı mı? Attı... Yeterli olmasa da o atılanlar kümelenen Diyarbakırlılar’dan döndü. İkiye birlerde yetersiz kaldı. Alex, Semih ve sonradan giren Güiza etkisizdi. Kenarlardan gidemeyince (bir iki deneme yaptılar, onlar da pozisyona dönüştü) oyun Diyarbakır’ın lehine gelişti.
Daum’un da oyuncu değişiklikleri bu kez doğru değildi. Rakibi açmak için kenarları kullanması gerekirken, ikinci forveti alarak çizgiye inme şansını azalttı. Vederson’u soksa daha iyi olurdu gibi geliyor. Zemin hakikaten iki takım için de kötüydü. Ama en büyük özelliği yerden ayağa oynayan Fenerbahçe için ciddi dezavantajdı. Herhalde iyi zemin için mart sonu beklenecek.

Fenerbahçe adına geriye düşmelerine rağmen (hem de en iyi oyuncusu Bilica’nın hatası ile) beraberliği yakalamak gelecek adına kazançtı. Bu bir puanın önemi gelecek haftalarda ortaya çıkacaktır.

DİLMEN'İN G.SARAY ANALİZİ[page_end]

Nonda boşuna feda edildi
Galatasaray takımı sezona fırtına gibi başladıktan sonra çok ciddi düşüşe geçmişti. Ama ilk yarının son iki haftasında toparlayıp tekrar zirvede kalmıştı. İkinci yarıya da 2’de 2 yaparak başladı. Ancak takım soru işaretleri ile gidiyordu. Ve Kayseri’de son yarım saat 10 kişi oynayan rakibine karşı kazanamadı.

Bilindiği gibi şu an en büyük problem forvet yokluğu. Sansasyonel üç transfer yaptılar. Niye sansasyonel deniyor onu da anlamıyorum ama... Stoper Neill dışında (o da takımında fazla oynamıyordu), Jo ve Giovani Dos Santos her yönüyle soru işareti oyuncular. 3-4 yıl önce CSKA ve Barcelona’da izlerken bize olumlu izlenimler vermişlerdi. Ama başka kulüplere gidince kayboldular.

Hep söylüyorum Santos ve Jo için Galatasaray bir şans. Yani Galatasaray için değil.  Jo sakatlandı. Nonda da Santos için boşuna feda edildi. Rijkaard ve yöneticilerin sezon başı planlamalarının yanlış olduğunu görmüştük. Bu devre arasında da devam etti. En azından Santos transferinin gereksiz olduğunu anladık. O bölgede Kewell dönene kadar Caner ve Arda’yı kullanabilirsiniz.

Arda yanlışlığı
Bu arada Rijkaard, Jo’nun sakatlığından sonra elindeki en yaratıcı oyuncu Arda’yı da kaybediyor. Arda’yı bireysel yeteneklerini kullanabilmesi için mümkün olduğu kadar markajdan kurtarmaya çalışacağına, direkt forvet oynatarak rakiplerin ekmeğine yağ sürüyor. Jo ve Baros dönene kadar Arda’nın yetenekleri ile sonuca gidilmeli.

DİLMEN'İN BEŞİKTAŞ ANALİZİ[page_end]

G.Antep maçı dönüm noktası
Mustafa hocaya tekrar geçmiş olsun diyoruz. Beşiktaş haftanın ilk maçında 45 ila 65. dakikalar arası hariç çok iyi oynayarak farklı galibiyet elde etti. İlk yarıda Gençlerbirliği takımını sahasına hapsetti. Maç boyunca takım çok koştu. Tek kale oynamasına rağmen pozisyon üretememesi bireysel olarak öndeki oyuncuların etkisizliğinden kaynaklandı.

1-1’e yakalandıktan sonra yedek kulübesinin ne kadar önemli olduğunu gördük. Yusuf ile Holosko oyuna çok katkı yaptılar. Kendi performanslarının iyiliği kadar, Tabata ile Bobo’nun da performansını artırdılar. Aslında Denizli’nin hastalığı takımdaki motivasyonu artırmış. Galibiyet, hocalarına armağan gibiydi.

Sezon başından beri hücumdaki organizasyonun en iyi olduğu maç buydu. Beşiktaş’ın bu hafta Gaziantep ile deplasmanda oynayacağı maç çok önemli. Eğer kazanırlarsa yarışta ben de varım deyip, Galatasaray ile final niteliğinde bir derbiye çıkabilirler.

DİLMEN'İN TRABZON, KAYSERİ VE BURSA ANALİZLERİ[page_end]

Ligin kalitesini çok beğeniyorum
Biraz da Trabzonspor, Kayserispor ve Bursaspor’dan söz etmek istiyorum. Bir hocanın bir takım üzerinde nasıl etkili olduğunu Şenol Güneş ile gördük. Oyuncuların güveni artmış. Takımdaki üretkenlik rotasyona rağmen Manisa maçında da devam etti. Bu Güneş’in oynayan-oynamayan herkesi hazır tuttuğunu gösteriyor. Olimpiyat Stadı’ndaki doluluğu görünce de hem Trabzonspor, hem de Türk Futbolu adına mutlu oldum.

Kayserispor sakat ve kadro dışı kalan oyuncular nedeniyle ciddi problemler yaşıyor. Yine de ayakta kalmayı başarıyor. Son iki maçtaki dört puan çok önemli. Bu hafta Denizlispor’u deplasmanda yenerlerse sezon sonuna kadar ilk dört arasında devam ederler.

Bursaspor, Ankara’da kazansa gizli lider olacaktı. Ertuğrul Sağlam hesaplarını yaparken ertelenen Kasımpaşa maçına üç puan yazıyordur. Bu yüzden Fenerbahçe mağlubiyeti bence hayırlı oldu. Bursa takımının konsantrasyonu yüksek, güvenleri tam. Ama fazla güven, konsantrasyon eksikliği Bursa’ya uymuyor. Onlar da gelecek pazartesi Trabzonspor ile final niteliğinde oynayacakları maçı kazanıp mesafesi kısalan ligi zorlamak isteyecekler. Özetle ligin kalitesini çok beğeniyorum. Tempo arttı. İnşallah böyle gider

TREND HABERLER
Yorumlar
TREND HABERLER