Rıdvan Dilmen'den çarpıcı tespitler
Spor yorumcusu Rıdvan Dilmen, Sabah'taki köşesinde 5 büyükleri analiz etti...
DİLMEN'İN G.SARAY ANALİZİ...
Galatasaray'da eleştirilerin hedef noktası Rijkaard... Ancak geçen yıla bakıldığında elinde Keita, Elano gibi isimler yok. Ve transfer de halen belirsiz. Bu olumsuz tabloda yönetimin payı ne kadar?
Bir yerde başarı varsa, oyuncusu, teknik direktörü, yönetimi ve başkanı bütündür. Başarısızlıkta da aynı. Şu anda iki yıldır başarısız giden Galatasaray futbol takımı, yine başarısız başladı belki... Ama... Bu 'Ama'ya dikkat! Galatasaray, Türkiye'de oyun kültürü olan tek takım. Yani öne doğru oyun kültürü diyelim buna. 1996'da başlayan bu süreç, antrenörler değişse de oyun kültürü anlamında değişmedi. Kötü sonuç alsa da değişmiyor.
ATAN, OYNAYAN, TUTAN...
Polat ve Rijkaard'a Galatasaraylılar'ın daha fazla üzülmemesi için büyük görev düşüyor. Ve bu görev de mucizevi bir görev değil. Tutan, oynayan, atan... Üç tane oyuncu. Bize belki kolay, yöneticilere zor geliyor olabilir. Ama Elano kadrondaysa oynatmaya çalışacaksın.
Ben Galatasaray'ın Eylül ortalarında toparlayacağını düşünüyorum.
DİLMEN'İN FENERBAHÇE ANALİZİ[page_end]
Sahada başka bir Fenerbahçe vardı
Alex tartışmalarının yaşandığı Fenerbahçe, Alex'in önderliğinde kazandı. Bu kadar kısa sürede oyun anlamında farkı yaratan neydi?
Alex'in önderliğinde kazanmadı Fenerbahçe, Alex'in önderliğinde kaybetmediği gibi...
İki Young Boys maçıyla lig maçı arasında dağlar kadar fark var. Young Boys maçlarında oynayan takım gitmiş, başka bir takım gelmiş. Form veya formsuzluk olarak değil...
Çünkü aynı oyuncular oynamamış. 8 farklı oyuncu her iki Young Boys maçında oynamış ama Antalya maçında oynamamış. İleri uca kadar 10 mevkide sezon başında planlanan oyuncular vardı.
Önde de bu ligin en iyi yerli santrforu Semih. Yani takımın omurgası komple değişmiş. Kocaman'ın karamsar tablo çizmemesinin sebebi, Samandıra'daki sakat ve dönecek oyuncuları yakından tanıması. Hiç dönmeyecekmiş gibi muamele yapıldı Fenerbahçe'ye.
DİLMEN'İN BEŞİKTAŞ ANALİZİ[page_end]
Ernst&Necip yetersiz kalır
Beşiktaş için Fink'in önemine dikkat çekmiştiniz. Alman futbolcu kadroda yok ama herkes onun yerine oynayan Necip'in başarısını konuşuyor. İlk hafta itibariyle Beşiktaş'ın kadrosu oturdu mu?
Beşiktaş'ın savunma göbeğinde problemi yok. Kalesinde, sol bekinde yok. Öne doğru yaratıcı oyuncuda bolluk var. Sağ kenarında bir soru işareti var. Bir de orta sahada defansif oyuncuda kısırlık var.
Ernst ve Necip lig, kupa, Avrupa maratonunda arızaya uğrarlar. Ya yerli iyi bir orta saha oyuncusu almanız ya da Fink'i kadroda tutmanız gerekiyor. Guti beklendiğinden daha iyi durumda geldi. Tatilden döndü, çok kısa süre sonra hem Villarreal hem de Buca karşısında görev yaptı. Takım arkadaşlarının gerisinde olmadığı gibi, takımın pozitif oyununa katkı sağladı.
GUTİ'YLE ÇİFT YÖNLÜ OYNAYABİLİRSİNİZ
Guti birkaç yıldır Beşiktaş'ın orta sahasında olan problemi çözdü. Bu tip oyuncular, stoperini, sol bekini, sağ bekini, orta sahada yanında oynayanı ve önündeki santrforu rahatlatan oyunculardır.
Guti'yle set oyunu da oynayabilirsiniz, topa sahip olma anlamında. Kontra da yaparsınız. Bir pasla golü bulabilirsiniz, son Buca maçındaki gibi.
DİLMEN'İN TRABZONSPOR ANALİZİ[page_end]
Güneş'in katkısı yüzde 100 oldu
Trabzonspor'un oyuncu kadrosuna baktığımızda geçen sezon başıyla arasında çok büyük farklar yok. Ancak beklenti ve umut anlamında büyük değişiklikler var. Bunu neye bağlıyorsunuz?
Hani teknik direktörler için derler ya "Takıma katkısı yüzde 5-10-20'dir"... Böyle şehir efsaneleri vardır. Teknik direktörün takıma katkısı yüzde 100'dür. Zaten yüzde 10'larda olsa, bu kadar antrenör değişikliği olmaz. Yüzde 90'ı gönderip yüzde 10'u tutarlar. Şenol Güneş bu anlamda doğru bir örnektir.
Geçen yıl, ikinci dönem başladı. Aldığı kupadan dolayı değil, mevcut oyuncuların performansını maksimuma çıkarması, takımın pozitif oynaması, Trabzonlular'ın takımına güvenmesini sağladı.
Trabzon takımı deplasmanı olmayan birkaç takımdan bir tanesi. Bundan sonra eskiden olduğu gibi Trabzon yine zor deplasman. Artık savunmayla hücum arasında uçurumlar yok. Yani artık önde baskı yapıp iyi futbol oynamayı düşünüyorlar.
DİLMEN'İN BURSASPOR ANALİZİ [page_end]
Bursa'nın sadece rengi değişmiş!
Son şampiyon Bursaspor'u ilk sınavında nasıl buldunuz?
Bursaspor'un, son şampiyon olarak çıktığı maçta, forması ve birkaç oyuncusu dışında felsefesi aynıydı, seyircinin coşkusu da aynıydı. Ve birçok Anadolu takımında olmayan coşkunun yanında sakinliği de aynıydı. Konya maçında kontrollü başlayıp, dakikalar ilerledikçe tempoyu artırıp golü buldular.
Stepanov'u beğendim. Santrfor ise birkaç şık hareketine rağmen soru işareti. Ama Sağlam'ın takıma çok hakim olduğunu görüyoruz. İlk 5'te olurlar gibi geliyor. Kayseri'yi çok iyi tanımıyorum.
Fakat Cangele'ye yardımcı bir oyuncu buldularsa, bu sene ilk 6-7 istikrarını korurlar. Belediye takımı, zaman zaman sallanıp toparlanabiliyor. Abdullah Avcı'nın Allah yardımcısı olsun.