Spor yazarları bugün neler yazdı?
Spor yazarlarından gündemdeki konularla ilgili çarpıcı analizler... Tüm yorumcular neler yazdı?
Spor Toto Süper Lig'in ilk yarısı kimsenin tahmin etmesi mümkün olmayan sürpriz bir puan cetveli ile bitti. Tabii ki sürpriz Trabzonspor'un liderliği değil, Üç Büyükler'in durumu. F.Bahçe'nin zirvenin 9 puan gerisinde kalması bana göre anormal bir sonuç değil. Çünkü F.Bahçe hakkındaki görüşlerimi yeri geldikçe vurguluyorum. Zico, Aragones ve Daum'dan sonra Aykut Kocaman da aynı nedenlerle belli isimlere ayrıcalık tanınması yanlışını devam ettiriyor. Böyle bir uygulamada teknik direktörün ilk 11'i kurarken ve maç içinde oyunun gidişatına göre düşüneceği hamlelerde hata yapmaması mümkün değildir. Öyle de oldu.
Çocukluğumun en değerli futbol kartpostallarından biriydi Lefter. O zamanlar aşk ülkesi Türkiye.
Duvarlarda "Ali Ayşe'yi seviyo..." Uzun saçlı erkekler fiyakalı, mini etekli kızlar çalım satıyor.
Taş kalelerle yaptığımız maçlarda biri harika bir çalım atsa, kenardan bir ses yankılanıyor. "Lefter misin mübarek!"
Liderlik Trabzon'un hakkı. Lakin Şenol Güneş'in öfkesi anlaşılmaz. Aykut Kocaman'a hafta içinde giydirmişti. Dün de dozu artırdı. Gereksizdi. O Aykut Kocaman değil miydi, Trabzonlular'ın acısına içi yanıp Fenerbahçe'den kovulan.
Kaleci: Onur. Şenol Güneş sonrası takıma girer girmez yaptığı inanılmaz performansla kalede rakipsiz. Onu bu kadar iyi yapan aslında tartışmalı denebilecek bir savunmanın arkasında parlaması. Ya da onlarla birlikte yükselmesi demeli. Egemen, Giray, Serkan ve Cale isimlerini kağıda yazdığınızda endişeden başka bir şey hissetmiyorsunuz, ama sahadayken hiç de öyle değil. Bu 5’li Güneş’le hep beraber yükseliyor.
Savunma: Serkan, Ömer Erdoğan, Egemen, Üzülmez
Ters Köşe haftalıktan “gündelik” hale geleli iki yılı geçmedi, 500. yazıyı yazdım geçen gün.
Hayır, “ibişin boncuğu” gibi saymadım. Numara veriyorum da ondan anladım.
Aslında “nicelik” değil “nitelik” önemli ama, 500 de güzel hani...