Spor yazarları derbi sonrası Beşiktaş'ı yorumladı
Süper Lig'in 10,haftasında Beşiktaş Kadıköy'de 15 yıl sonra Fenerbahçe'yi 4-3 mağlup etti. Beşiktaş'ın aldığı bu galibiyet sonrası spor yazarları Beşiktaş ile ilgili yazı yazdılar. İşte derbi sonrası Beşiktaş hakkında yazılanlar...
ERMAN TOROĞLU: Larin alakasız bir pozisyonda kırmızı kart görerek takımını yalnız bıraktı. Yani cepheden kaçan asker gibiydi. Siyah-beyazlılar pes etmediler. Bayağı da iyi işler yaptılar. Bence 90 dakika boyunca hakem maçı durdurmadan idare etmeye çalıştı. Hatalar da yaptı ama maçın neticesine tesir edecek harekette maalesef yine büyük takım korkusuyla Mert Hakan'ı atamadı. Maçın dönüm noktasıydı. Bir de sarı kart için Beşiktaş hücumunu kesti, avantajı oynatmalıydı, sonra gereğini yapmalıydı. Bu dakikadan sonra zaten futbolcular senin korktuğunu anlayınca sahada gerildi. Beşiktaş anasının ak sütü gibi 3 puanı çatır çatır mücadele ederek kazandı. [SABAH]
ŞANSAL BÜYÜKA: Dersimiz futbol... Futbol nasıl oynanır, savunma nasıl yapılır, hızlı hücuma nasıl çıkılır, gol nasıl atılır? Dersi veren: Beşiktaş... Dinleyen ve izleyen Fenerbahçe... Dersimiz hocalık... Bir büyük takım, bir derbiye nasıl hazırlanır, rakibini nasıl analiz eder, nasıl bir on birle çıkar? Dersi veren: Sergen Yalçın... İzleyen Erol Bulut... Beşiktaş takımıyla, Beşiktaş hocasıyla Fenerbahçe’ye resmen futbol dersi verdi. Oysa daha geniş kadrosu olan, sakatlıktan ve salgından daha az yıpranan Fenerbahçe’ydi. Buna rağmen anasının ak sütü gibi, hakkıyla kazanan Beşiktaş oldu. Düşünün, Beşiktaş’ın kalecisi yoktu. Geri dörtlüsünün üç oyuncusu yoktu. Eksikliğini hissetti mi, hayır... Oynayanlar, oynamayanları asla aratmadı. Hele Beşiktaş’ın hücuma çıkışları... Beşiktaş, Avrupa’nın elit takımları gibi mükemmel ve kusursuz hücuma çıktı. Hızlı, çabuk, ayağa ve rakip savunmanın arka alanlarına topu atarak ve deparlarını kullanarak... [MİLLİYET]
REHA KAPSAL: Beşiktaş, Sergen hocanın hazırladığı taktikle, -eksiklere rağmen- ortak akılla mücadeleyi ve en önemlisi F.Bahçe gibi maçın yürüyerek kazanılmadığını bilen bir görüntüdeydi. Koşarak bütün sınırlarını zorlayan, takımdaşlığın bütün gereklerini yerine getiren, disiplini, kazanma arzusu en yüksek seviyede olan, işbirlikçi bir görüntü veren, savaşan, maçı kazanmayı isteyen ve sonuna kadar hak eden Beşiktaş takımı vardı. Büyük maçlarda ve derbilerin kazanılmasında '3 oda' çok önemlidir. Yönetim odası, savaş odası (antrenör odası) ve krampon odası (soyunma odası). Bu 3 odada teknik, taktik, fiziksel ve mental olarak Beşiktaş çok iyi hazırlanmış. Bunun karşılığında da yalnız rakibinden 3 puan almadı. Aynı zamanda da sezon sonuna kadar şampiyonluk yarışının içinde olacağının da bu galibiyetle mesajını vermiş oldu. [FOTOMAÇ]
TÜMER METİN: Kadıköy'de tarihi gece. 15 yıl sonra, Kadıköy'de yine aynı skor. 11'e 10 bitti maç, o zaman 11'e 9'du. Beşiktaş hak ederek kazandı. Sergen hoca maça çok iyi hazırlanmış, mücadele ettiler. Fenerbahçe'nin üstün olduğu istatistikler olabilir, topla oynama, pos sayısı gibi. Bu akşamı kazandıran istatistikler bunlar değil. Bu akşamı kazandıran istatistik, ikili mücadele kazanma yüzdesidir. Larin ile, Aboubakar ile, Mensah ile kaleye gittiler. Gittikleri 2 pozisyonda gol bulunca moral olarak çok üst düzey seviyeye geldiler. Bir takımda 3-4 kişi kötü oynadığında diğerleri kapatabilir ama 5-6 kişi kötü oynarsa olmaz. Sergen hoca maç öncesi de mücadele edeceğiz dedi, hep yaptılar. Teknik, taktik, yürek ve mücadele olarak çok fark yaratan bir Beşiktaş vardı.