Spor yorumcularına çok ağır gönderme
Mehmet Yakup Yılmaz, Futbol Plus Dergisinin ocak ayı sayısında yayınlanan bir röportajında sarf ettiği ilginç sözler ile yine ilgi odağı oldu.
Hürriyet gazetesi köşe yazarı Mehmet Yakup Yılmaz, Futbol Plus Dergisinin ocak ayı sayısında yayınlanan bir röportajında sarf ettiği ilginç sözler ile yine ilgi odağı oldu.
Öyle ki; Yılmaz'ın "Siz kavgadan çok bilgilendirmeye, çatışmaktan çok gerçeği anlatmaya yönelik bir gazeteci-yazarsınız. TV spor programlarının seviyesiz ve düzeysizlik içinde olduğunu düşünüyor musunuz?" sorusuna verdiği cevap pek yenilir yutulur cinsten değil.
"Ne yazık ki bu fikre katılıyorum. Düzey giderek düşüyor ve bir mahalle kahvesindeki sohbete indirgeniyor. Elbette benim de izlediğim spor programları var ve her programın düzeyi bu kadar düşük değil. Ben artık Lig TV'deki Maraton ve NTV'deki Rıdvan Dilmen'in programından başka spor programı izlemiyorum." cevabını veren deneyimli gazetecinin sonraki soruya verdiği cevap röportajı daha da ilginç hale getiriyor.
"Uzun yıllar TV spor programlarında size özel uslubunuzla yorumculuk yaptınız. Günümüzdeki spor programlarında, Rasim Kütahyalı veya Mehmet Baransu gibi donanımsız; Erman Toroğlu gibi kahve kültürüyle konuşan yorumcuların karşısında nezaketinizi koruyabilir misiniz? Ayrıca TV ekranlarında, futbolu bilmeyen bilmişlerin ikiyüzlülükleri, kıskançlıkları, haksızlığa arka çıkışları, yalana-yanlışa omuz verişleri haliyle yorum yapan bir dolu kolpacı yorumcular var. Siz, toplumun gerçekleri öğrenme hakkı doğrultusunda, objektif bir yazar olarak, bu diplomasız yargıçlar hakkında neler söyleyeceksiniz?" sorusuna "Böyle programlarda yer alamam zaten. Spor programları geçmiş hınçların alındığı bir hesaplaşma platformu olarak kullanılıyor. Bu rating getiriyor mu bilmiyorum ama spor programlarının itibarını sarsıyor." cevabı ile spor yorumcularına ağır göndermelerde bulundu.
Öyle ki; Yılmaz'ın "Siz kavgadan çok bilgilendirmeye, çatışmaktan çok gerçeği anlatmaya yönelik bir gazeteci-yazarsınız. TV spor programlarının seviyesiz ve düzeysizlik içinde olduğunu düşünüyor musunuz?" sorusuna verdiği cevap pek yenilir yutulur cinsten değil.
"Ne yazık ki bu fikre katılıyorum. Düzey giderek düşüyor ve bir mahalle kahvesindeki sohbete indirgeniyor. Elbette benim de izlediğim spor programları var ve her programın düzeyi bu kadar düşük değil. Ben artık Lig TV'deki Maraton ve NTV'deki Rıdvan Dilmen'in programından başka spor programı izlemiyorum." cevabını veren deneyimli gazetecinin sonraki soruya verdiği cevap röportajı daha da ilginç hale getiriyor.
"Uzun yıllar TV spor programlarında size özel uslubunuzla yorumculuk yaptınız. Günümüzdeki spor programlarında, Rasim Kütahyalı veya Mehmet Baransu gibi donanımsız; Erman Toroğlu gibi kahve kültürüyle konuşan yorumcuların karşısında nezaketinizi koruyabilir misiniz? Ayrıca TV ekranlarında, futbolu bilmeyen bilmişlerin ikiyüzlülükleri, kıskançlıkları, haksızlığa arka çıkışları, yalana-yanlışa omuz verişleri haliyle yorum yapan bir dolu kolpacı yorumcular var. Siz, toplumun gerçekleri öğrenme hakkı doğrultusunda, objektif bir yazar olarak, bu diplomasız yargıçlar hakkında neler söyleyeceksiniz?" sorusuna "Böyle programlarda yer alamam zaten. Spor programları geçmiş hınçların alındığı bir hesaplaşma platformu olarak kullanılıyor. Bu rating getiriyor mu bilmiyorum ama spor programlarının itibarını sarsıyor." cevabı ile spor yorumcularına ağır göndermelerde bulundu.
Mehmet Yılmaz'ın spor programı ve yorumcuları için sarf ettiği bu ağır sözler, futbol camiasında büyük rahatsızlık yaratacağa benziyor. Deneyimli gazetecinin sözlerine futbolu yorumlayan isimlerin vereceği cevap merakla beklenirken, Yılmaz'ın Erman Toroğlu'nu da işin için katması, sözlerini daha bir ilginç hale getirdi. Çünkü Toroğlu ve Yılmaz Hürriyet gazetesinin kadrolu yazarları arasında yer alıyor. Yılmaz; aynı programda yer almayacağı isimler arasına Toroğlu'nu eklemesine rağmen, aynı gazetede yazı yazmayı herhalde engel bir durum olarak görmüyor.
