TSYD'den havuz yazarı tepkisi

Öyle ki, aynı zamanda TSYD İstanbul Şube Başkanlığı da yapmakta olan Arif Kızılyalın, haberi gazetesine aktarırken, olaylara tek taraflı bakarak, derneğimiz açısından kamuoyunda, yanlış düşünceleri de peşine takmıştır.

Bizlere her zaman destek vermiş Gençlik ve Spor Bakanlığı ile TSYD'nin arasını açmak için seçim öncesi planlanan bu girişimler, derneğimiz etiğine hiç yakışmamaktadır.

Bilindiği gibi TSYD Levent Tesislerinde biri Olimpik, diğeri yarı Olimpik olmak üzere 2 havuzumuz bulunmaktadır.

29 yıl önce yapılan ve büyük yıpranma geçiren açık havuzumuz, geçen sezon sonunda yaptırdığımız ve 3 ayrı yerden (İstanbul Spor İl müdürlüğü – Deprem Dairesi – Spor Bakanlığı ) aldığımız müfettiş raporları doğrultusunda, derhal yıkılması ve tribünlerin yenilenmesi tarafımıza bildirilmiştir.

Gençlik ve Spor Bakanımız Sayın Akif Çağatay Kılıç'a, Levent Tesislerinde katıldığı "Spor Yazarları Armağanı Yarışması Ödül Töreninde" durumu açıkladığımızda kendileri bir gün sonra heyet göndererek işe başlama startını vermiştir.

Bu havuzumuzu, yeniden yapma bedeli olarak 2 milyon liraya mal olacağı meydana çıkmış ve bunu Spor Toto Teşkilat Başkanlığı tarafından karşılanacağı müjdesini almıştık.

Ama yapıma bir hafta kala Cumhuriyet Gazetesinde TSYD İstanbul Şubesi Başkanı Arif Kızılyalın imzalı "Bakanlığı AKP Teşkilatı Yaptılar – Gençlik Spor AKP Bakanlığı – Müsteşar Özçelik'in Saltanat Merakı" gibi Spor Bakanlığını hedef alan haberleri nedeni ile ne yazık ki havuzumuz yapımı başlayamamıştır.

Çünkü konu mahkemelere taşınmış olup, bekleme süresi derneğimizin havuzunun yenilenmesi olayına sekte vurmuştur.

Havuzumuzun olmaması ne anlama geliyor?

Her yaz döneminde havuzumuzda 750 minik öğrenci spor yapmakta, diploma almaktadır.

Yine her yaz döneminde havuzumuzdan 6000 sosyal - doğal üye ve yakınları faydalanmaktadır.

Ve de her yaz dönemi havuzumuzdan bize kalan getiri 500 bin TL'dir.

Yoksa yazıldığı gibi "TSYD Yönetimi bakanlıktan alacağı 2 milyon lira için gazeteciliği feda etmemiştir"

Bu derneğin yaşaması için aylık 220 bin TL'ya ihtiyaç vardır.

Bunun büyük bir bölümünü, havuz, seminerler ve sponsorlar finanse etmektedir.

Biz yöneticiler, TSYD'yi ayakta tutabilmek için her türlü fedakârlık peşinde koşarken, birileri bizleri ideolojik ve politik çekişme içine çekme telaşındadır.

Biz havuzumuzu, yöneticilerin veya birkaç TSYD üyesinin yüzmesi için yenilemek istemiyoruz.

Bu havuz, genç sporculara hizmet için lazımdır önce.

TSYD yönetimini karalamak için işin içine politikayı sokanlar, bu derneği uçuruma ve ayrıştırmaya sürüklediklerinin farkında değil midir?

Son Cumhurbaşkanlığı Türkiye Bisiklet Turu'nda yaşanan akreditasyon yanlışı, belirtildiği gibi Arif Kızılyalın'ın girişimleri sayesinde değil, Bisiklet Federasyonu Başkanı, TSYD Başkan Vekili Faik Gürses ve bazı bakanlar tarafından düzeltilmiştir.

Bu konu bile çarpıtılarak veriliyorsa, "pes" demekten başka çare kalmıyor bizlere.

Ne yazık ki yaklaşan Genel Merkez seçimi için yürütülen kampanyalar, tarihinin en çirkin bir kongre atmosferini de beraberinde getirmiştir.

TSYD Genel Merkez Yönetimi, hiçbir zaman gazetecilik etiğini çiğnemediği gibi, bizlere etik dersi vermeye çalışanların maskelerini de düşürmeye azimlidir.

1 milyon liranın üzerinde borçla aldıkları TSYD Yönetimini, bu gün borçsuz, dertsiz, dimdik ayakta tutanlar, alkışlanması gerekirken, ne yazık ki, seçim malzemesinin içine çekilip, karalanmaktadır.

Bilinmelidir ki, biz asla, siyasi polemiklerin içinde olmayacağız.

Sayın meslektaşlarımıza saygı ile duyurulur.