Uluç'a göre Adnan Polat şov yaptı
Kasımpaşa-G.Saray maçında yaşanılan bilet krizini değerlendiren Hıncal Uluç, taraftarların arasına oturan Adnan Polat'ı şov yapmakla eleştirdi...
Hıncal Uluç, Kasımpaşa-Galatasaray maçını değerlendirdi. Uluç "Polat tribünde daha çok maç seyreder Böyle şovlardan bir hayır gelmez" dedi.
Hıncal Uluç, Fotomaç Gazetesi'nde Bülent Can ile yaptığı söyleşide şunları dile getirdi;
Federasyonu düzenleme yapması için göreve davet edersin. Yoksa Polat tribünde daha çok maç seyreder Böyle şovlardan bir hayır gelmez. Şeref Tribünü'nde oturur, ertesi gün de bir basın toplantısı düzenlersin
Sezonluk kombine kartı 90 lira olan Kasımpaşa'nın Galatasaray maçı bilet fiyatlarını 120 lira olarak belirlemesi oldukça tepki çekti. Polat bu nedenle maçı kale arkasında taraftarlar arasında izledi. Kasımpaşa'nın tercihini 'Serbest piyasa' deyip normal mi karşılamak gerekiyor, yoksa buna bir çözüm bulunmalı mı?
Buna dair bir kural koymuş mu, Türkiye Futbol Federasyonu!.. Böyle bir kural yok. Diyelim ki A kulübünün başkanı, Galatasaraylıların stadyumu doldurup, kendi sahalarına çevirmesini istemiyor ve Kasımpaşa kulübünün başkanına gidip, 'Kardeşim sen bu maçtan ne kadar hasılat bekliyorsun.' '120 bin lira.' 'Al sana 120 bin lira. Bilet fiyatlarını 500 lira yap kimse gelmesin' dese ne olur? İşte sana bir komplo teorisi. Olmayacak bir şey mi? Bunun bir kuralının olması lazım. Kuralını koymadığın zaman ortaya bu tür fırsatçı yaklaşımlar çıkabilir. Bu konudaki tek kural şu: Ev sahibi, stadının en az yüzde 5'ini konuk takıma ayırmak zorunda. Ben onu ayırıyorum ama fiyatını da öyle belirliyorum ki kimse gelmesin. Bu bir nevi yüzde 5 kuralının ihlali aslında. 'Federasyon beni mecbur ettiği için Ali Sami Yen'in yüzde 5'ini Fenerbahçe'ye ayırıyorum ama bilet fiyatlarını 1 milyon lira koyuyorum. Hadi gelsin bakalım Fenerliler.' Şimdi bu dolaylı olarak kuralın ihlali değil mi? Hukuk mantığında böyle bir şey yok. Ama Türkiye'de federasyon yok. Sorun burada. Onun için de A kulübünün başkanı gelir Kasımpaşa'ya 'Senin zararını ben karşılarım, yeter ki şu takımın seyircisi gelmesin' der, biter. Adnan Polat'ın gidip seyirciler arasında maçı seyretmesi neyi değiştirir ki!..
Mesaj vermiş oldu bir nevi ama herhalde pişman olmuştur. Neredeyse ezilecekti!..
Bu şov. Böyle şovlardan hayır gelmez. Gidersin Şeref Tribünü'nde oturursun, ertesi gün bir basın toplantısı yapar, benim şimdi söylediklerimi konuşursun. 'Bu bir hak ihlali, bu bir hukuk ihlalidir' dersin, sağında bir avukat oturur, solunda tecrübeli bir hukukçu oturur, taraftarının hakkını savunursun. Federasyonu da bu konudaki gerekli düzenlemeleri yapması için göreve çağırırsın. Yoksa Adnan Polat açık tribünde daha çok maç seyreder.
Aynen. Başkent takımlarından başlayarak birçok kulüp aynı uygulamayı yapıyor.
Yapacaktır. Meydanı boş bırakırsan yapacaktır. Meydanın boş olmadığını gösterecek bir otorite lazım.
Hıncal Uluç, Fotomaç Gazetesi'nde Bülent Can ile yaptığı söyleşide şunları dile getirdi;
Federasyonu düzenleme yapması için göreve davet edersin. Yoksa Polat tribünde daha çok maç seyreder Böyle şovlardan bir hayır gelmez. Şeref Tribünü'nde oturur, ertesi gün de bir basın toplantısı düzenlersin
Sezonluk kombine kartı 90 lira olan Kasımpaşa'nın Galatasaray maçı bilet fiyatlarını 120 lira olarak belirlemesi oldukça tepki çekti. Polat bu nedenle maçı kale arkasında taraftarlar arasında izledi. Kasımpaşa'nın tercihini 'Serbest piyasa' deyip normal mi karşılamak gerekiyor, yoksa buna bir çözüm bulunmalı mı?
Buna dair bir kural koymuş mu, Türkiye Futbol Federasyonu!.. Böyle bir kural yok. Diyelim ki A kulübünün başkanı, Galatasaraylıların stadyumu doldurup, kendi sahalarına çevirmesini istemiyor ve Kasımpaşa kulübünün başkanına gidip, 'Kardeşim sen bu maçtan ne kadar hasılat bekliyorsun.' '120 bin lira.' 'Al sana 120 bin lira. Bilet fiyatlarını 500 lira yap kimse gelmesin' dese ne olur? İşte sana bir komplo teorisi. Olmayacak bir şey mi? Bunun bir kuralının olması lazım. Kuralını koymadığın zaman ortaya bu tür fırsatçı yaklaşımlar çıkabilir. Bu konudaki tek kural şu: Ev sahibi, stadının en az yüzde 5'ini konuk takıma ayırmak zorunda. Ben onu ayırıyorum ama fiyatını da öyle belirliyorum ki kimse gelmesin. Bu bir nevi yüzde 5 kuralının ihlali aslında. 'Federasyon beni mecbur ettiği için Ali Sami Yen'in yüzde 5'ini Fenerbahçe'ye ayırıyorum ama bilet fiyatlarını 1 milyon lira koyuyorum. Hadi gelsin bakalım Fenerliler.' Şimdi bu dolaylı olarak kuralın ihlali değil mi? Hukuk mantığında böyle bir şey yok. Ama Türkiye'de federasyon yok. Sorun burada. Onun için de A kulübünün başkanı gelir Kasımpaşa'ya 'Senin zararını ben karşılarım, yeter ki şu takımın seyircisi gelmesin' der, biter. Adnan Polat'ın gidip seyirciler arasında maçı seyretmesi neyi değiştirir ki!..
Mesaj vermiş oldu bir nevi ama herhalde pişman olmuştur. Neredeyse ezilecekti!..
Bu şov. Böyle şovlardan hayır gelmez. Gidersin Şeref Tribünü'nde oturursun, ertesi gün bir basın toplantısı yapar, benim şimdi söylediklerimi konuşursun. 'Bu bir hak ihlali, bu bir hukuk ihlalidir' dersin, sağında bir avukat oturur, solunda tecrübeli bir hukukçu oturur, taraftarının hakkını savunursun. Federasyonu da bu konudaki gerekli düzenlemeleri yapması için göreve çağırırsın. Yoksa Adnan Polat açık tribünde daha çok maç seyreder.
Aynen. Başkent takımlarından başlayarak birçok kulüp aynı uygulamayı yapıyor.
Yapacaktır. Meydanı boş bırakırsan yapacaktır. Meydanın boş olmadığını gösterecek bir otorite lazım.