SPOR MEDYASI

Yazarlar Milli maç için ne yazdı?

Milli takımımız İspanya ile Ali Sami Yen’de oynadığı karşılaşmayı 2-1 kaybederken yazarlar maçı İspanya’nın kazanmadığını, Milli Takımımız'ın kaybettiğini yazdı.

Yazarlar Milli maç için ne yazdı?

Rıdvan Dilmen (Milliyet) : İftihar Ediyorum

Bu yenilgi işimizi bir hayli zora soktu. Ancak ben dün geceki milli takımla iftihar ettim.

Dünya sıralamasının bir numarası İspanya ile iki maç yaptık. Ceza alanı içinde "ya İspanyol oyuncu nasıl bu golü kaçırdı" dediğimiz tek bir pozisyon yok. Birkaç tane dışarıdan şut atmışlar o kadar. Ama iki maçta sıfır puan alıyoruz. Gerçekten yazık. Çok yazık...

Üç tane gol yedik, hepsi evlere şenlik. İki tanesi duran toptan. İspanya'da herkes rakibi birbirine bıraktı, dün de kaleci Volkan önünden geçen topa dokunamadı. Son dakikada da Hakan Balta, Güiza'yı kaçırınca hiç de hak etmediğimiz bir sonuç ortaya çıktı. Eğer İspanya gibi bir takıma geride ikiye bir yakalanırsanız, bunu affetmiyorlar.

Milli Takım son bölümde şuursuzca atak yaptı. Düşünün Gökhan Gönül altı pastan gol kaçırıyordu. Fatih Terim'in maçtan önce oyuncularına işlediği "sabır" taktiği skor 1-1 olduktan sonra yerini sabırsızlığa bıraktı. Bunun faturasını da ağır ödedik.

Bu yenilgi işimizi bir hayli zora soktu. Ancak ben dün geceki milli takımla iftihar ettim.

Levent Tüzemen (Sabah): Kendimizi Aldatmayalım

[page_end]Kadroyu değiştireceğini söyleyen Fatih Terim, medyayı ters köşeye yatırıp "Madrid'de aldığınız yenilgiyi affettirin" dercesine aynı onbiri " Cesur yürekler " olarak sahaya sürdü. Seyircinin sessiz film izler gibi sessiz kaldığı Ali Sami Yen'de bıçak sırtında bir maç oynadık. Telaş ve panik mücadele gücümüzün önünde seyredince kontrollü olamadık, basit hatalar yaptık. Zor kazandığımız topları kolay kaybettik. Özellikle çabuk hücum edeceğimiz noktalarda kazandığımız topları telaştan isabetli pasa dönüştüremedik. Telaş ve panik yüzünden aklımızı ayaklarımızla birleştiremedik.

İspanya'nın orta alanı çok adamla kapatması sonucu Milli Takım sürekli kaleci Volkan'a oynamak zorunda kaldı. Aureilo ortada yalnız adamdı. Emre Belözoğlu kopuk kopuk oynadı.. Gökhan Gönül sağdan yaptığı etkili bindirmeleri isabetli ortaya dönüştüremedi. Semih'in, Tuncay katkılı attığı golün ortasını yapan Arda hemen iki İspanyol oyuncunun kıskacına alındı.

Geçen yıl ligde şampiyon olan Galatasaraylı oyuncularla, Avrupa'da çeyrek final oynayan Fenerbahçeli futbolcular formdaydı. Ve Milli Takım'da EURO 2008'de başarılı oldu.. Bu yıl iki takımın hali içler acısı..

Milli Takım'ın ağırlığını Galatasaray ve Fenerbahçe oluşturunca İspanya önünde yaşanan trajediler kaçınılmaz oldu.

Turgay Şeren (Akşam): Volkan da yetmedi

[page_end]Dün akşam İspanya karşısında Milli takımımız mutlak kazanmak için çıkmıştı. Başka çaresi de yoktu. Ama bu arada defansımızda inanılmaz hatalar yaptı. Bu hatalar da kalecimiz Volkan fevkalade yaptığı kurtarışlarla gole izin vermedi. Ama nereye kadar...

Takımda kaleci Volkan'dan başka öyle parmakla gösterecek futbolcu yoktu. Ben Arda'dan, Emre Belözoğlu'dan hele hele Mehmet Aurelio'dan süpere yakın bir maç bekledim ama nerde?

Al üçünü vur birine, al birini vur üçüne...

Semih'in attığı golde ofsayt yok. Orada hata kaleci Casillas'ın. Arda'nın hazırlayıp Tuncay'ın indirdiği topa Casillas en ufak bir müdahale yapamadı. Hatta elinden kaçırdı. Semih'te herhalde milli maçlarda attığı gollerin en rahatını attı.

Bu maçtan biz en az bir puanla ayrılmalıydık. Zira ileride bir puanı bile mumla arayacağız. Saraybosna'nın kazandığını da unutmayın.. Allah yardımcımız olsun.

Osman Tanburacı (Yeni Şafak): Takke Düştü!

[page_end]Eyvah derken bir de baktık gol olmuş... Hepimiz havalardayız. Nasıl oldu sormayın, anlatması zor. Israr ederseniz, kimselere söylemezseniz anlatayım; Çok kötü oynuyorduk, durmadan geri pas yapıyorduk, bir türlü santrayı geçemiyorduk, Tuncay biraz ofsayttı gol de attık. Öncesi de var; Reira müthiş bir adam... Her top alışta tehlike yarattı, birinde uzaktan çaktı, yüreğimiz ağzımıza geldi ki Volkan müthiş ama müthiş bir kurtarışla topu kornere attı. Ama gerçekten harikaydı Volkan... İspanyollar atağa kalktı, çok top çevirdiler... Sena, Silva, Xavi, Xabi tıpkı atak üretim merkezi. Torres ve Riera da mitralyöz...

İkinci yarı oyun tempo kazandı. Çok fırsat da yakaladık çok açık da verdik. Kornerden gelen topu Volkan yumruklayamayınca İbrahim'le üzüldük, eline değen top penaltı oldu Torres durumu eşitledi.

Oynuyor gözüktük Arda'nın dışında topu gole taşıyan adamımız olmayınca sadece rakibe karşı koyduk. Hata yapmamızı bekleyen İspanyollar sonunda bu fırsatı da yakaladı öne geçtiğimiz maçta, sonlara doğru yediğimiz enayi, bir golle aylardır süren palavra iddialar denizinde boğulduk!

Hakan Yaşar (Vatan): Ardinho ve İçimizdeki İspanyollar

[page_end]Basit ama acı bir gerçekle başlayalım... İki İspanya maçını tek devre oynadığımızı farzedelim. Tabii ilk yarıları... Hanemizde 4 puan olacaktı. Bernabeu ve Ali Sami Yen'de, İspanya'dan yediğimiz 3 gol var. Üçü de son yarım saatte. Üçü de bireysel hatadan.

Türkiye adına denemez belki ama tekmeye kafa koyup sarı kart gören Arda'ya, pardon Ardinho'ya yazık oldu.. Oyunun her dakikasında İspanya'ya cehennemi yaşattı. Belki Sergio Ramos'a okkalı bir çalım atamadı. İçinden geçemedi. Ama üstünden geçti. Öyle bir asisti var ki, bal şeker. Ben Hasan Şaş'tan beri (Ümit Özat da dahil) ters ayaklı adamların kanattan kavisli ters orta yapmasına hayranım. Öyle bir orta kesti ki, iki stoper de kötü yakalandı.

İlginçtir öne geçtiğimiz ilk yarıda bizi ayakta tutan adam Volkan Demirel'di. Çünkü 13. dakikada Riera'nın öyle bir şutunu çıkardı ki, kurtarmak imkansızdı. Volkan onu başardı, ayakta tuttu takımı...

Sonra da bir yumrukta yıktı bizi... Elindeki topu sektirdi. Onun için bu bir hastalık, laubalilik ve gereksiz, aşırı özgüven. Volkan, ‘Casillas da 2 kez sektirdi', ‘Top bana küstü' diyebilir. Doğrudur. Ama bizim hata lüksümüz yoktu ki!

İkinci yarıdaki düşüşü Metin Şentürk bile olsa beklemiştir. Fiziksel kağıt helvalığımız mâlum. Peki buna ne önlem aldık? Terim'in 11'i medyaya inattı sanki. Eğer İspanya'ya karşı dışarda da, içerde de aynı 11'le oynuyorsanız birisi yanlış demektir. Biz kapanma oyununu beceremiyoruz. 2. yarıdaki beceriksizliğimiz bu. Eğer bir takım bireysel hatayı çok yapıyorsa, rakip yarı sahada oynamalı.. Bunu kabul ediyorum. Ama Emre ve Mehmet Aurelio düşmüşse ve 1-0 önde iseniz önlem almanız gerekir.

Ben Pique diye bir stoper izledim. Şezlongtan değil canlı canlı. 2. yarıda 3 efektif uzun topu var, 3'ü de pozisyon oldu. Adamın boyu 1.93.. Arda'dan iyi pas atıyor. Emre Aşık'a saygım var, Torres'i durdurdu. Ama bir yere kadar! Bizim temel sorunumuz tek yönlü stoper yetiştirmektir.

Ama yine de asıl bizi yakanın ise Terim'in Nihat ısrarı olduğunu iddia ediyorum. İki maçta 4 gol atabilirdi. Sıfır çekti. Ama tarih atılamayanı değil, tabeladaki yenilgileri yazacak.

Ziya Şengül (Star): Biz Kaybettik!

[page_end]Biz bu maçta beklentileri çok olan bir toplumduk. Çünkü Madrid'de kaybetmemize rağmen, gol pozisyonları bulmuş fakat değerlendirememiştik. Olmayacak bir pozisyonda kalemizde golü görüp, kaybeden taraf olmuştuk. Sami Yen'de ise ürkek, tedirgin, biraz da rakibe topu sahiplenme şansı verdik. Bu zaman diliminde Riera, gol olacak şut denemesindeyken, Volkan pozisyonu önleyip ümit veriyordu.

Sonrasında bir sol kenar akın denemesinde ilk yarıda Arda topla buluştu, ortası Tuncay'a ondan da Semih'e ‘Al at gol pası' ile gole ulaşırken, galiba biz bu maçı kazanacağız ümitleri taşıyan olduk.

Sonuçta ümitlendiğimiz, kazandığımızı zannettiğimiz maçı Riera'nın uzatmadaki golüyle, bir kez daha kaybedip, yenilgiye mahkum olan bir takım haline geldik. Şu Güiza'ya bakıyorum, Fener'de hiçbir şey yapmayan adam, oyuna girdikten sonra gol pasını veriyor. Neden Fener'deki Güiza bu değil diye soru işaretleri kafamda uyanıyor.

Bu maçın sonucu bu olmamalıydı. Saçma sapan hareketlerle hareketlenip, kaçırdığımız gollerin faturasını ne Nihat'a, ne Terim'e, ne tribünlere çıkartmıyorum. Ziya Şengül olarak bu maçı ben kaybettim! Biz kaybettik!

TREND HABERLER
Yorumlar
TREND HABERLER