SPOR MEDYASI

Yazarlar Trabzon için bunları yazdı

Trabzonspor'un Fenerbahçe'ye liderliği kaptırdığı Kayseripor maçında yazarlar sonucu strese bağladılar...

Yazarlar Trabzon için bunları yazdı

Kayserispor ile birlikte sezonun en keyifli maçlarından birine imza atan Trabzonspor, aldığı 3-3'lük beraberlikle liderliği Fenerbahçe'ye kaptırdı. Spor yazarları bordo mavililerdeki strese dikkat çekiyorlar.

TÜM YAZARLARI OKUMAK İÇİN TIKLAYIN!!!
 
Süper Lig'in 23. haftasında Kayserispor'u ağırlayan Trabzonspor, git gelleri çok olan maçın son dakikalarında 3-3'lük beraberliği yakaladı. Fenerbahçe'nin takibinin yarattığı stres ayyuka çıkarken, spor yazarlarının tereddütleri arttı.

Ahmet Çakır (Sabah): İşte futbol bu!

90 dakika bittiğinde keşke bu maç hiç sona ermese dedik. Son yıllarda seyrettiğimiz en heyecanlı, bol gol pozisyonlu, en gerilimli karşılaşmalardan biriydi.

Önce Şota yönetimindeki Kayserispor'u tebrik etmek lazım. Mükemmel bir futbol oynadılar.

Kötü goller yediler ama özellikle devre arasında yaptıkları yabancı transferler ve ortaya koydukları kontratak futbolu ile tam not aldılar.

Trabzonspor'da ise gerilim çok net hissediliyor. Gerek seyircide gerek futbolcularda büyük bir şampiyonluk baskısı var.

Ahmet Çakır (Zaman): Karadeniz'de müthiş gece

Şenol Güneş'in elinde Yattara dışında oyuna sürecek koz yokken Kayserispor'un Zalayeta, M.Eren ve Moritz'i kenarda bekletebilecek kadro zenginliğine ulaşmış olması da çarpıcı bir gelişme. Şampiyonluğa oynayanlar dahil olmak üzere bütün takımlar Kayserispor ve Gaziantepspor maçları için yaptıkları puan hesaplarını bir kez daha gözden geçirmeli. Herşey çok yıkıcı biçimde aleyhine dönmüşken Trabzonspor'un "yenemiyorsan yenilme" durumunu yakalaması sanıldığından çok daha önemli olabilir. Kendi evindeki üçüncü maçı da kazanamayıp liderliği bırakmak tatsız ama daha kötüsü taraftarın eski günlere dönüşü oldu. Bu, daha can yakıcı olacak gibi... 

Serdar Bali (Star): Trabzon’un işi bu gerginlikle çok zor

Trabzonspor, teknik heyeti ve futbolcular olarak önde gitmenin ve 9 puanlık averajın kapanmasının gerginliğini her hafta sahaya yansıtıyorlar. 20-30 milyar galibiyet primlerinin sözü verildiği bu ligde , Trabzonspor bu şartlara uyarak yarışı devamı ettiremeyecekse sonunu getirmesi çok zor. Colman’ın Yattara’nın bir an evvel düzelip, Egemen’in takıma katılıp, tekrar eski futboluna dönen bir yapıda olması Trabzonspor’un işinin çok zor olduğu açıkca gözüküyor.

Cemal Ersen (Milliyet): Öfke kontrolü ve Trabzonspor

Dün geceki beraberlik Trabzonspor’a belki de son uyarı anlamı taşıyor. Ligde giderek artan tansiyon, sinirlerine hakim olmayı, ayakta durabilmeyi ve yarışın içinde kalacak enerjiye sahip olmayı gerektiriyor. Görüldü ki bordo-mavililer bu gerilime hazır değil. Tribünler de hakeza. Hakem kararlarına gösterilen tepkinin bu takıma vereceği zararın farkına varamamak, Trabzonspor’a ligin kalan bölümünde daha ağır darbeler indirebilir. Bu öfke mutlaka kontrol edilmeli. Geçmiş deneyimler de böyle diyor!

İskender Günen (Sabah): Hakem ve sistem[page_end]

İskender Günen (Sabah): Hakem ve sistem

Bu maç bir kez daha gösterdi ki, Trabzonspor'un en büyük sorunu, kadrosunda eksilmeler yaşandığında yerine koyabilecek oyuncu yetersizliği.

Ligin ikinci yarısı başlarken orta sahaya iki yönlü oynayabilecek bir oyuncu ve de önde Umut'a partner ya da alternatif bir oyuncu transfer edilebilseydi, bugünkü durum ortaya çıkar mıydı? 

Şansal Büyüka (Akşam) Sezonun en iyi maçı

Maçı Mustafa Denizli ve Markus Merk ile seyrettik... Henüz 60. dakika oynanıyordu ki Mustafa Hoca 'Sezonun en iyi maçı' dedi... Markus da ben de odada kim varsa herkes aynı görüşteydi...

Doksan dakikanın sonunda 'kazanan kim' derseniz, ben önce 'maçı izleyen seyirciler' derim...  Unutulması zor bir mücadeleye tanıklık ettiler...

Trabzonspor özellikle ilk yarıda Jaja ile müthiş bindirdi, Kayserispor inanılmaz direndi... Ama maç boyu, Ziani, Amrabat, Kujoviç ve Semih Aydilek ile Trabzonspor savunmasını darmadağın etti...

KOLBASTI UNUTULDU
Böyle keyif veren maçın kötüsünü aramak maça da bu maçı oynayanlara da gerçekten haksızlık olur.

Trabzon, 2. yarıda henüz Avni Aker'de kazanamadığı, 'Kolbastı'yı adeta unuttuğu için üzülebilir...

Kayseri, öne geçtiği, belki de Trabzon'dan fazla hak ettiği maçta galip gelemediği için dertlenebilir...

Bunlara saygı duyarım... Ama bu maçın tartışmasız bir galibi var...
O da Avni Aker'i dolduran binlerce seyirci ile LİG TV başındaki milyonlarca futbolsever... İnanılması zor bir maça tanıklık ettiler...

Kazanana, kaybedene, kimin ne dediğine asla bakmıyorum... Bu maçta rol alan kim varsa kendilerini en içten duygularımla kutluyorum...

 Şirin Berber (Fotomaç): Hayalde kaldı[page_end]

 Şirin Berber (Fotomaç): Hayalde kaldı

Başlamadan her şey güzeldi. Full dolu tribünler, kemençesi, horonu, memleket türküleri. Daha ilk dakika gelen golü de şölene katabiliriz. Üç, beş dakikaya varmadan bu maçı kazanmak kolay değil duygusu, hakim oldu etrafa. Çok geçmeden beraberlik yazıyordu tabelada.

Zorlamaydı Trabzon'un yaptığı, kâbusa dönmüştü şölen. En ufak bir takım bütünlüğü yoktu ortada. Saman alevi gibi bazen Jaja, bazen Burak, sonuçtan uzak bireysel hamleler.

Murat Taşkın (Yeniçağ): Trabzonspor’un düşüşü..

Yattara, ne de Brozek beklenen katkıyı sağlayamayınca oyunun kontrolü tamamen sarı kırmızılılara kaldı. Defansın arasına direk atalın toplardan birinde 82’nci dakikada geçen haftanın golcüsü Kujoviç Trabzon’da da sahne alarak, Trabzonspor’u günlük yerine bu kez liderlikten uzun süreli olarak indirdi. Glowacki’nin beraberlik golü ardından geldi. Ama liderlikten inmemeye yine de yetmedi. Bu inişte, Şenol Hoca’nın oyuna müdahale edecek yedekleri iyi seçememesi ya da motive edememesinin etkisi ne kadardı?

Hakan Kulaçoğlu (Fotomaç): Kayseri ders verdi

Trabzon kazanacak galiba, demeye fırsat kalmadan da beraberlik.

Evsahibinin gecekondu kalitesindeki kulübesinden sahaya katkı gelemiyor, Kayseri ise Antep'in geçen haftaki Bursa performansını hatırlatmaya devam ediyordu.

Cale'nin sürekli adam kaçırmaları sonucunda nihayet öne de geçtiler; ama koruyamadılar.

Umut'tan etkisiz ve Cale'den ümitsiz Brozek ikizlere karşılık Amrabat ve Ziani cevherlerini bulan Sarı-Kırmızılılar hak ettikleri galibiyeti alamasalar da herkese "Bravo" dedirttiler.

Maçın en önemli çıkarımı Başkan Şener'in hak ettiği yanıtı almasıydı belki. Rakip kaleci hata yapsa bile kazanmana yetmiyor bazen.

Koca ara transferi katkısı olmayacak göstermelik işlerle heba edersen 27 yıl sonra gelen şans uçar gider ellerinin arasından. Az konuşup çok iş yapacaksın, kim olursan ol...

Necmi Perekli (Fotomaç): Maçın hakkı buydu[page_end]

Necmi Perekli (Fotomaç): Maçın hakkı buydu

Bu maç Trabzon taraftarını hem kızdırdı, hem de nerede ise umutsuzluğa sürükledi. Fakat bu son tabirim bana göre yerinde olmayan, kabul görmeyen ve reel olmayan bir yorum. Zira bu maratonun neredeyse üçte biri halen ortada duruyor ve Trabzonspor takımı bu maça kadar liderliğin stresini sırtında taşıyarak bu ağırlığın altında nerede ise eziliyordu.

Rakiplerin 'Lideri yenip moral depolama psikolojisinden' elbette haberiniz vardır. İşte bu havanın şartları altında olan bordo-mavililer nihayet liderliğin stresini sırtından attı.

Bundan sonrasını artık liderliği devralan düşünsün.

Cengiz Tokgöz (Fotomaç): Yıldırım etkisi!

Trabzonspor savunması önceki maçlarda olduğu gibi dün gece de darmadağındı.

Trabzon'daki hatlar arasındaki kopukluk, Kayserispor'u hareketlendirdi.

Kayserispor Teknik Direktörü Şota, gol öncesi Semih ile Amrabat'ın yerini değiştirdi.

Bu değişiklik beraberliği getirdi.

Şenol Güneş, Şota'ya ancak ikinci yarıda Yattara ve Pawel Brozek ile karşılık verdi.

Ama bir işe yaramadı.

Burak Acar (Vatan): Anlatılmaz, yaşanır...

NE maçtı ama.. Ligin en az gol yiyen 2 takımı, 3’er 3’er buldu kaleyi. Trabzon ve Kayseri, futbolun adrenalinli kısmını yaşatı dün bizlere. Kalp atışlarının sekteye uğradığı, tuvalet ihtiyacını bile gidermenize imkân vermeyen bir 90 dakika düşünün.. İnanın beyin gücünüz bile bu kadar ‘gitti-geldi’yi hayâl edemez..

Maça önde başlamak bir yönüyle büyük lütuf, bir yönüyle de rehavet tuzağıdır.

Çünkü zahmetsiz elde edilen kazanımların, yitirilmesi de bir o kadar kolaydır. Bu temel hayat öğretisini daha önce de tecrübe etti Trabzonspor. Ancak görünen o ki çıkardığı dersleri pratiğe dökebilecek futbol olgunluğuna henüz erişebilmiş değil.

İhsan Öksüz (Yeni Şafak): Trabzonspor liderliği devretti![page_end]

İhsan Öksüz (Yeni Şafak): Trabzonspor liderliği devretti!

Kayserispor iyi takım. Trabzon'da oldukça fazla boş alan buldular. İyi direndiler. Öne de geçtiler. Ambrabat ve Abdullah belki de maçın yıldızıydılar. Yunus Yıldırım ilk yarıda kalecinin Burak'ın ayaklarına yattığı pozisyona devam dedi. Ki çok hakem bunu rahatlıkla penaltı çalabilirdi. Son dakikalarda yine son adam olan Burak'a yapılan hareket tartışmasız fauldu. Tartışılması gereken olay ceza sahası içinde mi dışında mı olduğu idi. "Penaltı cimrisi" Yıldırım'ın çaldığı ve çalmadığı düdükler çok tartışılacak!

Mustafa Sapmaz (Akşam): O bir dakikayı anlamak!

Şimdi! Futbolu stat dışındaki yan yollarda arayan bir zihniyete teslim olmuşsanız; Fener ve Trabzon maçlarında Babacan'ı ve Souleymanou'yu maç satmakla suçlamaya kadar varan komplolara esir düşersiniz.

Oysa futbolu çimlerin üzerinde olup bitenle açıklama sadeliğinin peşinde koşarsanız; Şota'nın kalecilerine 'topu şişirmeyin' dediğini sanki soyunma odasındaymışçasına net duyarsınız.

Souleymanou 1. dakikada topu şişirmedi. Trabzonspor baskı yaptı ve golü attı. Tıpkı Fenerbahçe'nin yaptığı gibi!

Dün bunu böyle görebilenler, geride kalan 89 dakikadaki futboldan keyif aldı. Fakat komploların esiri düşenler, Kayseri maçını tık nefes tamamladı.

Üstelik aynı hatayla maça 1-0 önde başlamışken.

Maçın özeti budur!

Alper Tunga Albayrak (Yeni Şafak): Nefes kesti

Kayseri, zaten güçlü takım ama onlardan beklenen saha içi organizasyonunu göremedik. İki kanadındaki Amrabat ve Ziani'nin bireysel yetenekleriyle golleri buldular. Bir de hakemler... Kayseri'nin penaltısını veremediği için Burak'ın pozisyonunu da yanlış değerlendirdi. Yine tipik bir Türk hakemi "hata zinciri örneği" gösterdi. Ne olursa olsun, futbol açısından nefes kesen bir maçtı. Futbolu olumlu oynamayı düşünen iki takım, ligimizde gelişigüzel uzun topların en az olduğu bir maç seyrettirdi bize.

Olcay Çakır (Fotomaç): Röva'ŞOTA...

Oyunu kendi yarı alanında kabullenip rakibini bekleyen konuk ekip, Trabzonspor'un konsantrasyonunun bozulmasını da avantaja çevirdi adeta. Defansın arkasına top atamayan, kanatları zaten zerre kullanmayan Trabzonspor, ilk 45'te geride bolca top çevirdi.

Çevirdikçe de rakibini değil kendini uyuttu! Sürekli olarak, Yattara'nın iç saha maçlarında ilk 11 başlaması gerektiğini yazdım! Sonradan oyuna giren Yattara'nın bunu içine pek de sindiremediğini ve bunun da hareketlerine direkt yansıdığını düşünüyorum. Sonsuz çalım denemeleriyle tribünlere son derece gereksiz şekilde "henüz ölmedim" mesajı verir gibiydi.

Oysa mesaj yerine final paslarını yapsa bugün Trabzonspor'un galibiyeti konuşulabilirdi!

Selçuk'un eksikliğini anlamak için Selçuk'suz olmak gerekiyormuş sanırım.

Seyirci golle coştu, sustu, sonra yine coştu, kafası karıştı...

Ve sanırım Kayserisporlu oyuncular bu hırsı ve puanı genç arkadaşlarına hediye ettiler!

Mehmet Demirkol (Milliyet): Olağanüstü maç

Ve 3. gol de sağ kanattan Kayserililerin yenilerinin organizasyonundan geldi.

Maçın bu skor, güç dengesi ve genel moral durumundan Trabzonspor’un bir beraberlik çıkarabilmesi olağanüstü bir başarı. Bu inat Karadenizlileri potada tutmaya yeter.

Bu kadar eksikle, oyundan bu kadar kopmuşken bu 1 puan ‘altın’dır.

Ve bu inat, bize dün akşam olağanüstü bir maç seyrettirdi. Mesela İngiltere Ligi’nde böyle bir maç izlesek bir hafta birbirimize anlatırdık. Yine öyle yapalım.

Ali Ece (Akşam): Glo'nun forvet versiyonu lazım[page_end]

Ali Ece (Akşam): Glo'nun forvet versiyonu lazım

Dün gece de Trabzonspor uzun süre kolektif şuurunu yitirdi, bireysel yeteneklerin ayağına bakmak zorunda kaldı. Mesela ilk yarıda, bire bir savunma konusunda en iyi 2. Türk sağ bek olan Serkan, Amrabat karşısında o hallere düştüyse sadece kendi hatasından değil, Amrabat'a 'uyanıp' yardıma gelmeyen takım arkadaşlarının da hatası yüzünden düştü!

Hakan Arslan (Star): Selçuk-Colman ikilisinin önemi

Geçen hafta Engin yoktu. Buna bir de Selçuk eklenmişti bu hafta Trabzon’da. Selçuk-Colman ikilisinin ofansa katkısı önemli. Bu ikiliden birinin eksik ya da etkisiz olduğu maçlarda Trabzon’un hücum üretkenliği de olumsuz etkileniyor.

Hatlar arasında kopukluk oluşuyor. Maç içinde süreklilik sağlanamıyor. Trabzon’un yarıştaki en büyük sorunu bu kadro kısıtı ne yazık ki.

Cem Buba (Türkiye): Çekirge bu defa zıplamadı

Trabzonspor’un bu anlayış ve bu defansıyla şampiyon olması çok zor. Zaten artık ipler Fenerbahçe’nin eline geçti. Bundan sonra Trabzonspor, kovalayan takım olacak. Şenol Güneş, bu maçtan sonra nerede hata yapıyorum diye iyice düşünmeli. Ben şunu hep yazdım ve söyledim; Mustafa ile Glowacki iyi bir ikili değil. Burayı Ceyhun Gülselam ile takviyesi düşünülmez. Orta sahada Jaja ve Alanzinho, hep oynamayı düşünüyor, pres yapmak rakibi kovalamak sanki onlar görevi değil. Aynı sözler Yattara için de geçerli. Bu böyle olunca da geri dörtlüye çok yük biniyor. Bir de Selçuk olmayınca orta ve dolayısıyla de geri dörtlü çöktü. Bu arada Serkan inanılmaz kötü oynuyor. Ne defansa ne de hücuma hiçbir katkısı yok. İlk golde de büyük hatası vardı. Umut, her geçen gün biraz daha umutsuz bir vaka! İlerde yalnızca Burak‘ın çabaları var. Colman, bu takımda eğreti duruyor; sanki zamanını dolduruyor. Orta sahada inanılmaz hatalar yaptı. Topu oyuna sokamadığı gibi ikili mücadelelerde hiç yoktu.

TÜM YAZARLARI OKUMAK İÇİN TIKLAYIN!!!

TREND HABERLER
Yorumlar
TREND HABERLER