Yazarlar Trabzon için neler yazdı?

Süper Toto Süper Lig'in 21. hafta maçında Sivasspor'a konuk olan Trabzonspor, beraberlik golünü yedikten hemen sonra sahneye çıkan Burak ile hem 3 puanı kazandı hem de şampiyonluk konusunda şüpheye düşen spor yazarlarına güven verdi.

Bir konuya özel olarak değinmek istiyorum. Sahada Engin ve Burak arasındaki görüntüler hiç hoş olmadı. Belli ki soyunma odasında iş tatlıya bağlanmış; ikinci yarıya sakin çıkmışlar. Yani ateşin üstüne kül atılmış ama ateş için için yanmaya devam ediyor.

Sayın Başkan Sadri Şener ve yönetim kurulu arkadaşlarını ikaz ediyorum. Belki de Trabzonspor şampiyonluğunu saha içinde değil; takımın içindeki gruplaşmalarla bitirecek. Sakın bana, "Böyle bir şey yok" demeyin. Ben boşa bir şey söylemem. Bu uyarımı dikkate alın. Bu sorunu Güneş'in tek başına çözmesi için bırakmayın. Güneş bu sorunla uğraşırken dikkati dağılır; Trabzonspor çok daha zor duruma düşer. Benden söylemesi... Dost acı söyler...

Sivasspor, Trabzonspor'a karşı rakip değil adeta bir düşman gibi saldırıyor. Böyle futbol mu olur? Diğer takımlara karşı helva gibi olan Sivasspor, maalesef Trabzonspor maçlarına gelince maşallah sadece kılıç kalkan yok o kadar!

Fakat şunu önemle belirtmeliyim ki Trabzonspor bu ligde şampiyon olur da... Hani olamazsa şüphesiz "Gol kaçırma şampiyonu" olur. Zaten bu maçta Trabzonspor tarafında en sevindirici konu attığı golün iki misli pozisyon yakalamış olmasıdır. Bu denli savaşvari bir maçta bu kadar pozisyon üretmesi doğrusu Trabzonspor cihetinden takdir edilecek özelliktir.

Şu veya bu şekilde Trabzonspor çok zor şartlar altında hem kötü talihine "Dur" dedi hem de gerekli olan üç puanı yakaladı. Artık bu hızın kesilmemesini temenni ederiz.

Trabzon'un şampiyonluk yarışında yeniden var olabilmesi adına oyuncuların gösterdikleri performans, yarınlar adına büyük umut oldu. Alınan galibiyet yeniden bir dirilişin habercisi olabilir. Trabzonspor eksik kadroyla gelmesine rağmen mücadele gücünü ve yardımlaşmasını sahaya yansıttığında kendisi için son derece zor olan karşılaşmaları bile çevirebileceğini bir kez daha gösterdi. Trabzonsporlu oyuncuların bundan sonra kendilerini var eden bu özelliklerini sahaya yansıtmaları, şampiyonluk için olmazsa olmaz bir zorunluluktur.

Şansal Büyüka (Akşam): Yıkılmadım, ayaktayım

Trabzonspor beraberlik golünden hemen 3 dakika sonra yeniden öne geçebiliyorsa... Trabzonspor bir kez daha beraberliğe yakalanıp, santra ile birlikte bir kez daha galibiyeti yakalıyorsa... Helal olsun... Bu 3 puan hakkıdır... Yıkılmadığı, ayakta kaldığı için...

Tersi, Sivasspor için düşünülebilir... Kendi sahanda beraberliği yakalayıp 3 dakika sonra yeniden yenik duruma düşüyorsa... Bir kez daha beraberliği yakalayıp, santra ile birlikte yeniden golü yiyorsa... Hiç kusura bakmasın... Bu yenilgiye de ağlamasın...

[page_end]
Cemal Ersen (Milliyet): Bu güzellikleri unutmuştuk!

Yedikleri golün santrasıyla birlikte üç pasta Burak ile yeniden öne geçme şansı yakalayan Trabzonspor'un bu görüntüsü, kâbus dolu günlerin atlatıldığının da kanıtıydı. Şoka şokla yanıt verme becerisi hakikaten takdir edilecek cinstendi. Diyeceksiniz ki, Sivasspor savunması da hazırladı bu sonu. Doğrudur. Ancak Burak'ın son vuruşlarındaki becerisini yeniden kazanması, özellikle ikinci golündeki takipçiliği ve ustalığı da gözden kaçmayacak faktörlerdi.

Trabzonspor gerçekten çok önemli bir virajı kayıpsız atlatmanın yanında, kendisini bekleyen zorlu sınavlara da moralli girerek hâlâ bu yarışın iddialı takımlarından biri olduğunu kanıtladı. Sivasspor'a da, Trabzonspor'a da epeydir unuttuğumuz futbol keyfini yaşattıkları için teşekkürler.

Murat Taşkın (Yeniçağ): Trabzon geri döndü

Geçen hafta Antalyaspor karşısında kaleyi bir kez, o da Jaja'nın vuruşundan bulabilen bordo-mavili ekip, bu kez Sivasspor kalesi ile çok muhatap oldu. Trabzonspor dar alanda çok pas yaptığı zamanlarda oyunun kontrolünü ele geçiriyor. Böyle olunca Engin, Jaja gibi yetenekli oyuncular hünerlerini gösterme imkanı da buluyor. Bir tek çok koşan Colman'ın ilk yarıda, Selçuk'un ikincideki tahmin edilemeyen top kayıpları, rakibin ani atağı şeklinde Onur ile muhatap oluyor. Onur hemen hemen her maçta olduğu gibi Sivas'ta da kalesinde güven veren işler yaptı. Sivas kalesinde Korcan'ın da Onur'dan geri kalır yanı yoktu.

Egoist Burak'ın çok kaçırdıktan sonra attığı goller Trabzonspor'u Sivas'ın yollarından umutlu dönmesine neden oldu. Bu dönüşle Trabzonspor, adeta komadan çıktı.

Şirin Berber (fotomaç): Zor oyun...

En başından söyleyeyim: Bu futbol tatmin edici değil. Hedefi şampiyonluk olan bir takım bu derece baskı yememeli. Stres, baskı, güvensizlik kelimelerini hiç kabul etmiyorum. Arkadaşları bile mecbur kalmadıkça onlara pas atmıyor.

Daha devreye varmadan olay patladı. Kasıt yoktu o an. Psikolojikti Engin'in yaptığı. Bin pastan bir tanesini doğru kullanırsan, sonu böyle olur. İki kişi eksik oynuyor Trabzonspor. Tek santrfor ve sağ açık mevkisi çalışmıyor.

Hakan Kulaçoğlu (fotomaç): Geri döndü...
Trabzon bu oyununu değil ama "futbol şansı"nı sonraki haftalara taşıyabilirse kesin şampiyon olur! Hem de net pozisyonlardaki bunca beceriksizliğe rağmen.

Bordo-mavililer son iki deplasmanda çıkışta olan takımlarla karşılaştı. Fener karşısında top tutamadı ve yenildi. Sivas önünde ise yine top tutmakta zorluk çekti ancak çok pozisyon buldu, sonuçta belki de tarihi bir galibiyet aldı.

Öz güven kaybıyla uğraşan lider çok gol kaçırıyor; ama asıl sorun orta sahada. Ara transferde hep işaret ettiğimiz bu alandaki dirençli oyuncu eksikliği bordo-mavilileri çok zorluyor. Colman, Jaja ve Engin'in arkasında tek başına direnen Selçuk da yoruluyor.

İhsan Öksüz (Yeni Şafak): Rus ruleti!

Trabzonspor tam 4 hafta sonra kazanırken, hem liderliğini korudu hem de kötü giden şansını çevirdi. Ancak, dün Sivas'ta bordo mavili ekibin oynadığına futbol değil de "rus ruleti" demek daha doğru olurdu bence... Çünkü maçın hemen başında öne geçmesine rağmen ilk 20 dakikalık fırtınaya atlatan Trabzonspor, öyle net pozisyonlar kaçırdı ki, resmen rakibe "gel bu maça ortak ol" dedi. Yine de zoru başardı ve altın değerinde 3 puan alıp son haftalarda kazanan rakiplerini strese soktu!

Sivas çok iyi bir takım yapmış... Belki dün kazanamadılar ama, bu kadro ile küme hattının üzerinde kalacak kalitede olduklarını da gösterdiler. Muddusi Müftüoğlu ilk yarıda neredeyse her pozisyona düdük çaldı. İkinci yarıda biraz daha dengeliydi. Sivas'ın beraberlik golünden önceki faul pozisyonu da, faulün kullanılış biçimi de tartışmalıydı.

Olcay Çakır (fotoMaç): Burak'madılar

Eviniz yerden ısıtmalı ama kafanız buzdolabı içinde gibi... Bu mevsimde Sivas şehrinde, bir deplasman takımı için en ideal şartlar vardı. Müthiş bir Jaja deparı, müthiş bir Engin ara pası... Daha maçın başında, neredeyse düdükten bile önce, Trabzonspor attığı golle oyunun temposunu da belirlemiş oldu. Solda, Brozekler'in Piotr olanını tercih eden Güneş, Rıza hocanın 'en zayıf halka' tahminini de boşa çıkarmış oldu bir nevi! Engin-Burak ikilisinin sahadaki çirkin görüntülerini hırslarına ve şampiyonluğun gerilimine bağlayıp bizler geçiştirsek de Güneş konu hakkında önlem alacaktır. Bu iki oyuncu, hatta sahada ki tüm oyuncular, oyunun diğer aktörlerini unutmamalı.

Cem Buba (Türkiye): Harika Burak

Trabzonspor'un, rakibi Trabzonspor... Gerçekten Engin-Burak kavgasında bu çok açık ve net görüldü.Ancak Trabzonspor bu maçı kazandıysa, bunu başta Burak'a borçludur. Golcü futbolcu, oynadığı mükemmel oyununu attığı iki şık golle süslerken, galibiyetin baş mimarı oldu. Burak'ın yanında yediği iki gole rağmen Onur ve sahadan ayrılıncaya kadar klas harektler yapan Engin de, bu alınan galibiyette büyük pay sahibiydi.Trbzonspor, geride kalan üç haftanın ezikliğini 90 dakika boyunca hissetti durdu. İlk dakikada kazanılan golden sonra bile bu kendini gösterdi. İlk yarının son on dakikasına kadar Trabzonspor, Sivas'ın ezici baskısı karşısında öyle acemice mücadele ettiki, bu takıma Trabzonspor demek için bin şahit gerek!..